20 Temmuz 2009 00:00

ROJEV

Suriye sınırındaki mayınlı arazilerle ilgili tartışma gündemden düşse de; bu tartışma, dikkatlerin Bölge’deki toprak sorununa yönelmesini sağladı.

Paylaş

Suriye sınırındaki mayınlı arazilerle ilgili tartışma gündemden düşse de; bu tartışma, dikkatlerin Bölge’deki toprak sorununa yönelmesini sağladı. Bölge’de köylülerin yüzde 59’u topraksızken, toprak sahiplerinin yüzde 5.4’ünün toprakların yarısından fazlasını elinde bulundurması, Bölge’nin sadece ekonomik değil sosyal ve siyasal şekillenişini belirleyen önemli bir olgudur. Kovara Tîroj, temmuz-ağustos sayısında “Bitmeyen ‘Mayınlı’ Bir Hikaye-Toprak Reformu” başlıklı dosyasıyla, bu konuyu çeşitli yönleriyle tartışmaya açıyor. Dosyada yer alan yazılarda, mayınlı arazilerle ilgili tartışmalardan ‘kır iktisadı’nın çözülüşünün toprak mülkiyetinde ‘ağa’, ‘şeyh’ ve ‘aşiret reisleri’ yönünde yol açtığı değişime; cumhuriyet tarihi boyunca bir ‘toprak reformu’ yapılamamış olmasından, koruculuk sisteminin dayanaklarına kadar birçok konu değerlendiriliyor.
Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, Tiroj’un dosyasında yer alan “Mayınlı Alan-Kürt Sorunu” başlıklı yazısında, toprak sorununu sadece “ekonomik” bir sorun olarak değerlendirerek Kürt sorununun “siyasal boyutu” ile ilgili tespitler yapıyor. Oysa gerek Kürtlerin ulusal demokratik mücadelesinin diğer ulusal hareketlere göre oldukça gecikmeli olarak gelişmesinin ve gerekse egemenlerin bu mücadeleye karşı Kürtlerin içinden dayanaklar oluşturmasının temelinde, geleneksel-feodal mülkiyet biçim ve ilişkilerin önemli bir etkisi olduğu açıktır. Cumhuriyet tarihi boyunca ülke egemenlerinin Bölge’nin yarı-burjuva feodal güçleriyle ilişkisi; bunların, Kürtlerin ulusal hak istemli kalkışmalarına katılanlarının “zorunlu iskan”la topraklarından sürülmesi ve bu kalkışmalara karşı cumhuriyet rejimi ile iş birliği yapanların ise devletin Bölge’deki dayanakları olarak kullanılması biçiminde şekillenmiştir. Seksen yıldır onca lafı edilmiş olmasına rağmen, neden bir ‘toprak reformu’ yapılmadığı sorusunun cevabını, ekonomik olduğu kadar siyasal temellere dayanan bu iş birliği ve ittifakta aramak gerekmektedir.
Kürtlerin ulusal uyanış ve mücadelesini içten baltalamak üzerine oluşturulan koruculuk sistemi, devletin Bölge’de kapitalizmin gelişmesine bağlı olarak tasfiye sürecine giren feodal unsurlarla (aşiret reisleri, toprak ağaları, şeyhler) tarihsel iş birliği ve ittifakı üzerine kurulmuştur. Bu unsurlar, son 25 yıldır Kürtlerin ulusal demokratik mücadelesine karşı militarist yöntemlerle ve geleneksel gerici ilişkileri kullanarak mücadele ettikleri oranda kapitalizmin ‘nimetleri’nden faydalanarak palazlanmışlardır. Bucaklar, Tatarlar, Babatlar, Jirkiler gibi birçok aşiretin reisleri, bir yandan ‘korucubaşları’ olarak düzen partilerinin hem yerel yönetimlerdeki, hem de Meclis’teki temsilcileri haline gelmiş; öte yandan, ulusal mücadeleye karşı JİTEM ve Hizbi-kontra güçlerle iş birliği içinde binlerce işkence, tecavüz, öldürme olayının suç ortakları olmuşlardır. Geçen hafta Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın eski Kayseri Jandarma Alay Komutanı Albay Cemal Temizöz ve Korucubaşı Kamil Atak hakkında hazırladığı iddianame, bu karanlık ilişkileri ortaya sermesi bakımından dikkat çekicidir. Atak’ın kardeşi Mehmet Nuri Binzet’in itiraflarına dayandırılan iddianame, Cizre’de işlenen onlarca “faili meçhul” cinayetin kimler tarafından gerçekleştirildiğini açıklığa kavuşturuyor.
Bugün bir yandan işlenen binlerce “faili meçhul”, yargısız infaz, işkence, tecavüz olayının açıklığa kavuşturulması ile JİTEM ve koruculuk sisteminin tasfiyesi; öte yandan toprak mülkiyetinde öncelikle korucubaşlarının el koyduğu toprakların topraksız köylüye dağıtımı temelinde düzenlemeler yapılması, Kürt sorununun demokratik halkçı çözümünün iç içe geçmiş halkaları durumundadır. Toprak sorununun tartışmaya açılmış olması, Kürt sorununun çözümünde ulusal demokratik hak eşitliği ile ulusal mücadelenin en önemli bileşeni olan yoksul köylünün toprak ve insanca yaşam taleplerinin birleştirilmesi bakımından önemli olanaklar sunmaktadır.
ÇETİN DİYAR
ÖNCEKİ HABER

Ambulans şoförünün kaburgasını kırdılar

SONRAKİ HABER

Dört cinayet sıfır adalet

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...