10 Temmuz 2009 00:00
Hayatı kolaylaştıran örnek
Siz işçi ve emekçi dostlarımla yine işçi ve emekçilerin sesi olan Hayat Televizyonunun ekranlarında izlediğim bir özel haberi (belgeseli) paylaşmak, dikkatlerinize sunmak istiyorum.
Siz işçi ve emekçi dostlarımla yine işçi ve emekçilerin sesi olan Hayat Televizyonunun ekranlarında izlediğim bir özel haberi (belgeseli) paylaşmak, dikkatlerinize sunmak istiyorum.
Venezuela, Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Dünya Bankasından (DB) geri çekildiğini açıkladı. Hugo Chavez, önceliği halkının mutluluğuna ve refahına veren bir devlet başkanı için iyi örnek. Venezuela devlet başkanı bunu, 1 Mayıs günü halkına ve aynı zamanda bölge halklarına müjdeler vererek bir kez daha ortaya koydu.
Venezuelada ve komşu ülkelerdeki yoksulluğun asıl nedeni olan emperyalist kurumlardan çekildiklerini açıklayan Chavez, Buralardan çekilirseniz halkın refahını yükseltmek için önünüze büyük olanaklar açılır dercesine, asgari ücretlerin ve emeklilik maaşlarının derhal yüzde 20 artacağını ve günlük çalışma sürelerini en geç 2010 yılına kadar 6 saate düşüreceklerini ilan etti.
Göğsünü gere gere Venezuela artık hiçbir yerde dilenci gibi dikilmeyecek! Ne IMFde ne DBde ne de başka bir kapıda! En önemlisi de artık Washingtona gitmek zorunda kalmayacağız diye halkına bu müjdeyi veren Chavez, atılacak adımların bununla sınırlı olmadığını da söyledi. Ülkenin petrol kaynaklarını sömüren ABDli Chevron ve Exxon Mobil tekelleri, İngiliz BP, Norveç Statoil ve Fransız tekeli Total, Venezuela hükümetinin talebi üzerine çoğunluk hisselerini devlete devrettiler. Şüphesiz bu kamulaştırma adımı, el koyma yöntemiyle yapılmadı; devlet, hisseleri bir şekilde satın aldı ama buna rağmen Venezuela için devrimci bir adım olduğu tartışılmaz.
Burada Chavez, 1972 Şilisini de düşünerek ihtiyatlı adımlar atıyor. Chavez, attığı her adımı kendi halkı ve bütün kıtanın halklarıyla paylaşarak atıyor.
Chavez, diğer Latin Amerika ülkeleriyle birlikte hareket etmeden ABDden tam bağımsızlığın mümkün olmadığını, emperyalistlerin ekonomik, politik ve askeri tehditlerini ancak diğer Latin halklarıyla birlikte hareket ederek geri püskürtebileceğini biliyor ve ona göre hareket ediyor kuşkusuz. Son yıllarda kıtanın yeraltı ve yerüstü zenginliklerini birlikte kullanması, zayıf ülkelere destek olunması için ortak projelerin geliştirilmesi, bir bütün olarak ABDnin ekonomik, kültürel ve askeri hegemonyasına karşı önemli adımlar atıldı. Bunların arasında Telesur (Güneyin Televizyonu), Petrosur (Güneyin Petrolü), Petrocaribe (Karayip Petrolü), Banco del Sur ve en önemlisi de ALBA bulunuyor.
Chavezin başlattığı bu hareket, bütün Latin Amerika kıtasını olumlu olarak etkiliyor. Diğer tarafta emperyalistler de boş durmuyor. Bütün AB ülkelerinde Venezuela devlet başkanının tehlikeli adımlarına dikkat çekiliyor ve buna uzun vadeli izin verilmeyeceği söyleniyor.
Tüm anlattıklarımdan yola çıkarak darısı bizim gibi IMFye göbekten bağlı olan ülkelerin başına... Umarım en kısa zamanda bizim de başımıza Chavez gibi dürüst bir devlet başkanı gelir de halklar da böylecene aradaki farkı görebilirler... Bu temenni ile yazıma son verirken, elbet bir gün işçiden, işçiden yana esecektir yel (rüzgar) dileğiyle...
Ümit Çevik (Fransa)