09 Mayıs 2009 00:00
kabine ve demirelin yemeği!
Yapıldı yapılacak derken kabinedeki değişiklikler sonunda yapıldı. Gidenler kırgın, gelenler ise sevinç içerisinde! Göstermiyorlar ama daha uzun bir süre sevinçten uyuyamayacakları kesin:
Yapıldı yapılacak derken kabinedeki değişiklikler sonunda yapıldı. Gidenler kırgın, gelenler ise sevinç içerisinde! Göstermiyorlar ama daha uzun bir süre sevinçten uyuyamayacakları kesin:
- Hanım gördün işte sonunda bakan oldum! Artık tarihe geçtim, ölsem bile tarih beni yazacak!
- Tarih seni zaten yazacak bey! Hakkında o kadar dava açıldı, o kadar soruşturma geçirdin, o kadar insan senin için Hakkımı helal etmiyorum dedi, sen geldin başımıza bakan oldun! Tarih seni yazmayacak da beni mi yazacak!
Kabine değişikliğinin ortak özelliklerinden birisi de görevden alınan bakanların seçildiği illerdeki belediye başkanlıklarını muhalefet partilerine kaptırmaları! Daha doğrusu halkın bakanlardan yana değil de bakmayanlardan yana oy kullanmaları:
- Yav arkadaş adamı seçtik meclise gönderdik, meclis de onu bakan yaptı! Adam ailesine baktı, çevresine baktı, dayısına baktı, emmisine baktı, yedi sülalesine baktı bir tek dönüp kendini oraya gönderen halkına bakmadı! Başını yesin kabinesi, bir daha oy verirsem elim kırılsın!
- Öyle amcacığım öyle! Öyle de, yine bakanın işi kolay! Kabineyi değiştiriyorsun geçip gidiyor! Ya bizimki! Bizimki de başbakan oldu! Hayırlısı ile bir de onu gönderseydik!
Hükümet cephesinde bu gelişmeler yaşanırken muhalefet cephesinde yeni şeyler yaşanmıyor değil! 76 yaşındaki meclis eski başkanı Hüsamettin Cindoruk Demokrat Parti Genel Başkanlığına aday olduğunu açıklamış! Süleyman Demirel ile görüştüğünü ve desteğini de aldığını söyleyen Hüsamettin Cindoruk adaylığını açıklarken şaka yapmayı da ihmal etmemiş:
- Merkez sağda gençlere ihtiyaç var! Ben elimi taşın altına sokuyorum!
Cindoruğun hangi elini nasıl bir taşın altına soktuğu malum ama asıl önemli olan bu ikilinin bir araya geldiğinde neler konuştukları! Daha doğrusu nasıl konuştukları:
- Nazmiye kapıya bak kapı çalıyor!
- İlahi Süleyman Bey, kapı değil o! O bizim kanarya! Sen de iyice bunadın vallahi, her kanarya ötüşünde kapı çalındı sanıyorsun!
- Yav Nazmiye adamı hasta etme! Kapı çalındı diyorum sana! Bak bakalım Cindoruk mu gelmiş!
Nazmiye hanım kapıyı açar ve Hüsamettin Cindoruk içeriye girer:
- Kurtar bizi baba, merkez sağ kötü yola düştü!
- Dur hele bir soluklan Cindoruk! Bakıyorum da cinliğin doruğundasın yine! Hayırdır bir şey mi oldu? Ne iş!
- İnce iş!
- Yoksa askerlerin bizim için koydukları siyasi yasaklar kalktı mı? Alacağı olsun şu Turgut Özalın, koynumuzda yılan beslemişiz de haberimiz yokmuş!
- Yav Nazmiye Hanım, Sayın Demirelin ilacını verdiniz mi? Hala kendini 12 Eylül yıllarında sanıyor!
- Verdim verdim! İyi gelmiş demek ki! 1 saat önce de kendini Demokrat Parti zamanında sanıyordu! Bana biraz önce Haydi hazırlan Adnan Menderes bizi yemeğe çağırıyor dedi!
- Valla ben de onun için geldim Nazmiye hanım! Ailece bizi de çağırdı! Hep birlikte gidelim derim!
Veli Bayrak