5 Eylül 2009 00:00

1980’den sonra neler değişmedi ki?


“1980’den Sonra Üniversite ve Korku” başlıklı Dördüncü Karaburun Bilim Kongresi başladı. İzmir’in Karaburun ilçesinde bilim insanları, akademisyenler ve bilimden yana birçok kesimi yanyana getiren kongre, belediye binasında yapılan etkinlikle başladı. Açılış etkinliğinde ilk konusmayı yapan, ev sahibi Karaburun Belediye Başkanı Serdar Yasa, Karaburun’un tarihine atıfta bulunarak; Börklüceli Mustafa gibi aydınlığı savunan insanların Karaburun’da toplandığını belirtti.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu da, kongrenin başlığına atıfta bulunarak darbelerin Türkiye’ye neler kaybettirdiğini hatırlattı. Kocaoğlu, Türkiye’nin geleceği olacak gençlerin 12 Mart ve 12 Eylül’lerde adeta biçildiğini dile getirdi.
NEOLİBELARİZM SINIFLAR MÜCADELESİNDE BİR DURUM
“80’den sonra” başlığıyla yapılan oturumda; ‘1980 sonrası dünya ekonomisi ve krizler’, ‘Emperyalizmin Türkiye’yi dönüştürme etkisi’ ve ‘1980 sonrası politikalar’ konuları tartışıldı. Oturumda konuşan Gazetemiz Yazarı İzzettin Önder, 1980’lerde başlayarak günümüze kadar kamu kesiminde yoğunlaştırılarak sürdürülen yönetsel ve mali politikaların tek bir hedefe odaklandığını belirtti.
‘Yeni emperyalizm ve Türkiye ekonomisi’ başlıklı oturumun yürütücüsü Prof. Dr. Cem Somel konuşmasında, neoliberalizme yönelik yaklaşımları ele aldı. Somel, sınıflar ve sınıf mücadelesinin görünmediği neoliberalizm algılayışlarına alternatifin, neoliberalizmin emekçilerle burjuva sınıflar arasındaki siyasi ideolojik mücadelede bir durum olarak görülmesi gerektiğini söyledi.
GAZETECİ KENDİNİ NEREDE GÖRÜYOR?
Öğretmen evi salonunda gerçekleşen ‘Medya: eğlence, kışkırtma ve ehlileştirme’ konulu oturumu Gazeteci Erbil Tuşalp yönetti. ‘80 öncesi ve sonrası gazetecilik anlayışının tartışıldığı oturumda, ‘80 sonrası tekelleşen ve uluslararası hale gelen medya kuruluşlarının karşısına nasıl bir alternatif çıkacağı ve mevcut alternatif yayın organlarının durduğu yer tartışıldı. Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç Gülseren Adaklı, 1980’den sonra haberlerin bile eğlendirmek amaçlı olduğunu belirtti. Ankara Üniversitesi İletişim Fakütesi Araştırma Görevlisi Selma Arslantaş ise, gazeteciler arasında yaptığı anketin sonuçlarını aktardı. Gazetecilerin yaptıkları işi nasıl tanımladıklarını ve kendilerini nerede konumlandırdıklarını anlatan Arslantaş, bir genel yayın yönetmeni ile bir muhabir arasında mali ve yaptığı işe bakış açısında uçurum olduğunu belirtti.
ÜNİVERSİTELER ÖZEL ŞİRKET GİBİ
‘Bilim, Üniversite, Sermaye’ konulu oturumu, Düzenleme Komitesi Üyesi Aydın Arı yönetti. Üniversitenin piyasalaştırılmasına dikkat çekilen oturumda, üniversitelerin özel şirketler gibi eleman almaya çalışmasına karşı örgütlenen öğretim elemanları söz aldı. Asistanların tez bitiminde üniversiteyle ilişiğini kesen 50d yasasına karşı yürüttükleri çalışmalardan bahseden öğretim elemanları, üniversitelerdeki kapitalist sistemin saldırılarına karşı örgütlenme vurgusu yaptı. (İzmir/EVRENSEL)
Emine Uyar - Serkan Kurt - Halil Sarıkoç

Evrensel'i Takip Et