21 Nisan 2009 00:00

Bu kapıyı geçmek o kadar kolay değil

Turistler, polis, gezi için gelenler, ticari kuruluşlar bu kapıdan girebilir; ancak öğrenciler giremez! Hem de İstanbul Üniversitesi (İÜ) öğrencileri.

Paylaş

Turistler, polis, gezi için gelenler, ticari kuruluşlar bu kapıdan girebilir; ancak öğrenciler giremez! Hem de İstanbul Üniversitesi (İÜ) öğrencileri. Evet, aynen öyle. Bir üniversite öğrencisinin üniversitesinin kapısından sadece kayıt zamanı girebildiği, mezun olana kadar da yalnızca önünden geçebildiği bir yasaklar silsilesi.
Üniversitelerdeki yasakçı zihniyetin boyutları her geçen gün daha da derinleşiyor. İstanbul Üniversitesi’nde uzun zamandır süren fakülteler arası geçiş yasağı ise bu yasakların en can yakıcı boyutu. Bir üniversite öğrencisi, kendi üniversitesinde bulunan bir fakülteye, kendi fakültesi olmadığı için geçiş yapamıyor. Ana kampüsteki kapıdan girebilmesi için o fakülteye bağlı bir bölümde okuması gerekiyor. Bu geçiş yasağı, son dönemde tartışılan üniversiteleri bölme girişimleri ile beraber düşünüldüğünde, iktidar için bir basamak dahi olduğu akıllara gelmiyor değil.
O KAPININ HAYALİYLE
Bir dershane öğrencisi ya da üniversiteye hazırlanan bir lise son sınıf öğrencisinin tercih için baktığı kılavuzlarda hep üniversite olarak sembolleşen İstanbul Üniversitesi ana kapısı gösterilir. Oysa öğrenci, yıllarca hayalini kurduğu ve kazandığı üniversitenin o kapısından sadece kayıt zamanı girebilir. Kayıt yapıp da ana kapı dışında başka fakültenin bölümüne düştüğü an, ana kapıdan girişi ancak arkadaşının kartı ile kaçak olmaktan öteye geçmez. Hasan Ali Yücel Eğitim Fakültesi’nde (HAYEF) okuyan bir öğrenci ana kapıya giremezken, İletişim ya da İktisat Fakültesi’nde okuyan bir öğrenci de Fen Edebiyat Fakültesi’ne giremiyor. Ancak diğer yandan, üniversite ile hiçbir bağı olmayan Çevik Kuvvet, istediği an bilimsel çalışma yapılan alana girebiliyor.
‘O KAPIYA ALDANDIK’
Hasan Ali Yücel Eğitim Fakültesi Matematik 1. Sınıf Öğrencisi Bülent Soysal, ana kampüse giremeyen öğrencilerden biri. “Aynı üniversitedeyiz ama ana kampüse giremiyoruz. Biz geldik kaydı ana kampüste yaptılar. ‘Artık bu kapıdan içeri gireceğiz’ dedik. Bir de baktık ki bize farklı bir fakülte verdiler. O kapıdan içeriye bir daha da koymadılar. Ancak arkadaşlarımızın kartını alıp girebiliyoruz” diyen Soysal, hatta çoğu arkadaşının o kapıya aldanıp geldiğini söylüyor.
Hasan Ali Yücel Eğitim Fakültesi 3. Sınıf Öğrencisi Pervin Güler, üniversitede bu tür yasakları doğru bulmuyor. Ana kapıdan içeriye ancak bahane bularak girebilen HAYEF 1. Sınıf Öğrencisi İsmail Karataş, “Bu yıl boyunca sadece iki defa girebildim. Bu ilkelce bir uygulama. Bu yasak insanları bireyselleştiriyor” diyor.
ÜNİVERSİTEYE BU KAPIDAN GİRİLİR!
“Hep hayalimizde kapısına bakardık” diyen Tarih Bölümü 1. Sınıf Öğrencisi Erdal Bilgili, üniversiteyi kazanıp da Edebiyat Fakültesi’nden başka geçiş yeri olmadığını öğrenince hüsrana uğramış. Bilgili, “Sadece kayıt zamanı ana kapıdan girdim. Yani hayal kırıklığı ile geldik buraya” diye konuşuyor. Tarih Bölümü 1. Sınıf Öğrencisi Çoşkun Gökmen ise “Kayıt yaptırırken ‘Üniversiteye bu kapıdan girilir’ deniyor. Ama durum hiç de öyle değilmiş” diyor.
Gerekçenin yasaktan daha vahim olduğunu söyleyen İktisat Fakültesi Öğretim Üyesi Doçent Dr. Hakan Ongan, “Üniversite içinde bilmem kaç yıl içinde olan olaylar örnek veriliyor. İnanılacak gibi değil. 10 tane olay oluyor. Bunun karşılığına bakın. Geriye kalan 10 binlerce öğrencinin içeri girişini, bir başka fakültede arkadaşına gidişini yasaklıyorsunuz. ‘Bundan sonra burada eğitim öğretim olmasın ve yarınız bir tarafa, yarınız bir tarafa gidin!’ Bunu böyle çözmeyi düşünüyor. Nasıl bir çözümdür bu” diye soruyor. Bu yasağın üniversitenin mantığına aykırı olduğunu söyleyen Ongan, bu paradoksal durumun derhal ortadan kaldırılması gerektiğini vurguluyor. (İstanbul/EVRENSEL)

BU NE YAMAN ÇELİŞKİ!

İktisat Fakültesi 3. Sınıf Öğrencisi Zeynep Deveci, fakülteler arası geçiş yasağının olmadığı tek yer olan Öğrenci Kültür Merkezi’nde arkadaşları ile oturuyor. “Ana kampüs, ÖSS’de en çok deşifre edilen, dershanelere asılan bir etkinlik oluyor.
Biz edebiyat fakültesine giremiyoruz. Edebiyattakiler merkezdekine giremiyorlar” diyen Deveci, bunun yanında turistlerin ve Çevik Kuvvet ekiplerinin istedikleri vakit rahatlıkla kampüse girebildiği çelişkisine dikkat çekiyor.
Sevim Kahraman
ÖNCEKİ HABER

Eğitim Sen yer değiştirmeleri kınadı

SONRAKİ HABER

NİSAN VE MAYIS KENE İLE MÜCADELEDE ALTIN AY

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa