09 Eylül 2009 00:00

Parasız ve demokratik eğitim talebimiz yenilendi

Daha eğitim ve öğretim yılı başlamadan eğitimin sorunları emekçilerin kapısına dayandı. Özellikle de ilk ve ortaöğretim kurumlarında 40 kaleme varan “veliyi yolma” yöntemi, tam 40 engel...

Paylaş

Daha eğitim ve öğretim yılı başlamadan eğitimin sorunları emekçilerin kapısına dayandı. Özellikle de ilk ve ortaöğretim kurumlarında 40 kaleme varan “veliyi yolma” yöntemi, tam 40 engel, birini geçtin diye sevinme, hemen yeni bir engel karşına çıkıyor. 40 engeli aşmak da her baba yiğidin işi değil. Kayıt parasını isterler, bir şekilde vermedin, temizlik parasını yok güvenlik parası, karne parası, forma parası, etüt parası derken uzayıp gider. Yani bir engeli aşarsan diğerine takılırsın. Oysa yetkililer açıklıyor zorla para toplanmaz, zorla para toplayanlara ceza veririz, oysa bu koşullarda vermemek mümkün mü? Size soruyorum.
Çünkü öğretmenin masa örtüsünden kaloriferi yakan kalorifercinin ücretine, sözleşmeli öğretmenden karne parasına kadar tüm masrafların, öğrenci velisine yıkıldığı bir sistem işliyor okullarda. Ama eğitim masrafları sadece okulda istenen “masrafları karşılama”dan da ibaret değil, servis, kurs paraları, defter-kalem ve öteki alet-edevat için gerekli para, artık olmazsa olmazdır ve bu giderlerin aylık toplamı bile her halükarda asgari ücretli bir emekçinin aylık gelirini aşmaktadır.
Demek ki “parasız eğitim” dendiğinde anlaşılması gereken sadece okulda istenen paralar değil, öğrencinin kurs, servis gibi okulla ilgili masrafları da bunlara eklenmektedir. Bütün bu masrafları karşılamayan bir öğrencinin okula devam etmesi, bir üst sınıfa geçmesi ya da iyi bir okula yerleşmesi mümkün olmamaktadır.
Demek ki eğitimle ilgili talebin bir bileşeni olan “parasız eğitim”den kastedilenin doğru anlaşılması için; kurslara dayanmayan, servis parasının olmadığı, okul ya da okul dışında eğitimle ilgili masrafların merkezi ya da yerel yönetimler tarafından ödendiği bir eğitimdir. Bu talebin üniversitedeki karşılığı da; eğitimle ilgili, öğrencinin ihtiyacına göre barınma, ulaşım, harç ve benzeri giderlerin yerel ve merkezi yönetimler tarafından karşılanmasıdır.
Ancak kendi başına bir “Parasız eğitim talebi” de anlamlı değildir. Çünkü eğitimin parasızlığı kadar, ondan bile fazla önemli olan eğitimin içeriğinin demokratik olmasıdır. Yani ırkçı, şoven laik ve bilimsel olmayan bir eğitim kabul edilemezdir. Bu nedenle yıllardır haykırıyoruz, “Parasız Demokratik Eğitim” talebini.
Kısacası veli-öğrenci-eğitimci birliğinin üstünde bir mücadele hattını yükseltmek gerekiyor. Hepimize kolay gelsin. Eylül ayı dert ayı.
Hıdır Yavuz
ÖNCEKİ HABER

FELAKET DEGiL REZALET

SONRAKİ HABER

Zaman var sinemaya, tiyatroya gitmeye para yok bir lokma ekmeğe

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa