14 Ekim 2009 00:00

BASIN TURU

Mecliste ülkenin sağlık hizmetleri sistemini düzenlemek için önemli yasalar gündeme gelirken, bir taraftan da meclis üyeleri, büyük bir sorunla pençeleşiyorlar; ABD’nin sonu yaklaşıyor mu?

Paylaş

Önlenebilir ölümler önlenemiyor
Mecliste ülkenin sağlık hizmetleri sistemini düzenlemek için önemli yasalar gündeme gelirken, bir taraftan da meclis üyeleri, büyük bir sorunla pençeleşiyorlar; ABD’nin sonu yaklaşıyor mu? Cevap: Evet!
Önlenebilir ölümler konusunda -ki bunlar, bir dizi erken yaşta öldürmeyen hastalık veya yaralanmalardır- ABD, diğer sanayileşmiş ülkelerin izinden gidiyor ama son 10 yıldır bu ülkelerin çok gerisinde. Healt Affairs isimli dergide yayımlanan bağımsız Devlet Fonu tarafından yapılan bir araştırmaya göre ABD’nin şu anda sağlık hizmetlerine 2.4 milyon dolar (bu rakam, karşılaştırılan ülkelerden çok daha fazla) harcamasına rağmen epilepsi, şeker, felç, grip, ülser ve zatürree gibi hastalıklardan kaynaklanan bebek ölümleri konusunda çok kötü bir durumda. Mali Senato Komitesi’nde sağlık sektörü ile ilgili yoğun tartışmalar esnasında, Senatör Kent Conrad, sonuçlardan yakındı. ABD’nin son sırada yer aldığı devasa büyüklükte bir tabloyu işaret ederek, ‘Bütün bu ülkeler bizden çok daha az harcama yapıyor ve onlar bizden daha yüksek kalitede sonuçlar alıyor’ dedi. Bazı meclis üyeleri, bu oranın otomobil ve silah sektöründeki sıkıntıdan kaynaklı bir travma olabileceğini öne sürüyor. Doktorlar, ekonomistler ve dünyadaki sağlık hizmetleri sistemlerini takip eden uzmanlar, ABD’deki silah kullanımı ve araba kazası oranlarının, diğer varlıklı ülkelere göre daha yüksek olmasına rağmen, istatistikler daha karmaşık ve köklü bir sorunun altını çiziyor.
George Washington Üniversitesi Acil Tıp Sorumlusu Robert Sheeser, “Kronik hastalıklar, araba çarpması ya da silah sanayiinin ortaya çıkardığı sıkıntılardan çok daha fazla sağlık hizmetleri harcamalarına sebep oluyor. Bizim saçma sistemimiz yüzünden kimileri hastane borcunu ödeyemiyor veya tedavi olamıyor ve kimileri de çok fazla sağlık hizmetinden yararlanıyor ve bunu bencilce kullanıyor. Birçok ülkeden gelen verileri analiz eden Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü Sağlık Bölümü Yöneticisi Mark Pearson diyor ki: ABD sisteminin işleyişi en iyimser bakışla bile tam bir karmaşa. İyi tarafları çok çok iyi, kötü tarafları berbat. Örneğin ABD, birçok kanser tedavisi ve tespitinde uluslararası bir lider. ABD’liler, yeni ilaçlar ve yeni teknolojiye daha erken ulaşıyor, hatta bazen klinik deneyler devam etmekte iken ulaşabiliyor. Avrupa, bekleyerek yeni ürünlerle ilgili genellikle sadece bilgi sahibi oluyor.
Ama 80 milyon kadar ABD’li, değerinden düşük sigortalanmış ya da sigortasız durumda. Bu demek oluyor ki, bu kadar insan devamlı doktorlara, sağlık kontrollerine, önleyici servislere, karşılanabilir reçete ilaçlarına, diş bakımına, tarama testlerine çok az miktarda ulaşabiliyor. Önlenebilir ölümleri de dikkate alarak araştırmacılar, hastalıktan veya kişinin belli bir yaşa kadar hayatta kalmasını sağlayabilen tedaviler uygulanabilecek yaralanmaları hesapladı. Örneğin, kızamıktan kaynaklanan çocuk ölümleri, gelişmiş ülkelerde önleniyor. İleri derecede cilt kanseri, epilepsi, fıtık ve cerrahi sorunlar, 70 yaşından önce yaşanmıyor ve önlenebilir kabul ediliyor.
Bağımsız Devlet Fonu Kıdemli Başkan Yardımcısı Cathy Schoen, “Bunlar, doğru ve erken tedaviler uygulandığında, erken yaşta ölümlerin önlenebildiği durumlardır. Biz henüz 50 yaşına gelmemiş insanların şeker hastalığından öldüğünü görmemeliyiz” diyor. Ama biz şunlara şahit oluyoruz; birçoğu tedavi edilebilecekken, daha ciddi kanser türlerini, AIDS veya kalp hastalığını önleyemiyoruz, çünkü en modern ilaçlarla bile hastalar erken yaşlarda ölüyor. 1997-1998 de, Amerika önlenebilir ölümlerde 19 sanayileşmiş ülkenin arasında 15. sırada yer alıyordu. 2002-2003’te maliyetler yükseldiği halde ülke 19. sıraya düştü. Dünya Sağlık Örgütü’nün istatistiklerine dayanan Devlet Fonu’nun bir çalışmasına göre, eğer bu ülkenin de sağlık hizmetleri sistemi Fransa, Japonya ve Avustralya gibi ülkelerin sağlık sistemleri gibi iyi işleseydi, 100 binden fazla hayat kurtarılabilirdi.
Senatonun en önemli sağlık hizmetleri müzakerecilerinden biri olan Canrad’a göre uluslararası karşılaştırmalar, Almanya, Fransa, Japonya gibi ülkelerin izinden gidilmesi gerektiğini gösteriyor. Bu ülkeler, hükümetlerin de önemli desteği ile işverenin sağladığı sigorta ve kâr amacı gütmeyen kooperatiflerle uluslararası bir menzil kazanmış durumda. Conrad şunu söylüyor: Dünyadaki örneklere bakın! Her kim menzilini genişletiyor, kontrollü harcıyor ve daha yüksek verim elde ediyorsa, o her zaman sizin bir adım önünüzdedir.
Ceci Connolly, 6 Ekim 2009, Çeviren: Seda Akbaş
ÖNCEKİ HABER

Eski harekatçı Oktay intihar etmedi mi?

SONRAKİ HABER

Çevre için verilen sözler tutulmuyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...