19 Eylül 2009 00:00

HAYAT YAZILARI

Bayramlar küs kalmanın asla kabul edilmediği günlerdir Anadolu kültüründe. Alevi deyişlerinde de aynı ruhu görürsünüz...

Paylaş

Bayramlar küs kalmanın asla kabul edilmediği günlerdir Anadolu kültüründe. Alevi deyişlerinde de aynı ruhu görürsünüz, Sünni İslam geleneğinde de. Türkiye siyasetinin köşe başlarını tutmuş ve toplumsal kamplaşma üzerine siyaset inşa edenlerin böyle bir derdi yok ne yazık ki.
Barış, kavgaların son bulması için önce küslüğün ortadan kaldırılmasıdır. Konuşabilmek, yüz yüze bakabilmek, anlaşmazlıkları insanca çözebilmenin de ilk adımıdır. Özellikle Türkiye siyasetini bloke eden aktörler, en temel insani değerlerden arınmış bir anlayış ve dil ortaya koymakta ısrar ettikçe toplumun gerilim ekseninde kalması kaçınılmazdır.
Her sene bayram geldiğinde hangi partinin kimden randevu istediği, kimin kime gideceği tartışma konusu olur. Bu sene de CHP’nin DTP ile görüşme yapmayacağı basına yansıdı. Bayramda göstermelik bile olsa toplumun önüne birlikte gözükme fotoğrafı vermeyi başaramayanlar, toplumun kangrenleşmiş sorunlarına çözüm geliştirebilirler mi ?
CHP adına sergilenen tutumun MHP’den geri kalmayan dışlayıcılığı Türkiye’yi adım adım toplumsal kopuşun eşiğine götürecek niteliktedir. Siyaseten kavga ediyor bile olsanız bu kavganın asgari ahlaki kurallarını gözetmeniz, centilmenliği tümüyle göz ardı etmemeniz gerekir.
Türkiye’yi 12 Eylül’e götüren süreçte siyasetçilerin bir birleri ile diyalog kuramıyor olmaları asker için önemli bir gerekçe oluşturmuştur. Küçük hesaplarla sergilenen inatlaşmanın sonu hem o günün liderlerine hem de Türkiye toplumuna pahalıya mal olmuştur.
Oy hesabını toplumun değişen dinamikleri üzerine kurgulamak yerine dar fanatizmi tahrik etmek üzerine oturtmak aslında, bu yaklaşımı sergileyen siyasetçilerin ömrünü uzatmaya da katkı sağlamamaktadır. Toplumun değişim talebinin gerisinde kalan siyasetçi profili, çözüm için umut olmak bir yana çözümsüzlüğün sorumlusu pozisyonuna sürüklenmektedir.
Türkiye siyasetinde ciddi bir açılımın olabilmesi için siyasetçi tipinin tümüyle değişmesi gerekmektedir. Bu değişim için yeni bir anlayış ve yeni bir iletişim tarzı önemli bir göstergedir. Türkiye siyasetinde liderlerin biyolojik yaşlarının ileriliğinden daha belirleyici olan siyaset tarzlarının köhnemişliğidir. Biyolojik ölümden önce terk edilemeyen koltukların saygınlığını yitirmesi, toplumsal iddiaları olanlar için en kötü son olarak siyaset tarihine geçmeye devam etmektedir.
AYHAN BİLGEN
ÖNCEKİ HABER

İnciraltı katliamı aydınlatılsın

SONRAKİ HABER

Hakkımda İstiklal Mahkemesi kuruldu

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...