27 Temmuz 2009 00:00
Darbe ve Hondurastaki ABD üssü
Ana akım medya, Hondurasta süregelen meseleye bakış açısıyla bir kez daha pot kırdı: Palmerola olarak da bilinen Soto Canodaki ABD üssü. Son darbe öncesinde başkan Manuel Zelaya...
Ana akım medya, Hondurasta süregelen meseleye bakış açısıyla bir kez daha pot kırdı: Palmerola olarak da bilinen Soto Canodaki ABD üssü. Son darbe öncesinde başkan Manuel Zelaya, mevcut ABD büyükelçisinin karşı çıktığı, üssü sivil havaalanına çevirme planını açıkladı. Hatta Zelaya, bu projeyi Venezuelanın finansal desteğiyle gerçekleştireceğini düşünüyordu. Darbe öncesindeki yıllar boyunca Honduraslı yetkililer Palmerolayı sivil bir tesise dönüştürmenin mümkünatını tartışıyorlardı. Yöneticiler, Toncontinin (Tegucigalpanın uluslararası havaalanı) büyük ticari uçuşları kaldırmayacak kadar küçük ve yetersiz olmasından endişe ediyorlardı. Tarihi 1948e dayanan, eski bir havaalanı olan Toncontinin kısa bir pisti ve ilkel bir deniz yolu vardı. Aksine, Palmerola 2 bin 697 km uzunluğu ve 500 metre genişliğiyle ülkenin en iyi pistine sahip. 30 milyon dolara mal olduğu söylenen ve daha yakın bir zamanda, 1980lerin ortalarında inşa edilen havaalanı, Nikaraguadaki Sandinistlere karşı olan savaşta karşı güçleri desteklemek ve hatta El Salvadordaki isyan karşıtı hareketleri yönetmek için ABD tarafından kullanıldı. Savaşın doruğa ulaştığı noktada ABDnin Palmerolada konuşlanmış 5 bin askeri vardı. Batmayan uçak gemisi olarak bilinen üs, Yeşil Berelilere ve Nikaraguadaki isyancıları yönlendiren CIA ajanlarına ev sahipliği yaptı. Hondurasın hava kuvvetleri ve uçuş eğitim merkezi olarak işlev gören üste son olarak 500 ile 600 arası ABD askeri bulunuyordu. 1999da ABD üslerinin Panamadan sökülmesinin ardından Palmerola, ABDnin Latin Amerika topraklarındaki kullanılabilir birkaç üssünden biri oldu. Üs, başkent Tegucigalpadan yaklaşık olarak 48 km uzakta bulunmakta.
2006da Bush ve Zelaya hükümetleri, Palmerolanın gelecekteki konumu hakkında anlaşmaya varacak gibi görünüyordu. 2006 Haziran ayında Zelaya, Bushla görüşmek için Washingtona uçtu ve Palmerolanın ticari havaalanına dönüştürülmesi teklifinde bulundu. Bush, fikri tamamıyla makul bulduğunu söyledi ve Zelaya, Tegulcigalpadan Palmerolaya ABD kaynaklarını kullanarak 4 şeritli otoyol inşa edileceğini ilan etti. Beyaz Sarayın Palmerolaya destek sunmasının karşılığı olarak Zelaya da ABDnin, Hondurasın Nikaragua sınırındaki sahil boyunca uzanan Mosquitia bölgesine yeni askeri lojistik kuvvet yerleştirmesini kabul etti. Mosquita, uyuşturucunun güneyden kuzeye transferi için bir koridor görevi görüyor. Uyuşturucu kartelleri, Kolombiya, Peru ve Bolivyadan aldıkları malları Mosquita üzerinden geçiriyorlar. İzole alana sadece hava, deniz ve nehir üzerinden ulaşılabilen Mosquita, bataklık ve cangıllarla kaplı. Çok sayıda birliğin görece gizli halde saklanması için Mosquita, ABD için biçilmiş kaftan. Karasal alan mükemmel biçimde hava ve deniz muhafazasına sahipken, ABDnin askeri stratejisi için organize suç, uyuşturucu ticareti ve teröre karşı savunmaya oldukça uygun. Romea Vasquezin (Hondurasın personel şefi) belirttiğine göre Mosquita, karışıklık ve sorunlarla boğuştuğu için yoğun bir silahlı güç varlığı gerektirmekte.
