16 Ekim 2009 00:00
Polisler ceza alacak mı?
Diyarbakırda 28 Mart 2006da çıkan olaylarda gaz bombasıyla Mahsum Mızrakın ölümüne neden oldukları gerekçesiyle 3 polis hakkında soruşturma izni verilmesini değerlendiren Mızrakın avukatlarından Barış Yavuz...
Diyarbakırda 28 Mart 2006da çıkan olaylarda gaz bombasıyla Mahsum Mızrakın ölümüne neden oldukları gerekçesiyle 3 polis hakkında soruşturma izni verilmesini değerlendiren Mızrakın avukatlarından Barış Yavuz, çıkan olaylarda birçok kişinin yaşamını yitirdiğini hatırlatarak, sadece 3 polis hakkında, bir kişinin ölümü ile ilgili soruşturma başlatılmış olmasının yetersiz olduğunu dile getirdi. Yavuz, Yargıtayın Siirtte bir genci öldüren uzman çavuşla ilgili bölgenin özellikleri gerekçesiyle verdiği beraat kararının bu tür soruşturmalara ilişkin endişelerini artırdığını ifade etti.
SORUMLU SADECE 3 POLİS DEĞİL
2006da çıkan olaylarda öldürülen Mızrakla ilgili Diyarbakır Valiliğinin polisler için soruşturma izni vermemesi üzerine Mızrakın avukatları, Bölge İdare Mahkemesine başvurmuş ve avukatların talebi yerinde gören mahkeme, 3 polis hakkında soruşturma izni vermişti. Gazetemize konuşan Mızrakın avukatlarından Barış Yavuz, Bölge İdare Mahkemesinin izninden sonra dosyanın Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığında olduğunu kaydetti. Bundan sonrasının savcılığın yürüteceği soruşturmaya bağlı olduğunu söyleyen Yavuz, soruşturma izni verilen olayın bir kişinin ölümü için olduğuna dikkat çekti. 28 Martta, sadece Mahsum Mızrakın değil 11 kişinin öldüğünü belirten Avukat Yavuz, Yaşanan onca ölüm olaylarına ilişkin elimizde kala kala üç polis kaldı dedi. Yaşanan ölüm olayları, işkence, kötü muamele gibi durumlar için şimdiye kadar herhangi bir güvenlik gücü hakkında bir soruşturma açılmadığına dikkat çeken Yavuz, Başbakan Erdoğanın olaylar yaşandığı sırada söylediği Kadın da olsa çocuk da olsa gereken yapılacak sözlerini hatırlattı.
YARGITAYIN KARARI ENDİŞE VERİYOR
Siirtte bir uzman çavuşun bir kişinin ölümüyle ilgili yargılandığı davada bölgenin özellikleri öne sürülerek Yargıtayın verdiği beraat kararını dikkat çeken Yavuz, aynı akıbetin Mızrak davasında yaşanmasından endişe ettiklerini kaydetti. Bu kararın örnek olarak mahkemede gösterilmesinden kaygı duyduklarını söyleyen Avukat Yavuz, Yargıtayın verdiği karar aslında zorlama bir karar. Hukuk skandalıdır dedi. Mevcut hukuk sisteminin dahi uygulanmadığına vurgu yapan Yavuz, Adalet mekanizması güvenlik güçleri içinde uygulanmalıdır. Yasada bunlar var dedi. Yasalarda yazanların pratikte uygulanmasında sıkıntılar yaşandığını belirten Yavuz, kamuoyunun ve hukukçuların bu davayı hassasiyetle takip etmeleri gerektiğini ifade etti. Bu tür davaların önemine vurgu yapan Yavuz, Mahsum Mızrakın davasını sonuna kadar takip edeceklerini sözlerine ekledi.
MAHSUMU GAZ BOMBASI ÖLDÜRDÜ
Mahsum Mızrak, Diyarbakırdaki olaylar sırasında Bağlar Koşuyolu Parkının Oryıl Kavşağında ölü bulunmuştu. Mızrakın polisin attığı gaz bombasının çarpması sonucu öldüğü tespit edilmiş ve 3 Özel Harekatçı polis hakkında soruşturma başlatılmıştı. Ön inceleme raporu ve tahkikat dosyasını inceleyen Diyarbakır Valisi Hüseyin Avni Mutlu ise polisler hakkında soruşturma izni vermemişti. Bunun üzerine Mahsum Mızrakın babası Hasan Mızrak ve avukatları Sezgin Tanrıkulu, Barış Yavuz ile Ahmet Özmen, Bölge İdare Mahkemesine itirazda bulunmuştu. Mahkeme itirazı yerinde gördü ve bunun üzerine Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, Özel Harekat Dairesi Başkanlığında, görevli polis memurları B.Ö, H.A. ve N.Ö. hakkında soruşturma başlattı.
GEREKEN YAPILDI!
Diyarbakırda yaşanan olaylarda 4 PKKlinin cenazesine katılan ve cenaze dönüşü gösteri yapmak isteyen kitleye, polis sert müdahale etmiş ve müdahaleye kitlenin de karşılık vermesi üzerine olaylar çıkmıştı. 4 gün süren olaylar kısa sürede bölgenin birçok iline yayılmıştı. Bu illerde kepenkler günlerce kapalı kalmış, sokaklarda barikatlar kurulmuş ve uzun yıllardan sonra ilk kez askerler şehir merkezlerine girerek olaylara müdahale etmişti. Olaylar sırasında AKP il başkanları toplantısında konuşan Başbakan Tayyip Erdoğan, Kadın da olsa çocuk da olsa gereken yapılacak diyerek polisi cesaretlendirmiş, yaşanan olaylarda çoğu çocuk 11 kişi yaşamını yitirmişti.
(İstanbul/EVRENSEL)
Şerif Karataş