19 Ağustos 2009 01:00

TPAO işçileri, toplusözleşme taleplerinin kabul edilmesi talebiyle işyerini terk etmeme eylemi yaptı. Kurumun grev yasağı kapsamında olmasının kendilerini engellemeyeceğine dikkat çeken işçiler, her türlü eylemi hayata geçirebilecekleri uyarısında bulundular. Ankara, Batman, Trakya ve Adıyaman’da bulunan işyerlerinde gerçekleştirilen eyleme işçi katılımı tam oldu.
Ankara’da TPAO Genel Müdürlüğü bahçesinde toplanan işçiler, halaylar çekip “Direnen işçi asla yenilmez”, “İş ekmek yoksa barış da yok” sloganlarını attılar. Burada işçilere seslenen Petrol-İş Ankara Şube Başkanı Mustafa Özgen, işyerini terk etmeme eyleminin bir uyarı olduğunu, talepleri kabul edilmezse daha etkili eylemler yapacaklarını duyurdu.
DAYANIŞMA EKSİK
Özgen, dayanışma eksikliğine de dikkat çekerek, “Bugün bu çalışmamamızı tüm kamuoyu ile paylaştık. Sendikalar, siyasi partiler ve meslek odaları ile görüştük. Bugün aramızda Hayat Televizyonu bu çekimi yapıyor. Sizler bu etkinliği, eylemi Hayat Televizyonu’ndan izleyebilirisiniz ve Evrensel gazetesi burada. Yine her siyasi partiye çağrı yaptık, yalnızca Emek Partisi İl Yönetimi aramızda” diye konuştu.
Eylemde söz alan EMEP Ankara İl Başkanı Selma Gürkan ise TPAO işçilerinin haklı mücadelelerinin yanlarında olduklarını ve olacaklarını söyledi.
TPAO’da yaşanan ücret adaletsizliklerinin giderilmesi gerektiğini belirten Gürkan, akşamın geç saatine kadar eylemde kadınların çokluğunun kendilerinde coşku yarattığını ve bunun sevindirici olduğunu söyledi.
Gürkan’ın konuşması alkışlarla karşılandı.
TPAO Gölbaşı’nda çalışan işçiler ve temsilciler, sismik arama işleri yapan iki birimleri olduğunu ve bu işyerlerinde diğer sorunların yanında barınma sorunu yaşadıklarını ve taleplerinden birinin de barınma sorununun çözülmesi olduğunu söylediler.
İşçiler, talepleri kabul edilene kadar mücadelede kararlı olduklarını ifade ettiler.


ÜCRET DENGESİZLİĞİ GİDERİLMELİ
Oktay Çetinkaya (İşyeri Baştemsilcisi): Eylemimizin nedeni, işyerindeki sorunların en büyüğü olan, ücret dengesizliğinin giderilmemesi. İşverenle daha önce yapılan görüşmelerde bu sorunun 2009-2010 yıllarına ait sözleşme dönemlerinde halledileceğine dair sözler verilmişti. Ancak şu ana kadar yapılan bütün görüşmelerde bu konu ile ilgili herhangi bir adım atılmadı. Yüksek Hakem Kurulu’na giden sözleşmemizin 25 Ağustos son günü. Dünyadaki petrol şirketlerinde çalışan işçilerin ücretlerinden daha düşük ücretler alıyoruz. Çalışma koşullarımız ağır; arazi koşullarında ve aylarca evlerimizden uzak olmamıza rağmen düşük ücret almamız kabul edilemez. Onun için eylemdeyiz ve kararlılıkla sürecek.
Metin Tanrıverdi (TPAO İşyeri Temsilcisi): Ücret dengesizliğinin yanında kök ücretlerimiz de düşük. Bu, işveren tarafından bilinmesine rağmen değiştirilmiyor.
Sündüz Açıkgöz Yalçın (TPAO İşyeri Temsilcisi): Kadın olmak ve sendika temsilcisi olmak özel bir şey benim için. Eşim ve çocuklarımla eylemdeyim. Eylemde olan arkadaşlarımızın çoğu kadın ve bizim arkadaşlarımızla dayanışmamız oldukça güzel. Kadın arkadaşlarımız her eylemimize katılıp destek veriyorlar. Bizde en büyük sorun ücret dengesizliği. 10 yıldır bu işyerinde çalışıyorum. Ücret dengesizliğinin giderilmesi öncelikli taleplerimiz arasında.


