03 Ağustos 2009 00:00
Palovit Vadisi için imza kampanyası
Türkiyenin en önemli oksijen kaynakları arasında gösterilen ve bozulmamış birkaç orman sistemini de içinde barındıran Doğu Karadenizde yer alan Palovit Vadisinde başlatılan yol çalışmalarına tepki gösteren çevreciler...
Türkiyenin en önemli oksijen kaynakları arasında gösterilen ve bozulmamış birkaç orman sistemini de içinde barındıran Doğu Karadenizde yer alan Palovit Vadisinde başlatılan yol çalışmalarına tepki gösteren çevreciler, vadide başlatılan yol çalışmalarının durdurulması talebiyle Palovit Vadisine Dokunma başlıklı imza kampanyası başlattı.
Kaçkar Dağları ekosistemi içerisinde çok önemli bir yere sahip olan yaylalara kısa sürede ulaşılabilmesi amacıyla yapılan yol çalışmaları sürüyor. Geçtiğimiz yıl Pokut ve Hazindağ Yaylaları arasında yapılmak istenen yol, mahkeme kararıyla durdurulmuş, ancak karara rağmen yol çalışmaları sürdürülmüştü.
HAREKETE GEÇTİLER
Bu yolla ilgili dava süreci ve tartışmalar devam ederken aynı yolun bu kez Doğu Karadenizin 100 yıllık kesme taşlarıyla ünlü en yüksek yaylası Samistala ve Kaçkarlara kuzeyden çıkış noktası olan Yukarı Kavrun Yaylasına uzatılacağı, Amlakit Yaylasına çıkış için de yeni bir yol çalışmasının başlatıldığı haberlerinin duyulması üzerine çevreciler de harekete geçti.
Palovit Vadisinde dozerlerin yol çalışması başlattığı öğrenilirken, konuya duyarlı kesimlerde Palovit Vadisine Dokunma başlıklı bir imza kampanyası başlatarak yol çalışmalarının durdurulmasını talep etti.
İmzaya açılan metinde Fırtına Vadisinin SİT alanı olduğunu ve dünyada korunması öncelikli yüz alan içerisinde yer aldığı belirtilerek, bu alanda yapılaşma, inşaat, yol gibi ekosisteme zarar verecek çalışmaların yürütülemeyeceğine dikkat çekildi.
ONLAR GİDER MERSİNE...
Gelişmiş ülkelerin doğal alanlarını artırarak ve ekolojik politikalar üreterek sorumluluklarını yerine getirmeye çalıştığı bir dönemde Türkiyenin yeşili yok etmek için adeta özel bir çaba sarf ettiğine dikkat çekilen metinde, Kendi kanunlarımızla doğal kültür turizm ve arlıkları açısından bölge birinci derece doğal SİT alanı ilan edilmiş durumda. Tüm bunlara rağmen hangi kanuna dayanarak ve hangi inisiyatifle bilinmez, halen ısrarla kepçeler bu doğal vadiyi mahvetmek için çalışıyor denildi. (İzmir/DİHA)