24 Mart 2009 00:00

Böyle buyurdu ‘Egemen’ler

“Evet hiçbirimizin çeşit çeşit renklerde markalarda ayakkabısı yoktu ama hepimizin ayakkabısı vardı.”

Paylaş

“Evet hiçbirimizin çeşit çeşit renklerde markalarda ayakkabısı yoktu ama hepimizin ayakkabısı vardı.” Bu sözleri nerede okudum hatırlamıyorum ama eski bir Sovyet yurttaşının söyledikleri beynime kazınmış. İnsanların özgürlüklerinin giydiği marka, yaptığı alışveriş üzerinden tarif edildiği günümüzde sanırım bu sözler anlamlı olsa gerek. Evet ne mutlu bize özgürüz sonuna kadar. İstediğimiz marka ve istediğimiz fiyatta elbiseyi almakta, çok güzel bir telefon almakta ve hatta evet ev, araba almakta da alabildiğine özgürüz. Malum, fırsatlar dünyası kapitalizmin nimetleri sonsuz. Elbette her şeyin olduğu gibi haliyle bizim özgürlüklerimizin de bir sınırı var. E o kadar olacak değil mi? Serbest piyasanın, kapitalizmin bize sunduğu uçsuz bucaksız imkanlarda bununda lafı edilmez sanırım. Ne mi o sınır? Elbette cebimizdeki para kadar özgürüz. Olsun, özgürüz ya sonuçta!
Özgürlük! Alabildiğine özgürlük, kulağa ne kadar hoş geliyor değil mi? Günde iki simit yiyerek ev almakta özgür olduğumuzu söyleyen bir başbakanın ülkesinde tuhaf olmasa gerek. Özgürsün kardeşim istediğin arabayı almakta tabi önce karnını doyurabiliyorsan, özgürsün kardeşim istediğin markada ayakkabıyı almakta ama tabi öncesinde çocuğunun defter okul parasını verebiliyorsan.
Rekabet kurumunun kuruluşunun 12. yılı vesilesiyle yapılan toplantıda konuşan Devlet Bakanımız ve Baş Müzakerecimiz Egemen Bağış “Sosyalizmin ne iphonu ne plazma TV’si olmuştur, piyasa modelinin işlemediği ve Karl Marks’ın hayaletinin döndüğü söylemleri aldatıcıdır” şeklinde buyurmuş. Ne kadar şanslıyız değil mi böyle bir sistemde yaşamakla, baksanıza bize ne nimetler sunuyor kapitalizm. Aslında yazımızın başında bahsettiğimiz Sovyet yurttaşının sözleri bakanımıza bir cevap niteliği de taşıyor. Ya da o kadar uzaklara gitmemek gerek sanırım. Şöyle bir bakalım çevremize, kaçımızın evinde plazmaTV var? Kaçımızın cebinde iphonu var ? Öyle ya bakan beyimiz buyurduğuna göre olması gerek, bizim çevremizde pek yok. Bakan beyimizin çevresinde muhtemelen çoktur.
Varsın memlekette işsiz sayısı milyonlarla ifade edilsin, varsın 9 milyon kişi hiçbir sosyal güvencesi olmadan her an işten atılma korkusu ile yaşasın, varsın ekonomik kriz hiçbirimizi teğet geçmesin. Dert midir peki bütün bunlar? Yo hemen üzülmeyin, öyle karamsarlığa da kapılmayın, ne de olsa plazma TV ve iphon almakta sonuna kadar özgür değil miyiz? Seçin beğenin alın, kapitalizm daha ne sunsun size, özgürsün kardeşim işte!
Mustafa Hayta-Mahir Güney Coşkun (İstanbul)
ÖNCEKİ HABER

Özel şirketler kamu yararı için mi şişeleyip su satıyor?

SONRAKİ HABER

Sudan sebepler

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...