18 Haziran 2009 00:00
Vardiya sorunu çözülsün!
Sizlere Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesinden sesleniyorum. Ben hastanede 14-23 vardiyasında çalışmaktayım. Bu vardiyanın yanı sıra bir de 23-07 vardiyasında çalışan arkadaşlarım var.
Sizlere Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesinden sesleniyorum. Ben hastanede 14-23 vardiyasında çalışmaktayım. Bu vardiyanın yanı sıra bir de 23-07 vardiyasında çalışan arkadaşlarım var. Bu vardiyaların temel özelliği; çalışan işçi arkadaşlarımız işe ilk girdiklerinden itibaren (2, 5, 7, 9, 10 ) yıldır hiç değişmeden bu vardiyalara gelmeleri. Hepimizin sosyal hayatı bitmiş durumda, yok desek yeridir. İşe gidiyorsun çocuk okulda, geliyorsun uyuyor, oturup çocuğunu sevemiyorsun. Kimseye gidemiyorsun, misafir kabul edemeyip komşularından, akrabalarından kopuyorsun. Ailenle oturup baş başa akşam yemeği dahi yiyemiyorsun. Kısacası hayatın hep iş oluyor. Ücret olarak ise aynı, gece çalışması maaşa dahi yansımıyor. Bir de izin sorunu vardı şimdilik çözüldü. Aslında tam çözülmüş sayılmaz. Yasalara göre çalıştığın yıllara göre izin süren belirlenir ama şuan sadece iki hafta veriyorlar.
Öğrendiğimiz kadarıyla sürekli gece çalışmak sağlık sorunlarını arttırıyormuş. Stres, dikkat bozukluğu, uykusuzluk, düzensiz beslenme vb. sorunlara sebep oluyormuş. Ayrıca sürekli bir vardiyada çalışmak yasal da değilmiş.
DEÜ Hastanesinde çalışan arkadaşlarımız Türkiyede geçmişte bir ilki başarmıştı. Hastanede ilk kez bir taşeron firmada sendikalaşmıştı. Sonrasında ise olumsuzluklar yaşandı. Ama yine de önemli bir kazanç olarak önümüzde duruyor. Kazanımdan kastım bugün sendika resmi olarak yok ama fiilen var, meşru durumda. Aşılması gereken tek sorun işçilerin birliği.
Sendikaya sahip çıkmak, kendimize sahip çıkmak anlamına geliyor. İş güvencesi, izin hakkı, kıdem tazminatı, ücretlerin iyileştirilmesi, vardiya gibi hakları ancak işçiler bir araya geldiğinde çözebilir ve sorunları aşmış olur. Bu bize insanca yaşama olanağı sağlar.
DEÜ Hastanesinde çalışan bir işçi