21 Ekim 2009 00:00

‘Sanat herkes için bedelsiz olmalı’

Türsak Vakfı ve Pinema işbirliğiyle ülkemize ikinci kez gelen Efsanevi Yönetmen Francıs Ford Coppola, evvelki gün Sait Halim Paşa Yalısı’nda düzenlenen...

Paylaş

Türsak Vakfı ve Pinema işbirliğiyle ülkemize ikinci kez gelen Efsanevi Yönetmen Francıs Ford Coppola, evvelki gün Sait Halim Paşa Yalısı’nda düzenlenen “Francıs Ford Coppola gözüyle dünya sineması” başlıklı panelde, çeşitli üniversitelerin Sinema-TV ve İletişim bölümlerinde öğrenim gören 130 öğrenciyle bir araya geldi. Usta yönetmen dünya sineması, kendi eserleri ve sinema sanatının geleceği hakkındaki düşüncelerini ve öngörülerini paylaştığı, 2.5 saate yayılan keyifli bir sohbete katıldı.
Coppola, sinema sanatının tarihine damgasını vuran efsanevi bir yönetmenle buluşmaktan büyük heyecan duyan sinema öğrencilerinin kendisine yönelttikleri soruları içten ve derinlikli üslubuyla, zaman zaman kendine has esprili bakış açısını da ortaya koyarak yanıtlarken, günümüz sineması ve kendi kariyeriyle ilgili çarpıcı açıklamalar yaptı.
‘HOLLYWOOD YÖNETMENİ OLMAK İSTEMİYORDUM’
Sinema kariyerine başladığı yıllarda Hollywood yönetmeni olmak, büyük finansman gerektiren, gişe beklentisi yüksek filmler üretmek gibi bir hedefi olmadığını, aksine Avrupa sinemasının öncü yönetmenleri gibi bağımsız filmler yapmanın hayalini kurduğunu söyleyen usta yönetmen, Baba (The Godfather) filminin yakaladığı başarı olmasa, bugün bulunduğu yerde olamayacağını belirtti.
Sinemayla ticaret arasındaki ilişki ve Hollywood’un kazanç politikasının sanat üzerindeki etkisi hakkındaki düşünceleri sorulduğunda, bir sanatçının, sinemadan ya da genel anlamıyla sanattan kâr beklentisi içine girmeksizin başka bir işten para kazanıp istediği filmleri çekmesinin daha doğru olacağına inandığını söyleyen Coppola, sahip olduğu üzüm bağlarının, şarapçılık ve otelcilik girişimlerinin kendisine sağladığı maddi özgürlükle artık bağımsız yapıtlara imza atabildiğini belirtti. Genç sinemacılara “sevdikleri şeyi yapmalarını” tavsiye eden Coppola, “(Yola çıkarken) Sinema yapmanın sizi zengin etmeyeceğini varsaymanız gerekir” dedi.
‘SİNEMA İNTERAKTİF VE PERFORMANS ODAKLI OLACAK’
Sanatın yeniden üretilmesi sürecinin İnternet ve “downloading” fenomeniyle birlikte yepyeni ve durdurulamaz bir boyut kazandığını, insanların İnternetten film ve müzik indirmelerinin önüne geçilmesinin imkansız olduğunu söyleyen Francıs Ford Coppola, sanatın herkes için bedelsiz olması gerektiğine inandığını açıkladı ve sinema sanatının geleceği konusundaki öngörülerini “çılgın teorim” olarak adlandırdığı kehanetle dile getirdi: Coppola, aynen müzik ya da tiyatro performanslarında olduğu gibi, sinemanın da gelecekte, yönetmenlerin seyircilerle birlikte film gösterimlerine iştirak edecekleri interaktif ve her performansı eşsiz bir deneyim vaat edecek bir şekil alacağını ve sinema endüstrisinin böylece korsanlığın önüne geçeceğine inandığını söyleyerek panel dinleyicilerini şaşırttı.
‘SİNEMA ARTIK ÇOK DAHA TİCARİ’
Hayatında pişman olduğu şeyler olup olmadığı sorulduğunda, ünlü yönetmen hayatında pişmanlık duyduğu iki şeyden birincisinin One From The Heart filminde kurduğu hareketli ve çoklu kamera düzeneğinden, Görüntü Yönetmeni Vittorio Storaro’nun isteğiyle vazgeçmesi, ikincisinin ise Steven Spıelberg, George Lucas gibi çağdaşlarıyla birlikte kariyerine başladığı sırada kendi kendine verdiği “Gelecek kuşaklara sinema sanatını aldığı yerden daha iyi bir şekilde bırakma” sözünü yerine getirememesi olduğunu söyledi.
Coppola bu sonuncusunun kendi hatası olmadığını, sinema sektörünün artık her zamankinden daha ticari hale geldiğini ve her şeyin pazarlamaya dönüştüğünü belirtti.
(KÜLTÜR SERVİSİ)

EN ZOR İŞ OYUNCU YÖNETMEK

Bugüne dek çok farklı tarzlarda, çok farklı öyküler anlatan filmlere imza attığını söyleyen Francıs Ford Coppola, her filminin kimyasının aynı zamanda o film için kurduğu ekip tarafından belirlendiğini ifade etti.
Coppola, Vıto Corleone, Kont Dracula ve Albay Kurtz gibi görkemli karakterleri tasvir etmeyi özellikle seçip seçmediği sorusuna, “Kendi kendine psikanaliz yapamayacağını” fakat çocukluğundan beri hissettiği yalnızlık içinde görkemli karakterler düşlemeyi sevdiğini ve filmlerinde işlediği karakterlerin de aileleri ve işlerine rağmen yalnız olduklarını düşündüğünü söyleyerek yanıt verdi ve tamamladığı son filmi Tetro’nun kendi ailesiyle ilgili olduğunu ifade etti.
Usta yönetmen, oyuncu seçimi konusundaki kriterlerini sorgulayan bir başka soruya ise Francıs Ford Coppola, Hollywood’un çok büyük oyuncularını filmlerine dahil etmek için hiçbir zaman çok büyük çaba harcamadığını, bunun yerine Nıcolas Cage, Al Pacıno gibi aktörlere yatırım yaparak sanata yeni isimler kazandırmayı seçtiğini söyleyerek yanıt verdi. Coppola, bir filmin yaratım sürecinde ele alınması gereken en zor şeyin ne kamera açıları ne de mekan seçimi olduğunu, aşılması gereken en büyük zorluğun oyuncu yönetimi olduğunu düşündüğünü belirtti.
ÖNCEKİ HABER

Sentez hangi ayrıntıda gizlidir?

SONRAKİ HABER

TELDEKİ KUŞ TNT 21.15

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...