16 Temmuz 2009 00:00
FINDIK ÜRETİCİSİNE AĞIR FATURA
Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Ekerin açıkladığı fındık stratejisi, ihracatçıların dışında kimseyi memnun etmezken, üretici örgütlerinden ağır eleştiriler geldi.Ulusal Fındık Konseyi başkan vekili ve Ordu Ziraat Odası Yönetim Kurulu üyesi...
Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Ekerin açıkladığı fındık stratejisi, ihracatçıların dışında kimseyi memnun etmezken, üretici örgütlerinden ağır eleştiriler geldi. Ulusal Fındık Konseyi başkan vekili ve Ordu Ziraat Odası Yönetim Kurulu üyesi, stratejinin üreticinin değil şirketlerin ihtiyacına göre belirlendiğini söyledi.
Tarım Bakanlığının fındığa dair açıkladığı fındık stratejisinin, aslında Türkiyede yeniden yapılandırılan tarım modelinin bir parçası olduğuna dikkat çeken Şahin, şunları söyledi: Açıklanan bu stratejinin 3 ana noktası var. Birincisi, fındığın serbest piyasa koşullarına itilmek istenmesidir. Bunu aslında fındık alımı yapan büyük şirketler istedi. Ve bu konudaki yetkili organlar da bunu uyguladı. İkinci nokta, alan sınırlandırılmasıdır. Ekim alanlarını ruhsatlı ve ruhsatsız diye ayırıyorlar. Ruhsatlı alanlara fındık desteği verecekler diğer alanlara da alternatif ürün öneriyorlar. 750 metre üstünde alternatif ürün ekimi yapmak mümkün değildir, yetiştiremezsiniz. Ziraat mühendisliklerinde öğretilir bu zaten. Kaldı ki bu, 2003te uygulanan bir projedir ve başarı oranı yüzde 5te kalmıştır. Başarıya ulaşmayan bir projeyi tekrar uygulamaya koymak çok garip.
FARKLI BİR STRATEJİ LAZIM
Projenin üreticiye ve örgütlerine sorulmadan kararlaştırıldığını, bu açıdan uygulanamaz olduğunu söyleyen Şahin, sözlerini şöyle tamamladı: Büyük fındık şirketlerinin talepleri yürürlüğe konulmak isteniyor, Üreticinin mağduriyetini de 150 TLlik primle karşılayalım diyorlar. Ama üreticileri 150 TL de kurtarmaya yetmez. Yeni bir strateji hazırlanmalıdır.
Tüm Üretici Köylüler Sendikası (TÜM KÖY-SEN) Eğitim Uzmanı Satılmış Başkavak, fındığa yönelik başlatılan üreticiyi çaresiz bırakma operasyonunun sonuna gelindiğini söyledi. Artık üretici alım yapacak, ürününü koruyacak bir örgütten yoksundur dedi.
TMO devreye sokulup FİSKOBİRLİK güçsüz düşürülürken işin buraya geleceğinin öngörüldüğünü ifade eden Başkavak ayrıca, şu eleştirilerde bulundu: Fındıkta 10 dönümlük bir arazi varlığı dikkate alındığında, ortalamada 80 ile 120 kilogram üretim miktarı göz önünde bulundurulduğunda, dönüme verilecek 150 liralık destek fındık fiyatına kilogramına 1 ile 1.5 lira arasında yansıyacaktır. Destek denilen rakam bu kadar küçüktür. Ayrıca 150 liralık desteğin 2010 yılı başı esas alınarak uygulamaya konulacak olması, fındık fiyatlarının erken dönemde dip fiyattan oluşmasına zemin hazırlayacaktır. Fındığın kilosunun fiyatının 3 TL ve altında olması kuvvetle muhtemeldir.
İHRACATÇI SEVİNDİ
FİSKOBİRLİK Yönetim Kurulu Başkanı Lütfi Bayraktar, hükümet tarafından açıklanan yeni fındık stratejisine ilişkin olarak, Anladığımız kadarıyla, ruhsatlı fındık alanı 406 bin hektara indirilmeye çalışılıyor. Bu çok faydalı olmaz. Çünkü bu alan Türkiyenin ihraç ettiği fındığı bile karşılamaz dedi.
Bayraktar, TMOnun fındık almayacağının ise sezona az bir süre kala izah edilebilecek bir durum olmadığını savunarak, şunları kaydetti: TMOnun fındık almaması üreticiye nasıl yansıyacak, bu durumun sonuçlarını iyi değerlendirmek gerekir. Devlet kurumu fındık alımını durduracak olursa fındık fiyatı aşağıya düşer. Bu da üreticiye kötü yansır.
FİSKOBİRLİK ayakta durma savaşı veriyor.
Eski Karadeniz Fındık ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Kamil Yavuz, ihracatçı firmalar olarak, hükümetin fındık alımına girmesini hiçbir zaman doğru bulmadıklarını dile getirerek, yeni stratejiye ilişkin şu değerlendirmede bulundu: TMOnun fındık almayacak olması çok doğru ve yerinde bir karardır. Bu yöntem Hazineye ciddi anlamda yük getirdiği gibi, ofisin deposunda her an patlamaya hazır bir stok sorununu da beraberinde getiriyordu.
Ürünün değil üreticinin desteklenmesi, fındıktaki sorunları çözecek en doğru yöntemdir.
(EKONOMİ SERVİSİ)