11 Eylül 2009 00:00
Kapitalizmi eleştiren Bienal başlıyor
İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı tarafından organize edilen 11. İstanbul Bienaliyle ilgili dün düzenlenen basın toplantısında Bienal küratörleri (WHW) okudukları manifestovari...
İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı tarafından organize edilen 11. İstanbul Bienaliyle ilgili dün düzenlenen basın toplantısında Bienal küratörleri (WHW) okudukları manifestovari metinde Brecht ve Rosa Luxemburgdan alıntılarla kapitalist sisteme ve burjuva ideolojisine sert çıktılar. Küratörlerle aynı masada oturan Mustafa Koç, Bienalin başarısında, Türk sanatının gelişmesi ve İstanbulun kent kimliğinin pazarlanmasında Koç Grubunun katkılarını sıraladı. Konuşmalarında krizin suçlusu ve kapitalist sömürü sisteminin sorumlusunun egemen burjuva sınıfı olduğunu belirten küratörler ise, eleştirdikleri burjuva sınıfının temsilcisinin yanında durmaktan dolayı ortaya çıkan çelişkili durum hakkında konuşmadılar.
YA SOSYALİZM YA BARBARLIK
Toplantıda küratörler Bienalin anlamı, hedeflerini açıklarken; neden Brechtten bir alıntının Bienal başlığı olarak seçildiğine değindiler. Küratörler Brechtin 1928 yılında yazdığı Üç Kuruşluk Operadan yapılan İnsan Neyle Yaşar? alıntısının kapitalist ideoloji ve egemen sınıf anlayışını hedef aldığını ve Brechtin sisteme olan tepkisinin 1929da yaşanan ekonomik buhranla bir bütün oluşturduğunu ifade ettiler. Geçtiğimiz sene yaşanan ve etkilerinin halen hissedildiği küresel ekonomik krizin Brechtin zamanıyla bir benzerlik teşkil ettiğini vurgulayan Hırvat Küratörler dünya çapında yaşanan terör olaylarının, çatışma ve savaşların dünya gündemi içinde çoğulculuk arkasına gizlenen düşmanlığın ve saldırganlığın aşılması gerektiğini söylediler. Rosa Luxemburgun Ya Sosyalizm Ya Barbarlık söyleminin de alıntılandığı konuşma metninde devrimci siyasetin geçmişte olduğundan daha gerçekçi olduğu iddia edildi.
40 ÜLKEDEN 70 SANATÇI
12 Eylül8 Kasım günleri arasında gerçekleşecek olan 11. İstanbul Bienali çerçevesinde Antrepo no.3, Tütün Deposu ve Feriköy Rum Okulunda yapılacak etkinlikler yanında İstanbuldaki çeşitli müzeler ve galeriler de eş zamanlı olarak Bienalin gündemiyle bağlantılı sergiler düzenleyecekler. Bienalde 40 ülkeden 70 sanatçının eserleri sergileniyor ve 3 farklı proje toplam 5 farklı sanatçı grubu tarafından gerçekleştiriliyor. Her yıl farklı bir başlık taşıyan Bienal için bu sene Bertolt Brechtin Üç Kuruşluk Opera adlı şarkısından bir alıntı seçilmiş; İnsan Neyle Yaşar?
Basın toplantısında Koç grubunun kuruluşundan beri şirket olarak sanat ve kültür işlerine yatırım yaptığına övgüler dizen Mustafa Koç, Bienalin, İstanbulun bir dünya kenti olarak duyurulması doğrultusunda önemli bir rol üstlendiğini vurguladı.
2010 Ajansı Başkanı Avdagiç Bienali İstanbul 2010 Projesiyle birlikte bir bütün olarak ele aldıklarını söyledi. Her iki proje sayesinde İstanbulun itibarının artacağını ve bir dünya kenti şeklinde anılmaya layık olacağını da sözlerine ekledi.
Toplantının ardından basın mensuplarının soruları alındı. İstanbul ve Tekirdağda yaşanan sel felaketi yanında İstanbulun 2010 yılında kültür başkenti olarak anılmaya layık olup olmayacağı soruldu. İstanbul 2010 Proje Başkanı Şekib Avdagiç İstanbul halkı olarak bu sorunun nedenleri üzerine düşünmemiz gerekir diyerek felaketin sorumlusunun İstanbul halkı olduğunu ima etti.
KOÇ RAHATSIZ OLDU
Bir başka basın mensubunun Bienalin bu kadar siyasi-eleştirel bir söylemi benimsemesi ve aynı zamanda bu organizasyonun Koç gibi büyük bir kapitalist güç tarafından finanse edilişinin çelişkili olduğunun söylemesi karşısında Mustafa Koçun rahatsız olduğu da gözlerden kaçmadı. Bienal küratörleri ise, bu söylemin küresel dünyada ortak bir diyalog ve kültür yaratmak için gerekli olduğunu söylediler.
11. Uluslararası İstanbul Bienali, kapılarını 12 Eylül Cumartesi günü sanatseverlere açıyor, Bienal 8 Kasıma kadar gezilebilecek.
(İstanbul/EVRENSEL)
Kaan Kangal