16 Temmuz 2009 00:00
Karınca öldüren çocuk gibiydim
İsrailin ocak ayında Gazzeye yaptığı ve çoğunluğu kadın ve çocuk olmak üzere 1400den fazla Filistinlinin ölümüyle sonuçlanan Dökme Kurşun Operasyonunda görev alan bir grup asker...
İsrailin ocak ayında Gazzeye yaptığı ve çoğunluğu kadın ve çocuk olmak üzere 1400den fazla Filistinlinin ölümüyle sonuçlanan Dökme Kurşun Operasyonunda görev alan bir grup asker, sivillere karşı bazıları savaş suçuna tekabül edecek düzeyde suçlar işlendiğini söyledi. 54 İsrail askeri, Sessizliği Bozmak (Breaking the Silence) adlı İsrailli savaş gazilerinin oluşturduğu insan hakları örgütüne, ordu içindeki insan hakları ihlallerini anlattı. Örgütün raporunda, Gazzedeki sivillere yönelik büyük ve emsalsiz darbenin arkasında, İsrailin çatışma kuralları ve komuta kademesinin belirlediği politikanın yattığına dikkat çekildi. Ordunun çatışma kurallarının militanlar ile siviller arasında ayrım gözetmediğini belirten askerler, kendilerine ne kadar Filistinlinin hayatına mal olursa olsun, İsrailin kayıp vermesini önlemeleri gerektiğinin söylendiğini ifade etti.
Örgüt raporunda, askerlerin anlattıklarının, askeri amaç olmaksızın, yüzlerce evin ve camilerin yıkılması, nüfusun yoğun olduğu yerleşimlere fosfor bombası atılması, hafif silahlarla suçsuz insanların öldürülmesi, özel mülklerin tahrip edilmesi ve çoğunlukla komuta yapısı içinde askerlere ahlaki sınırlama olmaksızın davranmalarını sağlayan bir atmosfer yaratılması gibi uygulamaları ortaya koyduğunu bildirdi.
KARINCA ÖLDÜREN ÇOCUKLAR GİBİ
Örgütün raporuna göre birçok askerin, düşmanı gözleriyle görmeden savaştığını anlattığı belirtildi ve bir askerin kendini karınca öldüren çocuklara benzettiği aktarıldı. Gazzede bir eve yapılan baskında Filistinli sivillerin üzerine rastgele ateş açıldığını anlatan bir asker de, bu ateş sırasında bir Filistinlinin öldüğünü söyledi.
HERKES DÜŞMANINIZ, MASUM YOKTUR
Başka bir asker, kendilerine Şehir savaşında herkes düşmanınızdır, masum yoktur denildiğini aktardı, bir diğeri ise aynı timde görev yaptığı silah arkadaşları için hapse atılmayı hak eden insanlar değerlendirmesinde bulundu.
Raporda, Bu ifadeler, savaşta izlenen ve etik değerlerle bağdaşmayan yolun, bireysel olarak askerlerden değil, uygulamadaki sistemlerden kaynaklandığını ispatlıyor denildi.
İsrail ordusu ise raporun güvenilmez olduğunu öne sürdü. Ordu, buna gerekçe olarak anlatımların sahiplerinin kimliğinin gizli tutulmasını gösterdi. Ordu sözcülüğünden yapılan açıklamada, Sessizliği Bozmak gibi saygıdeğer bir insan hakları örgütünün, doğruluğunu kontrol etmeksizin isimsiz ifadeleri yayımlamasının ve orduya asgari nezaket göstererek bunları gözden geçirme fırsatı vermeden raporu yayımlamasının esefle karşılandığı bildirildi.
İDDİALAR FİLİSTİN PROPAGANDASI
İsrail ordusu, Gazzede savaş suçu işlendiği iddialarının Filistin propagandası olduğunu ileri sürüyordu, ancak şimdi bu suçlamalar, İsrail askerleri tarafından yapılıyor. İsrail ordusu, sivillerin zarar görmesini önlemek için olağandışı önlemler aldığı konusunda ısrarlı. Askerler de, girmeye hazırlandıkları bölgelere, önceden bölgeyi terk etmeleri uyarısını içeren el ilanları fırlatıldığını söylüyor, ancak asıl sorunun askerlerin bu bölgelere girmesinden sonra yaşananlar olduğunu belirtiyor. Örgüt, İsrail ordusunun Gazzedeki eylemlerinin daha kapsamlı şekilde soruşturulması çağrısında bulunuyor. (DIŞ HABERLER)