21 Nisan 2009 00:00

‘Birtakım güçler’den yakınma zamanı…

Haftaya ilk 2 sırada giren Sivas ve Beşiktaş, bu haftaki maçlarından 1’er puanla ayrılınca, haftayı galibiyetle geçen Trabzon ve G.Saray umutlarını tazeledi.

Paylaş

Haftaya ilk 2 sırada giren Sivas ve Beşiktaş, bu haftaki maçlarından 1’er puanla ayrılınca, haftayı galibiyetle geçen Trabzon ve G.Saray umutlarını tazeledi. Ankara deplasmanından eli boş dönen F.Bahçe’nin ise artık yarış dışı kaldığını Aragones bile kabul ediyor. İlginçtir ki, yarışa ilk havlu atan, sezon başında bu işe en çok para yatıran takım oldu.
Şampiyonluk kovalayan takımların diğerlerinden çok farklı bir futbol oynadıklarını söylemek mümkün değil. Bu nedenle bu takımların bundan sonraki olası puan kayıpları hiç kimseyi şaşırtmaz. Beşiktaş, Bursa karşısında maçın ikinci yarısında 10 kişiyle övgüyü hak eden bir oyun ortaya koysa da bu, ilk yarıda maç 11’e 11 oynanırken sergilediği etkisiz görüntüyü unutturmaya yetmedi. İstikrarsızlık, öylesine kök salmış, bünyeyle o kadar iç içe geçmiş ki, takımlar bir maçın iki yarısında bile birbirinden çok farklı futbol oynayabiliyorlar.
Ortalama futbol düzeyi vasatı aşmazken, Yattara ve Mehmet Çakır’ın attığı nefis gollerle hafta renklendi. Yattara 4 rakip oyuncudan sıyrıldıktan sonra ceza sahası dışından köşeyi bulan sert şutuyla klasına yakışır bir şekilde topu filelerle buluşturdu. Ankarasporlu Mehmet Çakır da ceza sahası dışında topla kaleye paralel giderken aniden çektiği sert ve köşeye giden şutuyla Fenerbahçe’nin genç kalecisi Volkan Babacan’ı avladı ve takımının 10 hafta aradan sonra 3 puana ulaşmasını sağladı.
BÜLENT UYGUN KONUŞUYOR
Lider Sivas bu hafta Konya’daydı. “Pozisyon-gol oranı” bakımından yüksek bir yüzdeye sahip olan Sivas, 2 kez kale direğine toslayınca, tek puana talim etmek zorunda kaldı.
Ligimizde puan kaybedilir de bunun sorumluluğu, -ortaya konan futbola hiç bakılmadan- başka yerlerde, özellikle de “birtakım güçler”de aranmaz mı? Sivas cephesinden de anında, önlerinin kesilmek istendiğini ima eden yakınmalar yükseldi. Durup durup inançlı bir Türk olmanın “ayrıcalıklarını” vurguladığı tuhaf açıklamalar yapan Bülent Uygun bu kez de, “Şampiyon olmamızı engelleyemezler” diye kükredi. Demek o da birtakım güçlerin şampiyon olmalarını engellemeye çalıştığına inanıyor.
Geçtiğimiz hafta da Adnan Polat kendilerini yarış dışı bırakmak üzere bir tezgah kurulduğundan ve bu tezgahın tıkır tıkır işlediğinden söz etmişti. Yöneticiler, teknik adamlar daha açık konuşmalılar. “Önümüzü kesmek, bizi engellemek üzere birtakım güçler tezgah kuruyorlar” şeklinde itham edici argümanlar içeren açıklamalar yapıp sonra da bunun devamını getirmemek, onları da şüphe altında bırakıyor. Sanki yakındıkları güçlerle pazarlığa girişip, gönülleri alınmış da susmuşlar gibi bir izlenim oluşuyor. Tabii bir de bütün bunların paranoya ürünü histerilerden ibaret olması gibi ikinci bir seçenek daha var.
Bülent Uygun, kendileri için asıl kösteğin, bu tür motivasyon bozucu, umut kırıcı açıklamalar olabileceğini düşünemiyor anlaşılan. Ayrıca, milliyetçi-muhafazakar kimliğini niçin her fırsatta ortaya koyma ihtiyacı hissediyor Uygun? Yoksa bunun, yarışta kendilerine bir avantaj sağlayacağını mı düşünüyor?..
Sivas bu hafta Trabzon’u konuk edecek. Kırmızı-beyazlı ekip bu kritik mücadeleyi kazanırsa zirve yarışında çekiştiği rakiplerinden birisini daha saf dışı bırakmış olacak ve şampiyonluk yolunda daha bir güvenli, moralli yol alacak.
UMUT VEREN 45 DAKİKA
Sivas’ın 2 puan yitirmesiyle liderlik hayalleri kurmaya başlayan Beşiktaş, İnönü’de Bursa ile golsüz berabere kalınca, hayallerini gerçekleştiremedi. İlk yarıda son derece etkisiz görünen siyah-beyazlı ekip, ne gariptir ki ikinci yarıda 10 kişi kalmasının ardından oyunda üstünlüğü ele geçirdi ancak bu üstünlüğünü skora yansıtmayı başaramadı. Skor bir yana, Beşiktaş’ın ikinci yarıda 10 kişiyle sergilediği oyun umut vericiydi. “Önemli olan 3 puandı” klişesiyle dikkatlerden uzak tutulmaya çalışılan kötü oyunların yanında, galip gelinmese de izleyenlere büyük heyecan ve keyif yaşatan böyle yüksek tempolu oyunların hakkı verilmeli. Kazanmanın biricik hedef olarak bellendiği bir spor kültüründe, 3 puan getirmeyen iyi oyunlar hiçbir anlam ve değer taşımıyor ne yazık ki...
TRABZON YENİDEN ROTADA
Trabzon 4 maç aradan sonra G.Birliği karşısında evinde galip geldi. Rakip Ankaralı olunca bordo-mavililer zorlanmıyor. Bu sezon başkent ekipleriyle yaptığı 8 maçı da firesiz geçti Trabzon.
Avni Aker’de üzerlerine çöreklenen baskıyı dağıtmaları ve yeniden özgüven oluşturabilmeleri açısından önemli bir galibiyet oldu. Gökhan Ünal’ın da haftalar sonra Trabzon’da fileleri sarsması da başka türlü bir baskının aşılması olarak kayıtlara geçti.
Galatasaray, kümede kalma mücadelesi veren Belediye önünde 3 puanı tek golle aldı. Sivas ile puan farkını 6’ya indirmeleri ve görece kolay fikstürleri umutlarını kışkırtıyor ancak ortaya koydukları oyuna bakıldığında, mutlu sona ulaşacaklarını iddia etmek hiç kolay değil.
Mehmet Özyazanlar
ÖNCEKİ HABER

İBB ile F.Bahçe 3. kez karşı karşıya

SONRAKİ HABER

GERÇEĞİN GÖZÜYLE

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...