16 Ekim 2009 00:00

Baskıda birinci bilimde sonuncu

İstanbul Üniversitesi’nin 54 öğrencisine 14 yılı aşkın uzaklaştırma cezası vermesi üniversitelerin adım adım getirildiği çıkmazı bir kez daha ortaya çıkardı.

Paylaş

İstanbul Üniversitesi’nin 54 öğrencisine 14 yılı aşkın uzaklaştırma cezası vermesi üniversitelerin adım adım getirildiği çıkmazı bir kez daha ortaya çıkardı. Toplumsal ilerlemeyi sağlayacak bilimsel araştırmalarla gündeme gelmesi gereken üniversiteler bu alanda dünyanın en iyi üniversiteleri sıralamasında son sıralarda yer bulurken, düşüncesini ifade eden öğrencileri uzaklaştırmada birinciliği kimseye kaptırmıyor.
30 yıldır adım adım uygulanan politikalar, üniversiteleri bilim üreten merkezler olmaktan çıkardı. Dünya genelinde ilk 500 sıralamalarında son sıralarda yer bulabilen İstanbul Üniversitesi’nde de durum pek farklı değil. Dünyanın en büyük ekonomileri arasına girmekle övünen siyasiler ise üniversitelerin içinde bulunduğu durumu düzeltmek bir yana daha da kötüleştirecek adımlar atıyorlar. Son bir haftada gündeme getirdiğimiz üniversite yönetimlerine sanayicilerin sokulmak istenmesine dair gelişmeler de bu politikalardan sadece biri.
Üniversitelerin özgür düşüncenin gelişme olanağı bulduğu özerk bir alan olarak örgütlenmesi yerine, 12 Eylül ve YÖK’le başlayan düşünceye zincir vuran bir zihniyete teslim edilmesinin sonuçları da ortaya çıkmaya başladı.
556 yıllık İstanbul Üniversitesi de adını toplumsal ilerlemeye katkı yapacak bilimsel çalışmalardan çok öğrencilere verilen cezalarla duyuruyor. Daha okullar açılalı iki hafta olmasına rağmen öğrencilerin potansiyelini, birikimini geliştirmek yerine en küçük bir eyleme ya da açıklamaya katılmayı bile üniversite için tehlikeli gören bir yaklaşımın egemen olduğu üniversiteden onlarca öğrencinin uzaklaştırılmasıyla bir kez daha ortaya çıktı.
Guiness rekorlar kitabına girmeyi hak edecek şekilde 50 öğrenciye toplam 14 yıl 9 ay uzaklaştırma cezası verildi.

OKULA BAŞLAMADAN UZAKLAŞTIRILDI
Haklarında soruşturma açılan ve uzaklaştırma cezası alan öğrencilerden 20’si hâlâ okula alınmıyor. Öğrenciler okulu alınmamalarını protesto etmek için kapı önünde oturma eyleme gerçekleştirdiler. Öğrenciler, ‘Arkadaşlarıma dokunma’ kampanyası kapsamında Üniversitenin Beyazıt Kampüsü ana girişinde çadır açarak ilk derslerini yaptılar. Kapı önündeki İlk dersin konusu Üniversitedeki uygulama ve soruşturmalara dikkat çekmek için ‘Demokrasi’ olarak seçildi. Demokrasi dersini Öğretim görevlisi Yard. Doç. Dr. Sezai Temelli verdi.
Temeli öğrencileri üniversitenin en önemli bileşenlerin olan öğrencilerin okul dışında kalmasının üniversitenin ortadan kalkması anlamına geldiğini söyledi. Öğrencilerin ‘bize neden soruşturma açıldı?’ sorusuna yanıt veren Temelli, üniversite yönetimine bir zamanlar öğrenci oldukların hatırlatmak gerektiğini ifade etti.
Soruşturma açılanı ve okuldan bir dönem uzaklaştırma cezası alan birinci sınıf öğrencisi Aylin Akbaş, okula başlamadan kendisine soruşturma açıldığını buna bir anlam vermediğini kaydetti. Aylin, “Üniversitede arkadaşlarımıza yapılan saldırıya uğrayan arkadaşlarıma yardım hastaneye götürmek için yardım ettim Bu nedenle rektörlük hakkımda soruşturma açtı ve okuldan uzaylaştırıldım” dedi. 4 sınıf öğrenci Mehmet Kardağı da iki dönem uzaklaştırma aldı. Kardağı bu nedenle okulunun bir yıl daha uzadığını sözlerine ekledi. Öğrenciler 6 Kasım’a kadar eylemlerini sürdüreceklerini söylediler. (İstanbul/EVRENSEL)
ÖNCEKİ HABER

Parasız eğitim talebi her yerde

SONRAKİ HABER

ÖZGÜRCE

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...