06 Ağustos 2009 00:00

JÎN Û JİN

Barışın yolu açılmalı. Herkesin gözü, kulağı barış için çözüme yönelik atılacak adımlarda olmalı. Herkes, elden geldiğince barış için sözünü, eylemini ortaya koymalı.

Paylaş

Barışın yolu açılmalı. Herkesin gözü, kulağı barış için çözüme yönelik atılacak adımlarda olmalı. Herkes, elden geldiğince barış için sözünü, eylemini ortaya koymalı. Beklemekle barış gelmez evimize, köyümüze, kentimize, ülkemize.
Evlatlarını yitirenler en başta… Nerede olursa olsunlar; ister Muğla’nın bir köyünde, ister Diyarbakır’ın merkezinde, ister Yozgat’ın bir ilçesinde, ister Siirt’in bir mezrasında… Kadınlar, analar barış için yola düşmeli.
Yaşanan acılar Kürt kadınlarında barış iradesi ve bilincini olgunlaştırmış durumda. Burada sorun yok. Türk kadınları, asker anneleri de aynı ölçüde barışı ister aslında. Ancak, evlat acısı içinde olanların acıları istismar edilerek savaş politikasında ısrar edenler var. Asker evlatlarını yitirenler savaş istismarcılarının oyununa gelmemeli. Bunun için, demokrasi ve kardeşlik bilinciyle donanmış olanlara çok görev düşüyor, belli.
On yıllardır savaş kışkırtıcılığı yapanlar, Kürt sorununu yok sayarak çözümsüzlük ve ölümlerden sorumlu olanlar, barış için adımların karşısında duracak yine, belli. Asker ölümlerinin tanıklığına başvuracaklar, “şehitler için” diyecekler, çözümün karşısında duracaklar. Oysa, on yıllar gösterdi ki, ölümlerin sona ermesinin tek yolu çözüm ve barış…
Cenazelerin evlerimize gelmemesi için, barış gelmeli ülkemize. Yüzyılların uygarlıklar ve dostluk yurdu güzelim Anadolu, daha fazla sulanmamalı kardeş kanıyla. Akan kanın durması için çözüm basit aslında. Kürt sorununun demokratik çözümü ve hakiki bir barış.
Kadınlar, barış adına sorumluluk üstleniyor.
Ankara, İstanbul, Diyarbakır, İzmir’de bir araya gelen kadın örgütleri, kadın grupları, Ağustos ve Eylül ayı boyunca barış etkinlikleri içinde olacak.
Bu hafta sonu; kadınlar barış nöbetinde olacak. Tartışmalar sonucunda, “nöbet” sözcüğünün kurtulmak istenilen militarizmin sözlüğüne ait olduğu kararlaştırılarak “barış buluşması” olarak değiştirildi.
8 Ağustosu 9 Ağustosa bağlayan gecede kadınlar iki uçtan barış için buluşacak. İstanbul’dan ve Hakkari’den… Kadınlar; bir taraftan Hakkari’nin Berçelan yaylasında, sınırın “0” noktasında barış için sabahlayacak. Artık çatışma ve savaş istemediğini kadınların diliyle anlatacak. Berçelan yaylası, eşsiz bir doğa parçası. Türkiye’nin en zengin bitki örtüsüne sahip alanlarından biri; avcılık, hayvancılık, doğa sporları ve kayak yapmaya uygun. Hakkari merkeze çok yakın, sadece 18 km uzaklıkta ve dört mevsim bir arada yaşanabiliyor. Ancak, çatışmalar nedeniyle, yayla hayvancılık ve turizme kapalı durumda. Gerçek bir barış ikliminde, Berçelan’da özgürce çadır kurabilmek için kadınların açacağı çadır, beyaz örtüler üzerinde gerçekleştirilecek. Barış için kadının beyaz örtüsü metaforu seçildi.
Diğer taraftan 8 Ağustos akşamında sanatçı, aydın ve türlü kurumlarda örgütlü kadınlar, İstanbul’da Taksim Tramvay durağında şiirle, şarkıyla, yürekten kopup gelen her türlü sözle barış umudunu üretecek. Taksim’de yüzlerce kadınla birlikte olacağımızı umuyorum. Taksim’deki buluşmanın gücü, başta Türk kadınları olmak üzere Batı coğrafyasında yaşayan kadınların barış isteği ve iradesini göstermesi bakımından anlamlı olacak. Yaz dağınıklığı, tatil ve başka etkinlikler var evet. Ama, evde, tatilde, işyerinde, sendikada, yazı başında, ne durumda olursa olsun, kadınlar olmalı Taksim alanında.
23 Ağustos’ta İstanbul’da Maçka özgürlük parkında barış şenliği düzenlenecek.
Barış için Türkiye’nin dört bir yanında toplanan imzalar Meclis’e gönderilecek. Bu metni henüz imzalamamış olanlar lütfen bulsun ve imzalasın.
3-4 Ekim’de İstanbul’da barışı konuştuğumuz bir kadın konferansı gerçekleştirilecek. Barış için güçlensin kadınların eli, türküleri ve sözü. Hepimize kolay gelsin…
Yıldız İmrek Koluaçık
ÖNCEKİ HABER

Dünya Sağlık Örgütü: Ölü sayısı 1154

SONRAKİ HABER

EMEP’li Darıkent belediye başkanına hakaret

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...