25 Haziran 2009 00:00
Eşit haklarla ev sahibi olmak istiyoruz
Eğer mutlu olmak istiyorsanız, başkalarının mutlu olmasına da razı olmak zorundasınızBertnand RusellArapçada dayf misafir demektir. Hiçbirimiz misafir değiliz. Kürtçede méwan misafir anlamına gelir. Bu ülkede hiç kimse méwan değildir.
Eğer mutlu olmak istiyorsanız, başkalarının mutlu olmasına da razı olmak zorundasınız
Bertnand Rusell
Arapçada dayf misafir demektir. Hiçbirimiz misafir değiliz. Kürtçede méwan misafir anlamına gelir. Bu ülkede hiç kimse méwan değildir.
Dayf ve Méwan kavramlarını kapsayan öyle bir değer var ki, Mardinde yaşayan elli, altmış yaşındakilerin mazuben ya da mazuban sözcüklerini bilmeyenlerimiz çok azdır. Mazum Arapçada izzet ve ikramdan gelen davet edilen anlamındadır.
Mazuban ya da mazuben çok daha kapsamlı, çok daha samimi daha içten; ev sahibi-misafir rollerini (devamlı, sürekli) askıya alan; bir diğerinin gözü, kulağı ve yüreği olmaya çalışan; kardeşten de öte aileler ve bu ailelerin oluşturdukları halklar Farklı kültürel değerlerin yaklaşımları ve iletişim kurmaları sonrasında birlikte yaşarken, türetilen mazuban veya mazuben çok önemli kazanımlardır. Çünkü Arapçada mazubenin anlamı ne ise Kürtçede de mazuban odur. Bu değeri günümüze uyarlayarak sürdürebilen aileler yok denecek kadar azdır.
Köye, mazubenimiz Mahmut amcalara yada ilçedeki Mehmet Sıraç mazubana gidilecek günler yaklaştıkça heyecanımız, sevincimiz bir kat daha artardı. Bir bakarsınız mazuban çocuklarıyla, ellerindeki üzüm sepetiyle gelirken, amcamıza ve kardeşlerimize duyduğumuz yakınlığı, sıcaklığı duyardık. Duyardık, çünkü gelen cevizlere demek pestillere sevinir, adeta bayılırdık. Birkaç gün kalındıktan sonra mazubenlerimizi yağ tenekeleriyle, akide şekeriyle, Mardin çereziyle yolcu ederken, hepimizin gözleri karşılıklı dolardı. İçimizden bir değil, birçok şey kopardı.
Öteki görmeden, kendim gibi var sayarak dostluklar ve kardeşlikler gelişirken, bunlara benzer birlikteliklerden ürkenler, birilerinin çıkarlarına ya da iktidar anlayışlarına ters düşenlerden; baskılar, zorluklar veya saldırılar çeşitlenerek gelirken; dillerimizin ve inançlarımızın farklılığından yada renkliliğinden rahatsızlık olmuşlardır. Bunlarla yetinmeden haklar ve inançlar arasında çatışma ortamı yaratarak şiddeti körüklemişlerdir. Bu ortamlardan yararlanmak isteyenlerin bütün plan ve projeleri çatışma ve savaş üzerinde kurulduğundan barışa hep karşı çıkmışlardır. Çok acı da olsa bütün bu plan ve projeleri hep kursaklarında kalmıştır. Halklar hep kardeştir, hep kardeş kalacaktır
Bu nedenlerdendir ki, güvercinlerimiz bile bir başka, savaş yaşayan yörelerimizden farklı olarak barış güvercinlerimiz mutluluklarından yükselerek takla atmakta ve bizleri onurlandırmaktadırlar.
Kardeşliklerimizin tartışılmaz nedenlerinden en önemlisi; hepimiz insanız!... Halkların kardeşliğinin arasına kara kedi sokmayız!..
Bu duyarlılığı, her türlü provokasyon ve provokatörlere karşı her zamankinden daha çok özenle korumalıyız. Çünkü hepimiz ev sahibiyiz!..
ABDULVAHAP OMUZLAR - Eğitimci