21 Şubat 2009 01:00

Harcamalar artıyor hizmet geriliyor


AKP Hükümeti’nin ilk icraatlarından olan SSK hastanelerinin Sağlık Bakanlığı’na devri 4. yılını doldururken, SSK’nın ilaç harcamaları devirden sonra yüzde 32 arttı. AKP Hükümeti döneminde SGK’nın ilaç harcamaları 2.5 kat, özele kaynak aktarımı ise 14 kat artarken, SES, Sağlık Bakanlığı’na 70 milyonun sağlık sorunlarını çözme sorumluluğunu hatırlattı.
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Genel Başkanı Bedriye Yorgun, SES MYK üyeleri Şükran Doğan ve Meryem Özsöğüt’le birlikte, SSK hastanelerinin devrinin 4. yılını değerlendirdikleri bir basın toplantısı düzenledi.
İLAÇ FATURASI YÜKSELDİ
Yorgun, SSK’ya bağlı sağlık kuruluşlarının bakanlığa devrinin ardından SSK ilaç fabrikasının da kapatıldığını hatırlattı. “Hizmetleri eşitleme” adına yapılan bu devrin GSS’nin ilk adımı olduğunun da altını çizen Yorgun, AKP Hükümeti ile SSK ilaç harcamalarında yüzde 11.9 artış olduğunu, devirden sonra bu artışın yüzde 32’ye ulaştığını söyledi. 2003’ten 2008’e SSK ilaç harcamalarındaki artışa da işaret eden Yorgun, 2008’de toplam kamu ilaç harcamalarının 10 milyon 500 bin liraya yükseldiğini söyledi.
SSK’nın 1995’te sunduğu hizmetlerin sadece yüzde 21.2’si dışarıdan satın alınırken, devirden sonra, 2006’da bu oranın yüzde 95’e çıktığına dikkat çeken Yorgun, SSK’nın 2004 yılında Kamu İlaç Alım Protokolü ile yaptığı ilaç harcamasının 2.7 milyar TL’den, tasfiyeden sonra 2007’de 6.4 milyar TL’ye çıktığının altını çizdi.
AKP Hükümeti döneminde, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) ilaç harcamaları yaklaşık 2.5 kat, döner sermayeli devlet hastanelerine yaptığı ödemelerin 2002’den bu yana 4 kattan fazla, SGK’nin özel hastanelere aktardığı kaynağın ise 14 kat arttığını anlatan Yorgun, özel hastanelerin hizmetlerin ancak yüzde 15-20’sini verdiği halde kaynak aktarımının arttığını söyledi.
EŞİTSİZLİK DERİNLEŞTİ
2006’da 307 olan özel hastane sayısının 2008’de 387’ye, 2005’te 13.5 milyon olan poliklinik sayısının 2007’de 23.5 milyona ulaştığına ilişkin rakam da veren Yorgun, 2008 yılında sağlık harcamaları içinde ilacın payının yüzde 42, tedavi payının yüzde 56, optik ve diğer sağlık giderleri payının yüzde 2 olduğunu vurguladı. İlaçta dışa bağımlılığın daha da derinleştiğini belirten Yorgun, AKP’nin eşitsizlikleri derinleştirdiğini söyledi. (Ankara/EVRENSEL)

AKDAĞ’A BORDROLU YANIT

HEKİMLER Sağlık Bakanının her demecinde kendilerinin 14 bin TL’ye varan ücretler aldığını ifade etmesinden ve her türlü olumsuzluğun sorumlusu gibi gösterilmekten rahatsız. İzmirveİstanbul’da açıklama yapan Tabipler Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ın açıklamasına tepki gösterdi. İstanbul’da Haydarpaşa Numune Hastanesi Acil Polikliniklerinin önünde yapılan açıklamada sağlık emekçileri ellerinde bordroları ve aldıkları maaşların istatistiklerini taşıdılar. Sağlık emekçileri adına açıklama yapan
İstanbul Tabip Odası Sağlık Politikası Divan Başkanı Süheyla Ağkoç, sağlık çalışanlarının çok düşük ücretlerle yaşamaya çalıştığını ,Akdağ’ın açıklamaları ile hekimleri hedef haline getirdiğini söyledi.
İzmir Tabip Odası tarafından yapılan açıklamada ise Türkiye’de hekimlerin 1200-1500 TL maaş aldıkları, döner sermaye paylarının da bakanın ifade ettiği gibi 5-6 bin TL değil 300-500 TL arasında değişen rakamlarda olduğu belirtildi.Hekimler, haklarını alıncaya kadar tepkilerini sürdürecekler. (HABER MERKEZİ)

BAKANA SORULAR

Sağlık Bakanlığı’nın ‘dışarıdan bir göz’ olarak OECD ve Dünya Bankası’na hazırlattığı rapora da dikkat çeken Yorgun, raporda krize hiç değinilmeyerek tozpembe bir tablo sunulduğunu söyledi. Yorgun, nispeten olumlu görülen istatistiklerin ise 30 yıl öncesi ile kıyaslanarak verildiğini, 2002’den sonrasının net olarak gösterilmediğini söyledi. Yeşil kart uygulamasının olumlulukları anlatılmakla birlikte, 2008’de iptal edilen yaklaşık 1.5 milyon yeşil kartlının bugün nasıl hizmet aldığına da yer verilmediğinin altını çizen Yorgun, “Her gün yüzlerce işçinin işsiz kaldığı, işsizlik sigortasına başvuranların hızla büyüdüğü ve insanların cinnet geçirdiği bir ülkede Sağlıkta Dönüşüm Programı’nın sağlık harcamaları nasıl karşılanacaktır” diye sordu.
Yorgun, yoksullardan prim, katkı payı, ilave ücret istenerek sistemin nasıl finanse edileceğinin hâlâ belirsiz olduğunu, muayene sayılarına şimdiden sınırlama getirildiğini belirterek, Sağlık Bakanlığı’nı küresel sermaye gruplarının değil, 70 milyonun sağlık sorunlarını çözme sorumluluğunu yerine getirmeye çağırdı.

Evrensel'i Takip Et