20 Haziran 2009 00:00

Üreticiler termik santralleri istemiyorlar

Son yıllarda bölgemiz de dahil olmak üzere dışa bağımlı tarım politikaları sonucu ülkemiz tarımı çökertilmiştir. Şimdi de bölgemizde yaşayan üreticiler termik santrallerin saldırısı ile karşı karşıyadır.

Paylaş

Son yıllarda bölgemiz de dahil olmak üzere dışa bağımlı tarım politikaları sonucu ülkemiz tarımı çökertilmiştir. Şimdi de bölgemizde yaşayan üreticiler termik santrallerin saldırısı ile karşı karşıyadır. Yanı başımızda, Yumurtalık Sugözü termik santralinin narenciyemize verdiği zararı yaşarken, Erzin ve Dörtyola yapılacak olan 5 adet termik santral bölgemiz tarımı ve doğal yaşamını yok edecektir. Bölgemizin akciğeri konumundaki Amanos Dağlarındaki bitki örtüsü yok olmayla karşı karşıya kalacaktır. Dörtyol ve Erzinde 170 bin dekar alanda tarım yapılmaktadır. Bunun 150 bin dekarında narenciye yetiştirilmektedir. Ülkemizde üretilen narenciyenin yüzde 15i Erzin ve Dörtyolda üretilmektedir.
Binlerce aile geçimini ve geleceğini narenciyeden sağlamaktadır. Bölgede termik santrallerin yapılmasından sonra hayatımızın cehenneme dönüşebileceğini şimdiden söyleyebiliriz. Termik santrallerin yapılmasından sonra kanser, çeşitli solunum yolları hastalıkları, kadınlarda düşük, erken doğum veya sakat çocukların doğmasına yol açacağı gibi diğer yandan da doğal denge bozulacak ve bölgemizdeki çölleşme, kuraklık artacak, asit yağmurları sonucu bölgemiz tarım yapılmayacak bir hal alacaktır. Avrupa ve Amerika insanı doğaya verdiği zararlardan dolayı termik santrallerden vazgeçip yenilenebilir enerji kaynaklarına yöneliyor. Bizim gibi bağımlı ülkelere de geri teknolojilerini ihraç ediyorlar. Biz bu duruma mahkum değiliz. Bunu kabul etmiyoruz. Dışa bağımlı olan bu enerji ile ülkemiz göz göre göre zarara uğratılıyor. Aslında bu sorun bir açıdan da ülkenin bağımsızlık sorunudur. Termik santrallerin yapılmasına müsaade eden anlayış, için bölge insanının yaşamı, geleceği ve tarım alanlarının yok edilmesinin hiçbir önemi yoktur. Onlar için önemli olan 3-5 kişinin kâr hırsı ve kazanacağı milyon dolarlardır.
Bu sorun sadece çevrecilerin ve gönüllü kuruluşların sorunu olmayıp en başta narenciye ve diğer üreticilerin yani tüm halkımızın sorunudur. Bu temelde termik santralleri engellemenin geleceğimize, havamıza, suyumuza, bitki örtümüze, denizimize ve tarımımıza sahip çıkmanın bir göstergesi olduğunu bilerek, termik santrallerle top yekun birlikte mücadele edilmesi gerektiğine inanıyoruz.
Tüm Üretici Köylü Sendikası Dörtyol Şubesi

ÖNCEKİ HABER

Görülmüştür!...

SONRAKİ HABER

Vardiya sorunu çözülsün!