14 Şubat 2009 00:00

Gerçekleri araştırma komisyonu kurulsun

Şener Eruygur’un eşi Mukaddes Eruygur’un “Şimdi bu Zekeriya Öz, 13. mahkemede. İtirazımızı bunlar kapıyor.

Paylaş

Şener Eruygur’un eşi Mukaddes Eruygur’un “Şimdi bu Zekeriya Öz, 13. mahkemede. İtirazımızı bunlar kapıyor. 12 ve 14. mahkemeler bizdenmiş” sözlerine ilişkin tepkiler devam ediyor. Gazetemize konuşan siyasi parti temsilcileri ve hukukçular, “yaşananların yargının bağımsız olmadığının açık bir göstergesi olduğunu” belirterek, bugüne kadar ki tahliyelere ilişkin de şüphe doğduğunu, gelinen noktada bir gerçekleri araştırma komisyonunun kurulması gerektiğini belirttiler.
EMEP: KONTRGERİLLA AÇIĞA ÇIKARILMALI
Konuyu gazetemize değerlendiren Emek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Nedim Köroğlu Mukaddes Eruygur’un sözlerinin, Ergenekon davasına dışardan müdahaleler olduğunun dolaysız bir kanıtı olduğunu söyledi. Köroğlu, “Ergenekon davasının nasıl yürütüldüğü; sağlık nedeniyle peş peşe gelen tahliyelerin, gerçekte sağlık nedeniyle değil, AKP hükümeti ile askerler başta olmak üzere belli güçlerin anlaşmaları sonucu gerçekleştiği, bu olayla gözler önüne serilmiştir” dedi.
Köroğlu, asıl açığa çıkartılması ve sökülüp atılması gerekenin demokrasinin ve halk iradesinin önündeki en büyük engel olarak varlığını sürdüren kontrgerilla olduğunu belirtti.
Nedim Köroğlu, “Sağlıklı bir yargılamanın yürüyebilmesi ve gerçeklerin açığa çıkması için; mevcut yargılama usul kanununa tabi olmadan görev yapabilecek, yalnızca halka karşı sorumlu olacak ve ayırımsız herkesi sorgulama yetkisi olan, parlamento dışındaki partilerin, hukuk ve demokratik kurumların temsilcilerinin de içinde yer alacağı, özel yetkilerle donatılmış bir gerçekleri araştırma ve soruşturma komisyonu kurulmalıdır. Mukaddes Eruygur’un basına yansıyan sözleri böyle bir komisyonun acilen oluşturulması gereğini bir kere daha göstermiştir” şeklinde konuştu.
ÖDP: YARGININ BAĞIMSIZ OLMADIĞININ İSPATI
Eruygur’un sözlerinin yargının siyasallaştığının en açık göstergesi olduğunu söyleyen ÖDP Genel Başkan Yardımcısı Alper Taş, “bu aynı zamanda yargının bağımsız olmadığının da net bir göstergesi” dedi. “İktidar güçleri arasındaki çatışmada her iki kesimin de kullandığı temel organ yargı oldu” diyen Taş, “yargı bu kavganın aracı oldu” dedi. Yargının, emekçilere, sosyalistlere, Kürtlere, işçilere geldi mi yargı olduğunu hatırladığını ifade eden Taş, “Bugün yaşanan kavga ‘yargıya kim egemen olacak’ kavgasıdır. En son ortaya çıkan ses kaydı da bu kavganın varlığının en açık göstergesi olmuştur” dedi.
DTP: BAĞIMSIZ KOMİSYON GEREKLİ
DTP Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Sarıkaya, Mukaddes Eruygur’un açıklamalarının, “asker, emniyet, istihbarat, siyaset, iş dünyası, sanat dünyası, hatta sağ ve sol ayrımı bile gözetmeksizin” yapılanan Ergenekon’un ayaklarından birinin de yargıda olduğunu net bir şekilde gösterdiğini belirtti.
Ergenekon konusunda bir tartışma furyası olduğunu, ancak Ergenekon’un en çok beslendiği Kürt bölgesiyle ilgili hiçbir gelişme yaşanmadığını ifade eden Sarıkaya, şunları söyledi: “Bölgede binlerce faili meçhul var, insanlar hala yakınlarının kemiklerini arıyorlar. Bu anlamda davanın en ciddi tarafıyız, ama bizim girişimlerimiz yargının duvarına çarpıp geri dönüyor. Önümüzde duran kirli ilişkiler, derin güçler, gerçekten de bu toplumun başına bela olmaktan çıkarılacaksa, özellikle Kürt bölgesine dönmek, buradaki insanların aktif katılımını almak, talepleri karşılamak gerekiyor.” Gerçekten temiz ve demokratik bir gelecek için bağımsız bir yargı gerektiğini vurgulayan Sarıkaya, “Biz de uzun süredir Hakikatleri Araştırma Komisyonu kurulması çabasındayız. İlla hukukçularla sınırlı olması gerekmez, akademisyenlerin, siyaset bilimcilerin içinde yer alacağı tümüyle bağımsız bir yapı, Güney Afrika örneğine denk düşen bir şekilde hareket etmeli. Cumhuriyet başsavcılarının ifade verdiği, etrafında bir sürü şaibe döndüğü bir ortamda bu gerekli” diye konuştu. (HABER MERKEZİ)