Fakat ABD, Mosquitada nasıl bir varlık sergileyecek? Honduras Savunma Bakanı Aristides Mejía, eğer Başkan Zelaya ABDyle birlikte operasyon yapmayı kabul ederse Mosquitanın sadece gerektiği zaman gerekli donanımların yapılacağı sıradan bir hava üssü olamayacağını söyledi. Açıklama, mevcut darbe liderinin ve ABDnin istediği gibi olmasa da, Mosquita için gelecek planlarını görüşmek için halihazırda Washingtona gitmiş olan Vásquez çoktan Amerikalılar okulundan mezun olmuş durumda. Kendi meslektaşını yalanlayarak Vásquez, fikrin hava kuvvetlerine ve yakıt destek sistemlerine sahip kendi topraklarımızda bulunan ve bize ait olan sıradan bir üs kurmak olduğunu belirtti. Konuşmasına ABDnin alana uçak pistleri yapımına yardım edeceğini de ekledi.
Gelişen olaylar, Hondurasın yakın zamanda hava güvenliğine yönelik daha iddialı yaklaşımlarda bulunacağını gösteriyor. Mayıs 2008de Toncontin havaalanında TACA Airbus A320 model uçağın ikinci iniş denemesinde pistten çıkması sonucu korkunç bir kaza meydana geldi. Ağaçlara dalarak metal kafesi paramparça ettikten sonra uçağın gövdesi, pistin kenarında üçe ayrılmış durumdaydı. Kazada 3 kişi öldü ve 65 kişi yaralandı. Yaşanan trajedinin ardından Honduraslı yöneticiler, uzun bir süre için uçakların Toncontine inişini yasaklamak zorunda kaldılar. Yetkililer, tüm büyük jetlerin şimdilik Palmerolaya transfer edileceğini duyurdular. ABD üssünü dolaşan Zelaya, yetkililerin altmış gün içerisinde Palmorada yeni bir sivil tesis yapacağını duyurdu. Zelaya, Bushun, Hondurasın Palmoraya sivil havaalanı kurmasına izin verdiğini söyledi ve sözlerine, şahitlerin de olduğunu ekledi.
Fakat yeni üs inşa etmek daha çok politik karmaşaya sebep oldu. Honduras-ABD ilişkileri 2006da Zelayanın Bush ile görüşmesinden sonra epeyce kötüleşti ve Zelaya, ABDyi uyuşturucu savaşına destek verdiği için eleştirirken, Venezuelayla yakınlaşmaya başladı. Bushun kendi ABD Büyükelçisi Charles Ford, Palmerodaki trafiği karşılarken bunun geçmiş anlaşmaları engelleyeceğini söyledi. Üs genellikle uyuşturucu taşıyan uçaklar tarafından kullanıldı ve Ford, Başkan, Palmoranın kullanımını istediği gibi yönetebilir, ancak anlaşma ve protokoller izlenmelidir dedi. Toncontinin Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü tarafından taahhüt altına alındığını belirtmenin önemli olduğunu belirten Ford, havaalanının güvenliği için uzun süreli tedbirler alınması gerektiğini ekledi. Dahası, bazı havayolu şirketlerinin Palmorayı iniş için güvenli uygun bir alan olarak görmeyebilecekleri belirtiliyor. Ford, beyanatının ne anlama geldiğinin üzerinde durmadı. Ateşe körükle giden Yardımcı Devlet Bakanı John Negroponte, Hondurasın Palmorayı bir günden diğerine sivilleştiremeyeceğini söyledi. Tegucigalpada Negroponte, Palmerolayı tartışmak üzere Zelaya ile buluştu. Daha sonra Honduras radyosuna konuşan ABDli diplomat, daha önce Zelayanın Palmerola havaalanına gelen uluslararası uçuşlar için sertifika alma çalışmalarına başlayacağını söyledi. İspanyol haber ajansı EFEye göre Negroponte ayrıca, Tegucigalpa gezisinde Honduras meclis başkanı ve gelecekteki darbe lideri Roberto Micheletti ile görüşme fırsatı elde etti. Fakat ikilinin ne konuştuğu hakkında bilgi verilmedi.
