04 Ağustos 2009 00:00

Munzur’un kıyısında bir Egeli

9. Munzur Doğa ve Kültür Festivali, birçok çevreci grubun, aydının, sanatçının, yazarın ve akademisyenin çevre sorunları karşında dayanışmasına ev sahipliği yaptı.

Paylaş

9. Munzur Doğa ve Kültür Festivali, birçok çevreci grubun, aydının, sanatçının, yazarın ve akademisyenin çevre sorunları karşında dayanışmasına ev sahipliği yaptı. Munzur Vadisi’nin doğal ve tarihi dokusunun barajlarla boğulmaması için dayanışma duygularını sunanlar çevre mücadelesinin tüm ülkede ortak yürütülmesinin önemine dikkat çektiler.
Munuzur’a destek verenlerden biride Ege Çevre Platformu (EGEÇEP) yönetim kurulu üyesi Tekin Karadağ. Ozan Toprak Dede olarak da bilinen Karadağ’ın baba tarafı Erzincan anne tarafı ise Tunceli Pülümür’lü. Çevre mücadelesi ve Munzur festivaline ilişkin görüştüğümüz Karadağ 50 yıl sonra kendi toprağına gelmenin garip bir duygu olduğunu söyledi.
MÜCADELE ETMEK GEREKİR
Uzun yıllardır Ege’de doğa tahribatına karşı mücadele ettiğini söyleyen Ozan Toprak Dede, “1959 yılı sonlarında ben 3 yaşındayken Erzincan’ın Çayırlı ilçesinden göç ederek İzmir’in Selçuklu ilçesinin Zeytinli köyüne yerleştik. Buraya 110 haneyle gittik. Bizim aslımız Zaza. Şimdi yarım asırdan sonra annemin topraklarına dönmek ayrı bir duygu” dedi. İnsanın olduğu her yerde çevre sorunlarının olduğunu belirten Karadağ, “Hayatın kendisini korumak için mücadele ediyoruz. Ülkenin dört bir yanında mücadele vermek gerekiyor. Biz küçükken Küçük Menderes’te yüzerdik, balık tutardık. Şimdi bunlar mümkün değil. Munzur’da mı böyle olacak diye korkuyorum” diye konuştu. Göç eden köylülerle hep bir arada oldukları için Zazacayı unutmadıklarını ve kullanmaya devam ettiklerini belirten Karadağ, Zazaca türküler de seslendiriyor.
Ozan Toprak Dede festivalde sahne alarak Zazaca bir eserini dinleyicilerle paylaştı. Katılımcılarla daha fazla şey paylaşmak istediğini ancak program yoğunluğundan kaynaklı bunun mümkün olmadığını söyleyen Toprak Dede, önümüzdeki yılda daha kapsamlı bir konser vermek istediğini kaydetti.
Karadağ ile birlikte İzmir’den Munzur’a gelen Güllü Şibil’de bu güzelliğe barajlar yapılmasına karşı oldukları ve buradaki mücadeleyi desteklediklerini söyledi. Verdiği çevre mücadelesinde Bereket Ana isminin verildiği Şibil aslen bir Yörük. Yörük çadırında ve keçi çobanlığı yaparak yetiştiğini söyleyen Bereket Ana Ege’ye yapılmak istenenle Munzur’a yapılmak istenenin aynı olduğunu söyleyerek buna birlikte karşı durmak gerektiğini ifade etti.
(TunceliEVRENSEL)
Cumhur Daş
ÖNCEKİ HABER

Munzur festivali sona erdi

SONRAKİ HABER

Doğubeyazıt festivali barış dilekleriyle son buldu

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...