‘Gelin birlikte yönetelim’

“Demir yığınlarını suda yüzdürmeyi başaranlar, Körfez’i yönetmeyi de başaracaklardır” diyerek yola çıkmış 12 yıllık tersane işçisi Atilla Şahin. Siyaset işçilerin işi değildir diyenlere inat Emek Partisi’nden Körfez Belediye Başkan Adayı olmuş.
İşçi arkadaşlarına adaylığını açıkladığında dakikalarca alkışlandığını ve omuzlarda taşındığını dile getiren Şahin arkadaşlarının bu desteğinin kendisini daha da cesaretlendirdiğini söylüyor. Atilla Şahin’le neden aday olduğunu ve neler yapacağını konuştuk.

Kocaeli bir işçi kenti olmasına rağmen, bir işçinin belediye başkanlığına aday olması çok da görülmüş bir şey değil. Aday olmaya nasıl karar verdiniz ve nasıl tepkiler aldınız?
Ben 12 yıldır tersanelerde çalışıyorum. Biliyorsunuz tersane iş kolu en ağır işkollarından biri. İş kazasının yaşanmadığı tek bir gün bile yok. Nasıl bir geminin yapımı bir ekip işi ise. Yani mühendisinden, teknikerine, kaynakçısından montajcısına herkes gemiyi ortaya çıkarmak için birlikte emek harcıyorsa belediyeyi de böyle yönetebilir diye düşünüyorum.
Yani ben bir tersane işçisi olarak belediyeyi yönetebileceğimden bir an için tereddüt etmedim. Bunu nasıl yapacaksın derseniz. Bir kere biz rantçı değil halkçı belediyecilik diye yola çıktık. Bizim için aslolan halkın taleplerinin hayata geçmesi. Bunun için de biz belediyeyi halkla birlikte yöneteceğiz diyoruz. Mahalle meclisleri ile halkın doğrudan katılımı ile bu meclislerde kadınların ve gençlerin özellikle yer almasını teşvik ederek, onlarla birlikte yöneteceğiz. Ayrıca Mimar, mühendis odaları, tabip odası gibi meslek örgütleri ve sendikaları sürece aktif katacağız. Yapacağımız her işi onlarla birlikte, onların katkılarıyla yapacağız.

Sanayiden kaynaklı çevre kirliliği Körfez’in sorunlarının başında geliyor. Gerek çevre kirliliği gerekse de yangın ve patlama riskine karşılık yeterince önlem alındığını düşünüyor musunuz? Sizce ne yapmak lazım?
Aslında Körfez’de ya da Kocaeli’nin diğer ilçelerinde yaşanan çevre kirliğinin tek bir nedeni var kapitalizmin azami kâr hırsı. Sermaye kâr uğruna doğayı, çevreyi, insanı gözden çıkardı.
Körfez’de yaşananları da bundan ayrı düşünmemek lazım. Amaç kâr olunca yerleşim yerleri yakınına kurulan tesisler, oralarda yaşayan insanlar onları ilgilendirmiyordu. Aslında fabrikalarda arıtma tesislerinin kurulup kurulmadığını kontrol etmek ve denetlemekle bu sorun çözülebilecekken çözülmedi ve gün geçtikçe büyüdü. Yapılması gereken insan ve doğa odaklı bir anlayışı hayata geçirmek. Çevreyi kirleten sanayiciye yaptırımlar uygulanmalı.

Geçtiğimiz yıl ruhsatsız olan Turkuaz dolum tesisinde yaşanan patlama sonrası tesis yakınındaki mahalle halkı evlerinin gerçek değeri verilerek taşınmayı talep etmiş, mevcut AKP’li belediye de söz vermişti. Yerine getirmedi ve halkın mağduriyeti devam ediyor. Bu sorun sizce nasıl çözülmeli?
Hiç vakit kaybetmeden bir an evvel ruhsatsız işyerleri kapatılmalı. Ya da eksiklikleri giderilerek üretime uygun hale getirilmeli. Ayrıca oradaki insanların taşınma talebi hayata geçirilmeli vakit kaybetmeden. Örneğin İlimtepe konutları çevresi veya Yavuz Sultan Selim Mahallesi’nde yeni yapılan konutların yanındaki alana yapılabilir evler oradaki insanlar için. Belediye kaynaklarını har vurup harman savuracağına halkın ihtiyaçları için kullanarak bu sorunu giderebilir. Belediye insanların sağlıklı konutlarda yaşamasını garanti altına almalı.

Körfez’de ulaşım oldukça pahalı. Bunun nedeni ne ve sizce ne yapmak lazım?
Körfez’de ulaşımın pahalı olmasının nedeni belediyenin diğer hizmetleri gibi ulaşım hizmetinin de özelleştirilmiş olması. Tüm hizmetler gibi ulaşımda belediye personeli eliyle verilmeli. Tüm hatlara belediye otobüsleri konulmalı.

Körfez sosyal ve kültürel etkinliklerden son derece yoksun bir ilçe. Bu konuda neler yapılmalı sizce?
Öncelikle her mahalleye kültür merkezi açılmalı. Bu kültür merkezlerinde sinema ve tiyatro salonu mutlaka olmalı. Onun dışında gençler ve kadınlara özel gençlik ve kadın evleri açılmalı. Bu merkezlerde mesleki eğitim kurslarından insanların ilgi alanlarına göre kurslara kadar bir dizi şey ücretsiz verilmeli. Ayrıca spor kompleksleri olmalı. Belediye tüm sporları desteklemeli.

Son olarak seçmenlerinize neler söylersiniz?
Biz diğer belediye başkanları gibi bizi seçin biz her sorunu çözeriz demiyoruz. Gelin birlikte yönetelim diyoruz. Halkçı, demokratik belediyecilik için birleşelim diyoruz. (Kocaeli/EVRENSEL)
Arzu Erkan