BAYKUŞ

İstanbul Tabip Odasının Sevinç Ablamızın adını taşıyan toplantı salonunda yaptığımız en katılımlı basın toplantılarından biriydi 23 Temmuz Perşembe günü gerçekleştirdiğimiz toplantı. Karanlığa karşı mücadelesini her seferinde bizlere yeniden anımsatan, hekimlik değerlerimizi ve daha önemlisi insanlık için her daim dik duruşumuzu korumamızı o ve onun gibi nice insanımıza borçlu olduğumuzu hissettiren bakışları ile bizleri izliyordu Sevinç Özgüner’in kapıdaki rölyefi. Adli Tıp Kurumu’nun (ATK) yeniden yapılanmaya gitmesi gerektiğini söylemeye çalışıyorduk. Ertesi gün, bu sayfalarda yazılarımın yayınlanması olanağını bana verdikleri için hissettiğim yoldaşlık duygularımı pekiştiren bir ilk sayfa haberi olmuştu gazetemizde basın toplantısında söylediklerimiz. Hani sekiz sütuna manşet türünden.
Yaygın medya denilen basın yayın organlarında ya hiç yer bulamamıştı, ya da iç sayfaların köşelerine sıkışmış bir iki cümle vardı yalnızca. Sevinç ablanın bakışları geldi aklıma. Kolay değil, diyordu sanki. Tüm yaygın medya anlayışına rağmen, köşelere sıkışsa da sözümüzü söylemiştik. Söyleyecek sözümüz olduğunu duyurabilmiştik. Üstelik bu sorunları yıllardır dillendirdiğimizi, sorunun çözümünde de muhatabın bizler olduğunu ifade edebilmiştik. Kolay olmadığını da biliyorduk. Cinayetin, ölümlerin, tecavüzlerin pornografik malzeme yapılması daha karlıydı elbette. Kısa günün kârı cinsinden… Öyle kısa bir gün oldu ki! Bugün Resmi Gazete’de yeni atamalar yayınlanıverdi. Bilmeyenler, görmeyenler için ATK atamalarının Resmi Gazete’den alıntılanmış bir örneğini ve tüm atamaları buraya aktarmak istiyorum.
Adalet Bakanlığından:
Karar Sayısı : 2009/11061
1 – Adlî Tıp Kurumu Beşinci Adlî Tıp İhtisas Kurulu Adli Tıp Üyeliğine, Adli Tıp Kurumu Başkan Yardımcısı Uzm. Dr. Mustafa OKUDAN’ın atanması, 2659 sayılı Adlî Tıp Kurumu Kanununun 26 ncı maddesi gereğince uygun görülmüştür.
2 – Bu Kararı Adalet Bakanı yürütür.
24/7/2009
Abdullah GÜL CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip ERDOĞANSadullah ERGİN Başbakan Adalet Bakanı
Altıncı Adlî Tıp İhtisas Kurulu Adli Tıp Üyeliğine, Adli Tıp Kurumu Başkan Yardımcısı Uzm. Dr. Hasan Ağrıtmış, İkinci Adli Tıp İhtisas Kurulu Başkanlığına Adli Tıp Kurumu Altıncı Adli Tıp İhtisas Kurulu Adli Tıp Üyeliğini ikinci görevli olarak yürüten Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ümit Naci Gündoğmuş, İkinci Adlî Tıp İhtisas Kurulu Adli Tıp Üyeliğine Adli Tıp Kurumu Beşinci Adli Tıp İhtisas Kurulu Adli Tıp Üyesi Uzm. Dr. Mehmet Korkut, Altıncı Adlî Tıp İhtisas Kurulu Çocuk Psikiyatrisi Üyeliğine İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri Bölümü Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Osman Abalı, Üçüncü Adlî Tıp İhtisas Kurulu Göğüs Hastalıkları Üyeliğine İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Mustafa Erelel, Beşinci Adlî Tıp İhtisas Kurulu Halk Sağlığı Üyeliğine İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri Bölümü Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Bedia (Ayhan) Özyıldırım, Birinci Adlî Tıp İhtisas Kurulu Beyin ve Sinir Cerrahisi Üyeliğine İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Nöroşirürji Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Makbule Nurperi Gazioğlu ve Beşinci Adlî Tıp İhtisas Kurulu Enfeksiyon Hastalıkları Üyeliğine, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Yaşar Bağdatlı’nın, ayrıca Başkan Yardımcılığı sona erenlerin yerine de Birinci Adli Tıp İhtisas Kurulu Adli Tıp Üyesi Uzm. Dr. Yüksel Aydın Yazıcı’nın atandığını öğrendik.
Yukarıda alıntıladığım kararın yapısına dikkatinizi çekmek isterim. Bu atamalar üçlü kararname denen türde atamalardır. Kurumun Adalet Bakanlığı’na bağlı olmakla birlikte bu atama sistemi ile bağımsızlaştırıldığını iddia ederler. Bu iddia tutarlı değil ya, hadi diyelim ki öyle, peki ama uzmanlığını bir yılda almış bir adli tıp uzmanını kurul üyesi veya kuruma başkan yapan bir mekanizmadan söz etmeden olabilir mi? Üstelik Tıpta Uzmanlık Eğitimi Yönetmeliği de daha bir hafta önce onaylanmış, o yönetmeliğe göre kurul üyeleri ve başkanları eğitim kadrosundan sayılırken! Bu atamalar yıllardır hiçbir bilimsel ölçüt gözetilmeden yapılagelmektedir. Kurum bu haliyle kaldıkça da, bir değişiklik olmayacağı açıktır.
Benim gazetem bu sorunu birinci sayfadan verme sorumluluğunu göstermiştir. Darısı önemsemeyenlerin başına, zira kimin ne zaman bilirkişilik gereksinimi olacağı bilinmez. O zaman da bir tüketim nesnesine dönüştürülen kavramların kimseye hayrı olmayacaktır. Duyurulur.
ŞEBNEM KORUR FİNCANCI