15 Şubat 2009 00:00
2009da 3 milyon işsiz olacak
TÜRK-İş Yönetim Kurulunca oluşturulan Akademik Kurul tarafından hazırlanan İstihdamın korunması ve Geliştirilmesi. Uygulanması gereken Para ve Maliye politikaları konulu rapor yayınlandı.
TÜRK-İş Yönetim Kurulunca oluşturulan Akademik Kurul tarafından hazırlanan İstihdamın korunması ve Geliştirilmesi. Uygulanması gereken Para ve Maliye politikaları konulu rapor yayınlandı.
Raporda, Durum tespiti, IMFsiz program, uzun vadeli yaklaşım gereği, para ve maliye politikası ne olmalı, istihdam için talep yaratılması ve ne yapmalı başlıkları altında geniş değerlendirmeler yer aldı. Türkiye ekonomisinin, 2001 sonrası dönemde uluslararası likidite koşullarının etkisiyle yoğun bir dış kaynak kullanma imkanına kavuştuğu belirtilen raporda, 2003 yılının başında 131 milyar dolar olan dış borç stoku, 2008 yılının haziran ayı itibarıyla 285 milyar dolara yükselmiştir denildi. İçine girilen ekonomik krizden politika uygulayıcılarının, uzun dönem perspektifine hizmet eden kısa dönem önlemlerini bir bütünsellik içinde ortaya koyması gerekliliğine vurgu yapılan raporda, Kısa dönem öncelikli olarak ele alınmalıdır. Çünkü 2009 yılında işsiz sayısının 3 milyona çıkması beklenmektedir. İşsizliği bu 3 milyon rakamında sabit tutmak için bile Türkiye ekonomisi için gerekli asgari büyüme oranı yüzde 5-6 oranındadır ifadelerine yer verildi.
Türkiye ekonomisinde kriz koşullarında uygulanacak program IMF ile mi yoksa IMFsiz mi uygulanacak? sorusunun sorulduğu çalışmada şunlar kaydedildi: Türkiye ekonomisinin IMFye başvurmasının temel nedeni döviz açığımızdır. Türkiye ekonomisi döviz açığı sorununa kalıcı çözümler üretebildiği takdirde, IMF ile program yapma zorunluluğu ortaya çıkmayacaktır. IMFsiz bir program yapmak Türkiye ekonomisinin uzun vadeli önceliği olmalıdır.
DOĞAL İŞSİZLİK ORANI YÜKSELİYOR
Türkiye ekonomisinin yüksek büyüme oranlarına ulaştığı 2002-2006 yılları arasında bile işsizliğin yüzde 9dan daha düşük bir düzeye düşürülemediğine dikkat çekilen raporda, Kriz koşullarında işsizliği belli düzeyde sabit tutmaya çalışan bu maliye politikası yaklaşımı uzun dönem açısından sağlıklı sonuçlar veremez. Çünkü Türkiye ekonomisinde yapısal nedenlerle doğal işsizlik oranı yükselmektedir. Bu ise işgücü piyasasının yapısını değiştirmeye yönelik reel önlemlerin devreye sokulmasını gerektirmektedir önerisi yapıldı.
Raporun, Ne yapmalı başlıklı bölümde ise şu önerilerde bulunuldu: Kriz koşullarında hükümet kanadından yapılacak açıklamalarda ilgili bakanların mutlaka bir araya gelerek gerekçeli açıklama yapması sağlanmalıdır.
Nisan 2008den itibaren ülkemize döviz açığı kadar döviz girişi olması sistemde sorun yaratan bir olgu olarak algılanmaktadır. Ani ve aşırı isteğimiz sisteme para pompalanması değil, kısa dönemde istihdamın korunması, uzun dönemde ise istihdam imkanlarını artıran bir üretim yapısı yaratılmasıdır. (ANKARA)