Negropontenin Honduras ziyaretine karşı çıkan ve Negroponteyi katil ilan eden ilerici gruplar ve insan hakları aktivistleri, Negropontenin, diplomatın büyükelçi olarak görev yaptığı sürede ortadan kaybolmasında sorumlu olduğunu iddia ettiler. Ford ve Negropontenin küçümseyici tutumlarına karşı çıkan emek örgütleri, yerli gruplar ve köylüler, Hondurasın Palmerola üzerindeki hakimiyetinin ortadan kalktığını ortaya koydular. İçinde çeşitli ilerici politik örgütleri bulunduran Halk Bloğu lideri Carlos Reyes, Palmerolayı geri almak gerek, çünkü Orta Amerikadaki en iyi uçak pistinin ABD ordusunun kontrolünde olmaya devam etmesi kabul edilemez. Soğuk Savaş sona erdi ve bölgedeki askeri mevcudiyetin hiçbir açıklaması olamaz dedi. Aktivistler, hükümetin Palmerolayla Mosquitianın değiş tokuş edilmesini aklından bile geçirmemesini, aksi halde bunun Hondurasın onuruna sürülecek bir leke olacağını duyurdular. Gelecek yıl içinde Zelaya Palmerolayı sivil bir havaalanına dönüştürmeye çalışacağını, fakat uluslararası sermaye bulunamaz ise planların suya düşeceğini belirtti. Zelaya, Honduras ordusunun inşaat işini üstleneceğini duyurdu. Başkan, yeni projeyi finanse etmek için Hugo Chavez tarafından ortaya konulan çift taraflı ticaret anlaşmaları olan ALBA (Amerikalılar için Bolivarcı Alternatif) ve Petrocaribeye başvuracaktı. Tahmin edileceği gibi Honduras sağı, Venezuela kaynaklarını kullandığı için Zelayaya yüklendi. Honduras İşadamları Birliği Başkanı Amílcar Bulnes, havaalanı ya da diğer herhangi bir ihtiyaç için Venezuela kaynaklarının kullanılmaması gerektiğini söyledi. Zelaya, havaalanı inşasını askerlerin üstleneceğini duyurduktan iki hafta sonra ordu başkaldırdı.
Romeo Vásquez yönetimindeki ordu, Zelayayı düşürüp yurtdışına gönderdi.
Darbenin ardından ABDli barış aktivistleri, Palmerolayı ziyaret ettiler ve alanın etrafta uçan helikopterlerle dolu olduğunu görünce şaşkına döndüler. Aktivistler, ABDli yetkililere ABD-Honduras ilişkilerinde bir değişme olup olmadığını sorduklarında, Hayır, hiçbir şey değişmedi cevabını aldılar. Daha önceki makalelerimde de tartıştığım gibi Honduraslı elitlerin ve aşırı sağın, zaten ABD dış politikasıyla birlik içinde davranarak Manuel Zelayadan nefret etmesinin birçok sebebi vardı. Palmerola üzerindeki anlaşmazlık da ellerine koz vermiş oldu.
Counterpunchtan
çeviren: Sezgin Sarı
NIKOLAS KOZLOFF - Counterpunch Yazarı