Sezona girerken festival önerileri

İngiliz Telegraph gazetesi, dünyanın en tuhaf festivallerini derlemiş; festivallerden bazıları şunlar:
Peynir Yuvarlama Festivali (İngiltere): Her yıl yüzlerce kişi, bayır aşağı yuvarlanan peynirin peşinden koşuyor.
Eşini Sırtında Taşıma Festivali (Finlandiya): Yarışmada eşini sırtında taşımayı başaran koca, eşinin ağırlığınca bira kazanıyor.
Bir de Türkiye’den festival var: Selçuk’taki deve festivali.
Haberi hazırlayan İngiliz gazeteci belli ki geniş bir araştırma yapmamış. Yoksa kapsamlı bir araştırma için Türkiye’ye gelse, sanırız birkaç yıl burada kalmak zorunda kalabilirdi.
Üstelik yukarıda tuhaf olarak sıralanan festivallerin bizim memlekette yapılmaya kalkıldığında nasıl olabileceğini görünce, bu festivallere tuhaf demeyi bırakır ve sağlam bir özeleştiri verirdi.
Yukarıda sayılan tuhaf festivallerin bizim memlekette nasıl olabileceğine bakalım.
Peynir Yuvarlama Festivali: Böyle bir festivalde bizde büyük ihtimalle peynir bayır aşağı değil, bayır yukarı yuvarlanmaya kalkılır; peyniri yuvarlamak için birkaç kişi koşar, geri kalan ahalinin bir bölümü peynir yuvarlayanlara kenardan akıl verir, bir bölümü eleştirmen olur, geriye kalan bölümü de iki gruba ayrılıp aralarında kavga ederdi! Bu arada yörenin ileri gelenleri; vali, kaymakam falan da jüri olur, sonunda peynir tekeri onlara hediye edilirdi!
Eşini Sırtında Taşıma Festivali: Bu iş bizde tamamen ters olurdu. Yani eşini sırtında taşıyan erkekler değil, kadınlar olurdu. Eşinin sırtında oturan erkek yarışmayı kazanınca biraları içer, daha sonra eşini bira bardaklarını yıkamaya gönderirdi!
***
Peki, hazır sezon gelmişken bizim memlekette daha başka ilginç ne gibi festivaller yapılabilir biraz akıl yoralım.
Memleketimiz bu bakımdan zengin bir hazineye…
Sonsuz bir yaratıcılığa…
Köklü bir kültüre sahiptir! Hatırlanacaktır, Kars taraflarında bir ilçede Kiraz Festivali yapıldıydı.
Ancak ortada küçük bir sorun vardı: Bu ilçede kiraz yetişmiyordu!
O gün başka bir ilden tonlarca kiraz satın alınıp getirildi!
Önerilerimizden bazıları şöyledir:
Darbe Günlükleri Festivali: Festival Hasan Mutlucan’ın “Yine de şahlanıyor” parçasıyla başlar. Darbe günlüğü tutanlar eserlerini sunar. En güzel darbe günlüğü sahibi “Darbeci Güzeli” seçilir. Bu arada festival ynetimine yönelik birkaç darbe teşebbüsü olur, festival alanında yapılan kazılarda silahlar bulunur!
Demokrat Türkiye Festivali: Devletin ileri gelenleri; hükümet başkanı, paşalar sırayla kürsüye çıkar, demokratik Türkiye nutukları atar. Herkesi kardeşçe kucaklaşmaya çağırır. Hemen ardından DTP’liler tutuklanır. Bir çocuğun kafası kırılır. 250 çocuk hapse atılır.
Dana Yellendi Piyasalar Sallandı Festivali: Danalar yellenir, piyasalar sallanır, borsa düşer. En çok yellenen danaya teşvik için hükümet para verir. Dananın yellenmeye devam edeceği ihtimali üzerine piyasalara iyimser hava hakim olur!
Hıncal Uluç Festivali: Geride kalan son bir yıl içinde Hıncal Uluç’un istifa etmesi gerektiğini söylediği başbakanlar, bakanlar, müsteşarlar, kulüp başkanları, teknik adamlar, hakemler, top toplayıcı çocuklar, belediye başkanları, mahalle muhtarları, köy ihtiyar meclisi azaları, Ortaköy Kokoreççisi garsonu, Beşiktaş İskelesi’nin yanında simit satan tablacı, sinema yönetmenleri, yer göstericiler meydana toplanır. Bunların sayısı yaklaşık beş bin kişi falan yapar. Onların yanına önümüzdeki yıl Hıncal Uluç’un istifasını isteyeceği adaylar dizelenir, bir beş bin kişi de böyle yapar. Bunların içinden Hıncal Uluç’un son yılda en çok istifasını istediği kişi, Festival Güzeli seçilir. Etkinlik sonunda kapanış konuşması yapan Hıncal Uluç, festival komitesini istifaya davet eder!
Yücel Sarpdere