10 Ekim 2009 00:00
Kayıt parası hikayeleri
Hangi liseye yazıldın?
- Meslek Lisesine
- Kaça yazıldın?
- 150 liraya
- İyi yazılmışsın.
Bu tarz diyalogları memleketin her köşesinde duyduğumuz gibi Okmeydanında da son 1 aydır sıkça duyuyoruz. Başbakanın, Milli Eğitim Bakanının, her yetkilinin ağzından çıkan Okullarda kayıt parası alınmayacak söylemlerine rağmen, kendileri de ne kadar inanıyorlar buna tartışılır, her veli öğretim yılı başlarken çocuğunu yeni kayıt ettirecekse, kayıt parası; zaten okuyorsa hademe parası, temizlik parası, yakıt parası, projeksiyon parası adı altında toplanan paraları bulma derdine düşüyor.
Birçok emekçi ile görüştük, kimisi görüş bildirdi, kimisi zar zor ucuza kaydettirdik konuşalım ama adımızı yazma, çocuklarımız zorluk yaşarlar diyerek isim vermek istemedi. O kadar vergi veriyoruz, sigorta primi ödüyoruz diyen emekçiler, kendilerinden toplanan vergilerin eğitime sağlığa değil de nereye gittiğini hükümete soruyorlar;
3 çocuk babası Kadir Yılar, en kötü okulun 250 liraya çocukları kaydettiğini eğer çocuğun puanı düşükse 500 lira civarında kayıt yapıldığını söyledi. Kendi çocuklarının zaten okuduğunu fakat çevresinde birçok ailenin kayıt parası derdine düştüğünü anlatan Yılar, kendisinin basın çağıracağım diyerek kayıt paralarını düşürdüğünü ifade etti. Bu yıl kayda para vermedik ama oğlumun okuluna dolap lazımmış, projeksiyon lazımmış, bu yüzden yine para toplanıyor. Artık daha az para verelim diye, ben tanıdıklara yaptırıp maliyeti düşürmeye çalışıyorumdiyor. 3 çocuğunun okul başlarken masrafının 750 lirayı bulduğunu ifade eden Yılar, Bir de kayıt parası olunca birçok aile büyük sıkıntı yaşıyor dedi.
Şişli, Beyoğlu ilçe sınırında oturan Güllü Alkan da, çocuğunu okula yazdırırken, başka bölgeye kayıtlısın bahanesiyle kendisinden 350 lira kayıt parası alındığını ifade etti. 2 çocuğum var, maddi manevi birçok sıkıntı çekiyoruz, çocuklarımızı bazen harçlıksız okula göndermek zorunda kalıyoruz diyen Alkan, Paran var-yok demeden sürekli para istiyorlar dedi.
DAĞA MI GÖNDEREYİM?
40 yaşındaki Ahmet Çelik de, başka bir probleme dikkat çekti. Çocuğunun puanı düşük olduğu için üç ay boyunca hiçbir okula kayıt ettiremediğini, okullar başlarken son anda bir okul bulabildiğini ifade etti. Meslek liselerine gittik, bir çok okula gittik, her yolu denedik ama almadılar diyen Çelik, müdürlere Milli Eğitim Bakanlığına şikayet edeceğim dediğini ve kendisine verilen cevabın Nereye gidersen git şeklinde olduğunu, kimseden korkuları olmadığını söyledi. Kendisinin de müdüre, Ya çocuğumu sokağa atacam tinerci olacak, ya da dağa gönderecem, başka yol bırakmıyorsunuzdiyen Çelik buna rağmen bir aşama kaydedilmediğini söyledi.
Ülkede eğitim ve sağlığın her vatandaşın hakkı olması gerektiğini belirten Çelik, bu millet Hüseyin Çelikten çok çekti, şimdi Nimet Çubukçudan çekiyor. Hadi biz bir şekilde para verip kayıt ettiriyoruz, olmayan ne yapsın. Kız kardeşim daha bu hafta çocuğu okula yazdırabildi, parası olmadığı için, en son 150 liraya yazdırdıdiye tepki gösterdi.
SENETLE KAYIT
Eğitim Sen işyeri temsilcisi Başak Menekşe de, anayasanın 42. maddesine göre eğitimin ücretsiz olması gerektiğini fakat eğitime ayrılan bütçenin yetersiz olmasından kaynaklı olarak çoğu okulda kayıt parası toplandığını ifade etti. Çok başarılı bir öğrencim geçen hafta ziyaretime geldi, kendisi ve ailesinin söyledikleri, tüyler ürperticiydi. Kabataş Erkek Lisesini kazandığını, kendilerinden 3000 TL kayıt parası istendiği söylediler. Zaten kıyafetleri 500 TL, kitapları 400 TL tutmuş. Annesi durumları olmadığını ifade ettiklerini, bu sayede okul aile birliğinin kendilerine 1500 TLyi senetler imzalatarak taksitlendirdiğini söyledi.
Düşünün ki, bu ülkede bir aile çocuğunu okula yazdırabilmek için senet imzalamak zorunda bırakılıyor. diyerek tepki gösterdi. (İstanbul/EVRENSEL)
Beyza Metin - Başak Deniz
Evrensel'i Takip Et