İŞYERLERİNİ TERK ETMEDİLER
Eylem tüm yurtta kararlılıkla hayata geçirildi. Adıyaman TPAO’da çalışan işçiler. Bölge Müdürlüğü bahçesinde sabahladılar. Ana giriş kapısında toplanan işçiler, davul zurna eşliğinde halaylar çektiler. Burada konuşan Petrol-İş Adıyaman Şube Başkanı Zeynal Eroğlu, “Eğer hükümet, işyerlerimizin grev yasağı kapsamında olmasına güvenerek sorunu bir şekilde Yüksek Hakem Kurulu aracılığıyla kendi istediği biçimde halledeceği umudunu taşıyorsa, şimdiden uyarıyoruz. İşçilerin üretimden gelen güçlerini kullanmayacaklarını sananlar yanıldıklarını anlayacaklardır” dedi.
27 Temmuz’dan beri çadırda direnişte olan 20 işçinin direnişini tüm üyelerin sahiplenmesi gerektiğinin vurgulandığı basın açıklamasından sonra, işçiler topluca direniş çadırındaki işçileri ziyaret ettiler. Direnişteki işçiler kendilerini ziyarete gelen işçileri “Direne direne kazanacağız” sloganı ile karşıladılar. Burada açıklama yapan Zeynal Eroğlu, direnişteki işçiler işe geri alınana kadar yanlarında olacaklarını, mutlaka kazanacaklarını vurguladı. İşçiler, ziyaretin ardından yine sloganlarla bölge müdürlüğüne geri döndüler.
KAZANANA KADAR
Lüleburgaz’da yapılan eyleme ise Zentiva Sağlık Ürünleri Fabrikası işçileri, KESK’e bağlı sendikalar, EMEP ve ÖDP destek verdi. Petrol-İş Şube Başkanı Turgut Düşova, “Türk-İş’in imzaladığı çerçeve sözleşmeden sonra, biz de TPAO işvereniyle masaya oturarak, taleplerimizi bildirdik. TPAO, ilk yüz şirketin içinde, ancak işçileri açlık sınırında çalıştırıyor. İşverenin taleplerimizi dikkate alarak, toplusözleşmeyi imzalamasını istiyoruz. Eylemimiz bugün başladı. Ne zaman biteceği belli değildir. Kazanıncaya kadar buradayız. Gerekirse grev yaparız” dedi.
Batman’daki işçiler de eylemi başarıyla hayata geçirdi. Petrol-İş Batman Şube Başkanı Mustafa Tekik, “Bizim taleplerimiz makul ve anlaşılır bir şekilde karşılanmadığı sürece vanaları da kapatacağız, şalteri de indireceğiz” dedi.
(Ankara/EVRENSEL)


TOPLU GÖRÜŞMEDE İKİNCİ OTURUM
Kamu çalışanları adına Türkiye Kamu-Sen, Memur-Sen ve KESK’in yetkili olduğu toplu görüşmelerde bugün ikinci oturum yapılacak. Başbakanlık Merkez Bina’da saat 10.00’da Devlet Bakanı Hayati Yazıcı başkanlığındaki oturumda, farklı istihdam biçimleri masaya yatırılacak. Görüşmeye Kamu-Sen ve Memur-Sen başkan ve yetkili sendikaların yöneticileri katılacak. KESK ise toplusözleşme talebi kabul edilmediği için görüşmeye katılmayacak, ancak aynı saatlerde Ankara ve tüm illerde “Emek ve Demokrasi” kürsüleri kurup, AKP il binalarına yürüyüş gerçekleştirecek. KESK, Ankara’da Yüksel Caddesi’nde saat 11.30’da “Emek ve Demokrasi” kürsüsü kuracak.
KESK, İstanbul’da ise saat 18.00’de Bakırköy Özgürlük Meydanı’nda eylem yapacak. Burada toplanacak olan KESK’liler AKP Bakırköy ilçe binasına yürüyecek.
TMMOB’DAN TİS ÇAĞRISI
Öte yandan TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı, “TMMOB, siyasal iktidarı kamu çalışanlarını ‘toplu görüşme’ ile oyalamaktan vazgeçmeye, demokratik bir sendika yasasını hayata geçirmeye çağırmaktadır” dedi. Soğancı yaptığı yazılı açıklamada, hükümetin toplu görüşme ile kamu çalışanlarını oyalamak niyetinde olduğunu belirtti.
4688 sayılı yasanın mevcut içeriğiyle, sendikal hakları kapsamakta yetersiz olduğunu vurgulayan Soğancı, çalışanların en temel hakkı olan toplu sözleşme ve grev unsurlarını içermeyen bir düzenlemenin, gerçek bir sendikal düzenleme olmadığını dile getirdi. İŞÇİ SENDİKA SERVİSİ

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Gabar petrolü sömürüsü: 1 milyon liralık üretime  6 liralık ücret

Gabar petrolü sömürüsü: 1 milyon liralık üretime 6 liralık ücret

Saray iktidarının “Milletimiz zenginleşecek” propagandasını yaptığı Gabar petrolünün arkasında ağır bir işçi sömürüsü var. Günde 12 saat çalışma, taşeronlaştırma, sendikasızlık, yoksulluk sınırının yarısı bile etmeyen ücretler… Öyle ki sadece 12.5 saatlik üretim tüm işçilerin ücretini karşılıyor, geri kalan patronların kasasına akıyor.

Şırnak’ta bir günde çıkarılan petrol, Batman’da çıkarılanın yüzde 87 fazlası.

Serbest piyasada ham petrolün varil fiyatı yaklaşık 75 dolar.

İşçiler iki günde çıkarılan petrol kadar ücret alsaydı aylık ücret 160 bin lira olurdu.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
RTÜK Başkanı “Ülkemizde olumlu olaylar olmuyormuş gibi haber servis ediliyor” deyip ‘yandık’, ‘bittik’ haberleriyle karamsarlık aşılandığını savundu, ceza tehdidinde bulundu.

Evrensel'i Takip Et