29 Mart 2009 00:00
Varoşlar milyarderlere karşı
Hindistanın en zenginlerinin net geliri, Forbesun son listesinde üçüncülüğe geriledi. 2007de 335 milyar dolara ulaşmıştı. Ki bu, bir milyar nüfusu olan bir halkta 53 kişinin, uluslarının gayri safi milli hasılasına (GDP) denk zenginliği üçüncü kez yakalaması demekti.
Hindistanın en zenginlerinin net geliri, Forbesun son listesinde üçüncülüğe geriledi. 2007de 335 milyar dolara ulaşmıştı. Ki bu, bir milyar nüfusu olan bir halkta 53 kişinin, uluslarının gayri safi milli hasılasına (GDP) denk zenginliği üçüncü kez yakalaması demekti. Bu yıl rakam, 107 milyar dolara düştü. Ancak, ikinci sıradaki Çinlilerden hala daha fazla gelire sahip ekibimizde bazı teselli nedenleri var. Ve şimdi, bütün İskandinav uluslarınkinden fazla gelire sahip 8 milyarderimiz olsa da İskandinavlar, dünyadaki en iyi yaşam standartlarına sahip olmakla övünüyorlar.
Forbesun puanlamasında 2008deki dünyanın en zengin 10u içinde 160 milyar dolarla 4 Hindistanlı vardı. Bugün, aynı dörtlünün 54 milyar doları var. Ancak 29 Hindistanlı kodaman, maneviyatı bozulmaması gereken sade milyonerler durumuna geriledi. Forbes, bize rahatlatan sözcükleri sundu. Zenginlik rüzgarı hızla değişebilir. Tekrar bu kodamanların rotasına uygun esebilir. Fırtınalar ilerletilebilir.
Hindistan kapitalizminin bu rüzgarı, aynı zamanda gerçekten çirkin bir efsaneye ve daha uzun vadeli bir belirsizliğe doğru ilerliyor. Hindistan, Birleşmiş Milletler İnsani Gelişim Endeksinin (HDI) 179 ulus arasındaki yeni sıralamasında 132. sıraya düştü. 1990dan beri Birleşmiş Milletlerin Gelişim Programı her yıl bize, İnsani Gelişim Raporunun bir parçası olarak bu endeksi veriyor. HDI, insani gelişimin üç ölçütünü arıyor: Ortalama ömürle ölçülen, uzun ve sağlıklı bir yaşam. Yetişkin okuryazarlığıyla ölçülen, eğitilmiş olmak. Üçüncüsü de, Alım Gücü Paritesi (PPP) ile ölçülen ABD dolarına göre kişi başına düşen gelir.
2007-2008 endeksinde Hindistan 128. sıradaydı. Şimdi 132.yiz. On yıllık süreçte Endeksteki en kötü notumuz bu. Bunun anlamı, diğer şeyler içinde, Forbesun ünlü salonunda hiç olmamış küçük Butanın bile yeni HDI sıralamasında bizim üstümüzde olmasıdır. Bu küçücük Himalaya ulusu, 131. sırada. Butan, Birleşmiş Milletlerin HDI listesinde dünyadaki en alttaki 15 ulusundan biri. Hiçbir zaman dünyada en hızlı gelişen ekonomiler arasında olamadı.
132. Hindistan, Kongo, Bostvana, ve Bolivya gibi Latin Amerikanın en fakir ülkeleri olarak bilinen cumhuriyetlerden de geride kaldı. 60 yıldır savaşta yaralı, toprakları işgal edilmiş Filistin bile bizim üstümüzde. 20 yıldır süren savaşla harap olan başka bir komşu Sri Lanka, birkaç dereceyle bizi geçti. Onlar hala Hindistanın 28 basamak üstünde 104. sıradalar. Vietnam, ABDye karşı verdiği savaşta milyonlarca zayiat verdi. Yıllar sonra Vietnamın tarımı, yeni yeni toparlanıyor. Ancak Vietnam, 114. sırada. Ve Çin gerilemesine rağmen 94. sırada.