YARGIYA GÜVEN ZEDELENİYOR

Gazetemize konuşan Diyarbakır Barosu Başkanı Mehmet Emin Aktar, yaşananları Ergenekon sürecinin zedelenmek istenmesine bağlarken, Avukat Kemal Aytaç da “yaşananlar kamuoyunun yargıya güvenini olumsuz etkiliyor” dedi.
Yargı bağımsızlığının zaten sıkıntılı bir durumda olduğunu dile getiren Diyarbakır Barosu Başkanı Mehmet Emin Aktar, özellikle delillerin karartılması yönünde yapılan girişimleri de eleştirdi. Deliller karartılarak yapılacak olan tahliyelerle, kamuoyunun soruşturmaya olan güveni kaybedeceğini belirten Aktar, kamuoyunun etkin bir tutum alması gerektiğini ifade etti. Aktar, “savcılar rahat bırakılmalı” dedi.
“Türkiye’de yargı bağımsızlığının sıkıntılı olduğunu başından beri söylüyoruz” diyen Kemal Aytaç ise son dönemde yaşanan tahliyelerin yargıya olan güveni olumsuz etkilediğini belirtti. Aytaç, Eruygur’un eşinin sözlerinin, kendilerinin yıllardır dile getirdiği yargı bağımsızlığını tekrar gündeme getirdiğini söyledi. Hukukun, insan hakları ve demokrasi içinde işlemesi gerektiğini ifade eden Aytaç, “Mevkisi ne olursa olsun, eğer suç işlemişse, cezası ne ise cezalandırılmalıdır” dedi.
Avukat Özkan Yücel ise, “Bayan Eruygur, bazı mahkemelerle ilgili olarak “Bizdenmiş” ifadesini kullanırken neyi kastetti, nasıl bu kanıya vardı, hangi verilerden yola çıktı bilmiyoruz ama böyle bir şey varsa bunu kabul etmek mümkün değil” dedi. “Eğer böyle bir şey varsa bu mahkemelerin hukuka uygun karar vermesini beklemek doğru olmaz” diyen Yücel, “Bu süreç biraz Genel Kurmay Başkanı’nın değişmesi ile birlikte başladı. Cezaevine resmi ziyaret yapıldı. Bu aslında yargıya müdahale olarak değerlendirilebilecek bir durumdu ama çok ses çıkmadı ülkemizde” şeklinde konuştu. Ülkenin en önemli ve güçlü kurumlarından birinin başında bulunan kişinin darbe yapmak iddiası ile tutuklu bulunan kişilerle görüşmesinin, mahkemeleri etkileyebileceğini belirten Yücel, “Bu ziyaretin olmaması gerekirdi” dedi. Yücel, son on günde yaşanan tahliyelerin, Erdoğan-Başbuğ toplantısının sonrasında gerçekleştiğine de dikkat çekti.
ÖNCEKİ HABER

Birdal, İstanbul’dan aday

SONRAKİ HABER

YSK’DAN SON NOKTA

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...