05 Nisan 2009 00:00
Büyük İstanbul Resmi Romadaydı...
Roma, 16 Mart 2009da disiplinlerarası bir sergiye ev sahipliği yaptı. Türk bir ressam ile İtalyan bir şairin buluşmasına... Ressam Haydar Özayın 14x5m. ölçülerindeki Büyük İstanbul Resmi ile Şair Lidia Ferraranın aynı resmi konu alan şiiri...
Roma, 16 Mart 2009da disiplinlerarası bir sergiye ev sahipliği yaptı. Türk bir ressam ile İtalyan bir şairin buluşmasına... Ressam Haydar Özayın 14x5m. ölçülerindeki Büyük İstanbul Resmi ile Şair Lidia Ferraranın aynı resmi konu alan şiiri, Wonder, Il pittore dellimpalcatura (Mucize, İskele Ressamı) bir resim-şiir videosu ile tarihi Villa Celimontanada sunuldu. Aralarında Franco Andreoli ve Jole Chessa Olivares gibi şairlerin, Franco Salvatori ve Giorgio Pacifici gibi akademisyenlerin ve ressam Bruno Varacallinin de bulunduğu geniş bir konuşmacı kitlesi, Haydar Özayın resmi üzerine hayranlık dolu duygu ve düşüncelerini dile getirdiler.
Lidia Ferraranın 2006-2007 yılları arasında metruk Şan Tiyatrosu sahnesinde yapıldığı süreçte çekilmiş olan fotoğraf seçkisiyle, yapılışına tanıklık eden kamera görüntüleriyle ve sanat tarihinden örneklerle bağ kurduğu yapıtın zengin bir sinematografik biçimi bulunuyor. Viyolensel Sanatçıları Adrea Fossa ve Emanuela Graziosinin canlı performansları ile eşlik ettikleri resim-şiir videosu hazırlandı.
İtalyada ilk kez bir Türk ressamın yapıtı bu denli kapsamlı bir çalışmaya konu oldu.
Bir şiir doğuyor
İtalyan şair Lidia Ferrara ilk kez 2006da resmin yapılış sürecini fotoğraflarla adım adım belgeleyen bir dosya aracılığıyla karşılaşır. Ekim 2007de de resmin hâlâ sahnesinde asılı durduğu Şan Tiyatrosunu ziyaret etmek için İstanbula gelir... Ve şu dizeler dökülür kaleminden...O, bir iskele ressamı,
Mucizelerin ressamı.
O, bir çılgın.
Çünkü o, hep düşledi
Ve düşünü kendi gerçeğine tercüme etti.
Haydar Özay resmini anlatıyor
Peki ya eserin sahibi ne diyor çalışmasıyla ilgili olarak? Resim yapan bir insanın, yapıtını tam olarak anlaması ve ifade etmesi kolay değil. Resim yaşantım düz bir çizgi halinde gelişmedi. Sık sık geriye dönüşlerden, geçmiş yılların birikim ve işlenmemiş malzemesine dönme ihtiyacından kaynaklanan sıçramalarla ilerledi. Son resmim hemen hemen 15 yıllık bir deneysel tavrın ürünüdür. Resme baktığımda sembolist ve dışavurumcu etkilere, barok hareketlerden oluşan savruk ve şiddetli alanlara rastlıyorum. Konu seçimlerinde romantik bir tavra da yönelebiliyorum. Renkle ilgili denemelerimde, yeni form ve ifade arayışlarımda 20. yüzyıl sanatının resmim için taşıdığı olanakları ihmal etmiyorum.
Büyük İstanbul Resminde İstanbul etkileri
Ressam, İstanbula ait özelliklerden yola çıkar. Boğaz köprüsü formları, vapur pencereleri, güverteler, istasyonlar... Kimi zaman resme ara verdiğinde dış dünyadan ayrıntıları da resme dahil eder. Örneğin, Haydarpaşadan bir biçim, bir ayrıntı. Ayrıca tiyatroya ait izler de bulunur bu resimde. Şan Tiyatrosunun giriş merdivenlerinden formlar, sahne sütunları, localar, perde makaraları gibi pek çok ayrıntıdan esinlenmiştir.Büyük İstanbul Resminin sergi mekanları
11 Mayıstan 16 Haziran 2007ye kadar Ulis Foto Festivali kapsamında belgesel fotoğraflarıyla birlikte Şan Tiyatrosunda sergilendi.
8 Temmuz 2007de büyük bir kalabalığın izlediği bir caz konseri resmin önündeki sahnede yapıldı.
TMMOB Eylül 2007de İstanbul Kent Sempozyumunda resmi sembolleştirerek kendi etkinlik afişlerine taşıdı ve yapıtın orijinali Ressam Haydar Özayın mezun olduğu Mimar Sinan Üniversitesinde sergilendi.
TÜYAP 2007 Sanat Fuarında sergilenen resim, sıra dışı ve şaşırtıcı bir yapıt olarak algılandı ve takdir edildi.
Mart 2009da, Lidia Ferraranın resimle ilgili yazdıkları ve basılmış olan İtalyanca şiir için hazırladığı resim-şiir videosu (video-poem) Romada sergilendi.
Wonder/ Mucize
İskele Ressamı
To Wonder yani mucize yaratmak
Hayrete düşürmektir
Mucize yaratmak, sorgulamaktır
Sorulara maruz kalmaktır
Şaşkına çevirip afallatmaktır
Evet şaşırtıcıydı
Çünkü, algılayabildiğimizce şekillenen
Ve varolan
Önceden bilinip tanınmayan,
Göreni şaşırtan, allak bullak eden üslupta
Alışılmadık, olağandışı, garip bir şeyle
Karşı karşıya olduğumuzu görüyorduk.
Şimdi biz neyin önünde duruyoruz?
Hemen hemen enkaz halinde,
Tahrip olmuş yapının
Kendi öyküsünü anlatarak yeniden
Hayat buluşunu izliyoruz.
Bu farklılıkları içeren biçimsel bir tercih.
Bu bir duvar resmi.
Gözetleme boşluklarının,
Arşitravların,
Çatının,
Duvarların yapısından destek alan
Ve onlarla bütünleşen bir anlatım sunan.
Biliyorum;
Görmeyi bilen göz görür.
Ancak, duymayı bilirseniz duyarsınız.
Ve, yeni bir sözü olanı dinlersiniz
Ruh ile beden
Birlikteymişcesine hareket eder
Güzelleşerek
Ve birlikte severek.
Bu bizim mucizemizdir.
Ben ve ben,
Tek vücut olduğumuz.
Ve varolmayan birinin
Nevrozunu katlettiğimiz.
Çünkü onun iskelesi yoktur.
Ve o, anıların tadına varamaz.
Lidia Ferrara
Çeviren: Emel Altan Ege
(*) Çeviren: Emel Altan Ege
Lidia Ferrara*