Copun alternatifi biber gazı!

Maçlarda, basın açıklamalarında, mitinglerde özellikle son yıllarda hemen her toplumsal olayda kullanılan, polisin yegane silahı, copun alternatifi, emniyetin modern yöntemi biber gazı.
Biber gazının etkilerine maruz kalmak için; Galatasaray Fenerbahçe derbisine, Herhangi bir basın açıklamasına ya da 1 Mayıs’a gitmeniz gerekmiyor tabi. İşinize giderken bir sokak arasında, muayene olmak için beklediğiniz hastane koridorlarında ya da sınıfta bir matematik dersi esnasında yani her an her yerde, nefesinizi kesen, gözlerinizi yaşartan, bütün vücudunuzu yakan, yoğun bir gaz bulutunun içinde bulabilirsiniz kendinizi. Hele bir de yolunuz sık sık Taksim’den geçiyorsa bu olasılık daha da artıyor.
BİBER GAZIZEDE TAKSİM !
Basın açıklaması, eylem ve biber gazı deyince ilk akla gelen yer Taksim olsa gerek, son üç yıldır 1 Mayıs İşçi Bayramı da burada kutlanmak istenince Taksim iyice biber gazızede oldu çıktı. Biz de Taksim’de çalışanlara, Taksim’i mekan edenlere sorduk; Siz ne zaman baktınız biber gazının tadına?
Sık sık eylem yapılan Galatasaray Lisesi önünde dönercilik yapan Adem Toka ilk defa 2008 1 Mayıs’ında tanışmış biber gazıyla. Limon dışında başka korunma yöntemi bilmediğini söyleyen Toka “ Yüzümüzü gözümüz kapatıyoruz ama yinede engel olamıyoruz.” diyor Toka’ya Şişli Etfal’e ve Tepe İlköğretim Okulu’na atılan gazları hatırlatıyoruz “ Yakışmadı, Türkiye’ye yakışmadı!” diyor.
Eylem yapıldığında dükkanını kapatmak zorunda kalan İlker Bayır ise, “Ama bu bile çözüm değil, sabah saatlerinde atılmış olsa dahi akşama kadar etkisi devam ediyor” diyor. Gözlerinin inanılmaz derecede yandığını söyleyen Bayır, limon da su da, çözüm değil diye yakınıyor. Okul ve hastanelere atılmasını kesinlikle yanlış bulan Bayır “Başka bir yöntem çıksa da bu biber gazından hepimiz kurtulsak” diyor.
BARİ SU SIKSALAR
Taksim’de bir eğitim kurumunda gönüllü olarak ders veren Serdar Burdur da biber gazıyla 2008 1 Mayısı’nda tanışanlar arasında. Ama bu onun için son olmamış. Yine Taksim’de, bu kez farklı bir eylemde, arkadaşına giderken bakmış, bir kere daha tadına “Bütün vücudunuz, yüzünüz gözünüz yanıyor, su döküyorsunuz daha beter yanıyor” diyor ve ekliyor yüzündeki imalı gülümsemeyle “Su sıksalar bari, hiç olmazsa temizleniriz!”
ELİNİZDEN GELENİ YAPIN!
İstiklal’de yürürken Beşiktaş’ın Çarşı Grubu Üyesi Niyazi Mematiy’e soruyoruz bir de. Niyazi de şikayetçi polislerden “Maçlarda bazen istemediğimiz olaylar oluyor polis orantılı güç kullanıyor hemen, orantılı gücün yanında birde biber gazı sıkınca daha beter oluyoruz; gözümüz görmüyor daha fazla dayak yiyoruz” diyor. Limonun faydalı olduğunu düşünen Niyazi’nin bizden bir de isteği var “ Allah korusun gözümüz bile kör olabilir; elinizden geleni yapın da sıkmasın biber gazını, şu polisler” diyor.
1 Mayıs’ta veya basın açıklamalarında eylem yollarını kullanmamaya özen gösteren Ahmet Çoban ise henüz biber gazının tadına bakmayanlar arsında. Eylemler olduğunda içine girmemeye dikkat ettiğini söyleyen Çoban “Çünkü fuzuli cop, fuzuli gaz yiyorsunuz” diyor.
EYLEMİNE GÖRE BİBER GAZI !
1994 yılından bu yana polisin ABD’den ithal ettiği göz yaşartıcı sprey ile biber gazı yüzde 15 yoğunlukta, piyasada satılan biber gazının yoğunluğu ise yüzde 10 seviyesinde, yani polisin elindeki biber gazının yakıcı etkisi çok daha fazla
Daha az eforla daha fazla iş yapan Türk Polis Teşkilatı’nın elinde üç tip biber gazı bulunuyor. Birincisi ve en çok kullanılanı 150 metre kadar uzağa atılabilen ZET denilen tüfekli biber gazı.
El bombası şeklinde olan ve smoke adı verilen ikinci tip biber gazı ise ELLE atılıyor. Bu tür biber gazları, yeniden polise atılamaması için, çok ısınan bir özelliğe sahip. Üçüncü tip biber gazı ise, vanalı; yangın söndürme tüpü şeklindeki bu gaz, polisin omzunda bulunuyor vanası açılınca gaz fışkırıyor.
1 MAYIS’TA GAZ MASKESİ SATIŞLARI ARTIYOR.
Son yıllarda gelişen ve çeşit çeşit biber gazının kullanıldığı, müdahalelerle beraber gaz maskesi kullananların da sayısı arttı. 1 Mayıs’ta yıkımlarda ve benzeri birçok toplumsal olayda polis dışında bir çok insan: sağlık görevlileri eylemciler ve özellikle de gazeteciler gaz maskesi takar oldu. Hal böyle olunca gaz maskesi satıcılarının da satışları arttı.
YARIN: Hastanede, okullarda biber gazına
maruz kalanlar ve
uzmanlar anlatıyor