Kötü haberlerle ilgili kötü haberler, 2006 yılıyla ilgili iyi haberler günlerini yansıtıyor. Sensex coşmuştu. 10 bin, hatta ilk kez 14 bin rekoru kırıldı. Hindistan ekonomisi, 2006-2007de yüzde 9.6 ve 2005-2006da yüzde 9.4 gelişti. 53 dolar milyarderini aştığımızda bu sözde cennet günleri, Hindistanın insani gelişimde 132. sıraya düşmesini hızlandırdı. Tarihte sık sık, zenginlik fakirlerin daha az yemesi üzerinden gelişir. Böylece güncellenmiş HDI rakamları ekonomik düşüşü yakalamaya başlamıyor. Bu faktörler geri teptiğinde manzara az çok düzelecek.PPPnin yeniden incelemesiyle 2007deki tahminleri yakaladılar. Eğer Endeks PPPnin daha eski verilerini kullanıyorduysa, berbat HDI performansımız daha da kötü olabilirdi. Yeni veriye göre, Hindistanın kişi başına alım gücü 3 bin 452 dolardan 2 bin 489 dolara düştü.
132nin altına düşsek de kişi başına gelirde GDPdeki yerimiz, daha üstte. Şimdi bile listedeki sıramız, HDInin sıralamasından 6 basamak yukarıda. O, bizi olduğumuzdan daha iyi gösteriyor. Örneğin, mevcut sıralama dışında, 2006da kişi başına gelir için GDP verilerinden dolayı Birleşmiş Milletler araştırmacıları, Hindistanı gelişen bir yer olarak gösterdi. Hindistan daha sonra iki sıra birden düştü, listeye Karadağ ve Sırbistan da girdi. İkisinin de çıkışı bizimkinden iyi. PPPnin verilerinin güncellenmiş bir sonucu olarak bu iki yerden daha da uzağa düştük. Ki bu, altımızdaki son dört sırayla arayı nasıl kapattığımızı da gösteriyor.
GDPdeki sıramızın HDIdekinden fazla olmasının anlamı nedir? Bunun anlamı, sizin, insani gelişimdeki gelir değişikliğinde daha başarısız olduğunuzdur. Bizim GDPdeki kişi başına gelir sıramız HDIdeki sıramızdan 6 numara daha büyük. Vietnamın 114. HDI sırası, kendi GDP sıralamasından 15 numara daha büyük. Tarihsel sorunlara rağmen bizimkinin aksine Vietnam, insani gelişimdeki zenginliğini büyük bir hızla ilerletti.
Küba 48. sırada ve böylece HDIdeki ilk 50 ulusu geride bırakmış durumda. GDPye göre, Kübadan üç kez daha üst sırada olan Suudi Arabistanın önünde 7 ülke var. Bu listede Suudi Arabistan 35. sırada ve Kübanın üstünde. Fakat insani gelişim konusuna gelindiğinde, Suudi Arabistan Kübadan 7 sıra geride. Düşük gelirin dışında Küba, on yıllarca zorlu yaptırımlar altında yaşadı. Yaptırımlar, maruz kalınan büyük baskı ve bütün önemli noktalar üstüne ödenen büyük bedellerdi. Şimdi Kübada ortalama ömür, 77.9 yıl. Bu, 78 ortalamaya sahip ABD ile aynı, 64.1 ortalamaya sahip Hindistandan 14 yıl daha fazla.
Bu arada ABD, 12 den 15e düşerek tarihindeki en kötü yerini aldı. 1995 ile 2000 yılları arasında ABD, daima ilk 5teydi. Hindistan gibi onun da HDIdeki düşüşü, en iyi olarak gördüğü Serbest Pazarın Altın Çağı, neoliberalizmin nirvana yıllarına döndü. Ekonomik reformlar gerçekleştirilen 1992de Hindistan 160 ülke arasında 121. oldu. Bugün Hindistan, 179 ulus arasında 132. Numaralar ve metodolojideki değişiklikler nedeniyle doğru karşılaştırma yapmak zor. Ancak umut verici olmayan gidişat oldukça açık.
Milyonerlerin ve milyarderlerin sayısı ikiye üçe katlansa da, 2002den beri HDI rakamları, ulusların insani gelişimdeki zenginlik dönüşümünün sürekli kötüye gittiğine işaret ediyor. Şimdi milyarderlerin sayısı azalmış durumda ama varoşlarda yaşayanların sayısı azalmıyor. Hükümetin 2007 raporunda da gösterildiği gibi, en az 836 milyon Hindistanlı, bir günde 20 Rubbeden daha azla yaşıyor. Bunlardan 200 milyonundan fazlası günlük 12 Rubbeden daha az kazanıyor. Ve bunlar, ekonomik krizden önceki rakamlar. Belki de, dünyanın en fakir 500 ülkesini sıralayan yeni bir Forbes 500 listesine ihtiyacımız var. O zaman bizi kim geçebilir?
(*)Counterpunch'tan çeviren: Mehmet Aksoy
P. Sainath*