Genelkurmay suç işliyor

TSK’nın siyasete müdahale planları bir bir gün yüzüne çıkıyor. Seçimlere, partilere, üniversitelere... müdahale planları hazırlayan TSK kurmayları bunun için sayfa sayfa belgeler hazırlıyor.
Bu belgelerin gün yüzüne çıkmasının ardından açıklamalar yapan Genelkurmay’ın hedefi ise belgeleri hazırlayanlar değil sızdıranları ve yayınlayanlar. Belgelere ilişkin soruşturmalar ise yasalara rağmen sivil mahkemelerde değil askeri mahkemelerde yürütülüyor. Gündemi alt üst eden belgelerle ilgi askeri savcılıklar ise takipsizlik kararları veriyor.
YİNE İKNA EDEMEDİLER
Önceki akşam Genelkurmay’ın internet sitesinden yayınlanan açıklamada da benzer bir yöntem izlendi. ‘Başbuğ’un ‘kağıt parçası’ ilan ettiği ancak daha sonra orijinali çıkan belgeyle ilgili kamuoyuna ikna edici bilgiler verilemedi. Aksine açıklamada belgenin sızmasına tepki gösterildi, konuyu haber yapan gazeteciler suçlandı. Bu yaşananları gazetemize değerlendiren Emekli Askeri Hakim Ümit Kardaş, DGM Eski savcısı Mete Göktürk ve Gazeteci Celal Başlangıç şunlara dikkat çekiyor: Dosya sivil yargıya gönderilmeli, Genelkurmay suç işliyor, basına müdahaleden vazgeçilmeli.
SAVCIYA SAHİP ÇIKILDI
Genelkurmay daha önce belgeyle ilgili yürütülen soruşturmada takipsizlik kararı veren askeri savcılığı da savundu. Açıklamada, askeri savcılığın kararına ilişkin eleştirilere değinilerek, “Askeri savcılık tarafından verilen karara, bağımsız ve tarafsız bir soruşturma neticesinde ulaşılmıştır. Hukuka saygılı olduğunu ifade eden hiç kimsenin, söz konusu karara karşı saygısız tavırlar içine girme ve karara gölge düşürmeye çalışma hak ve yetkisi yoktur” denildi.
DOSYA ADLİ YARGIYA GÖNDERİLMELİ
Genelkurmay Başkanlığı’nın Askeri Savcılığın yeniden soruşturma başlattığı açıklamasını değerlendiren Emekli Askeri Hakim Ümit Kardaş, Genelkurmay’ın konuya ilişkin ilk soruşturmayı başlattığı ve takipsizlik kararı verdiği 24 Haziran’da henüz askere sivil mahkemelerde yargılanma yolunu açan 250. maddenin yürürlükte olmadığına dikkat çekti. Ama bugün yasanın yürürlükte olduğunu hatırlatan Kardaş “Askeri Savcılığın yapacağı tek şey hemen görevsizlik kararı vererek dosyayı adli yargıya göndermektir” dedi.
KANUN TANIMIYOR
Belgeyle ilgili soruşturmanın bu kanun kapsamında olduğunu dile getiren Kardaş, “Kanun yürürlükte olmasına rağmen askeri savcılık soruşturma başlatıyor. Bu şu demek; Genelkurmay, sizin kanunlarınız beni bağlamaz diyor. Ben sizin kanunlarınızı tanımıyorum diyor” şeklinde konuştu.
Ortada kanunlarla belirlenmiş hukuki bir durum olmasına rağmen Genelkurmay’ın fiili bir durum yarattığını belirten Kardaş, “Genelkurmay hakkında derhal işlem yapılmalı, suç duyurusunda bulunulmalı” ifadelerini kullandı. Genelkurmay’ın tutumuyla yasayı tanımadığını açıkça ifade ettiğinin altını çizen Kardaş, “Bu durum karşısında nasıl bir işlem yapılacak bunu göreceğiz. Eğer Türkiye gerçekten Hukuk Devleti ise bunun kararını versin, görelim” dedi.
‘ASKERİ YARGI TARAFSIZ OLAMAZ’
DGM eski savcısı Mete Göktürk de “Askeri savcılık tarafından verilen karara, bağımsız ve tarafsız bir soruşturma neticesinde ulaşılmıştır” diyen Genelkurmay’la aynı fikirde değil. “Askeri yargıya göre, askerin, hem savcı, hem hakim, hem sanık” olduğunu ifade eden Göktürk, “Emir komuta ile yönetilen bir yapı içerisinde tarafsız ve adil bir yargılama yapılması mümkün değildir. Davanın tüm tarafları birbirlerine emir ve komuta edenlerden oluşunca tarafsız davranmaları da beklenemez” dedi. Askerlerin sivil mahkemelerde yargılanmasına ilişkin maddeyi hatırlatan Göktürk de “Bu maddeler yürürlükte olduğu sürece bu konuda askeri savcılık ve askeri mahkemelerin hiçbir yetkisi olamaz” dedi.
Gazeteci Celal Başlangıç, artık Genelkurmay’ın doğru söylemediğinin ortaya çıktığını belirterek, “Gazeteler bugüne kadar orduya ilişkin böyle haberler yapmıyordu. Bu durum TSK’yı çok rahatsız ediyor” dedi. Genelkurmay’ın sık sık gazetelerin yaptığı haberlere tepki gösterdiğini hatırlatan Başlangıç, “Oldu olacak Genelkurmay’ın üst düzey komutanları emekli olduktan sonra topluca Basın Konseyi’nde yönetici olsunlar. Ondan sonra da hangi haberleri yapıp yapmayacağımıza onlar karar versinler” dedi.

---

GERi ADIM!
Org. Başbuğ’un 26 Haziran’da “Ordu üzerinde psikolojik harekat yürütülüyor” diyerek belgeyi “kağıt parçası” sözleriyle yalanladığı o konuşma Genelkurmayın internet sitesinden kaldırıldı.
Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ; 12 Haziran’da ortaya çıkan ‘‘İrtica ile Mücadele Planı’’ ile ilgili Genelkurmay Başkanlığı Karargahı’nda, kuvvet komutanları ve Genelkurmay Karargahında görevli başkanlarının da katılımıyla basın toplantısı düzenlemiş, belgenin düzmece olduğunu öne sürmüştü. Tarih 26 Haziran’dı. Başbuğ, “Ordu üzerinde asimetrik psikolojik harekat yürütülüyor” diyerek belgeyle ilgili “Türkiye bir kağıt parçası etrafında enerjisini harcadı” yorumunu yapmıştı. “Genelkurmay aykırı davranışlarda bulunan personelini ba-rın-dır-maz” sözlerini de bastıra bastıra söyleyen Başbuğ; “Bunu kim söylüyor. TSK’nın komutanı olan Genelkurmay başkanının bu ifadesi en büyük teminattır” diyerek bu sözlerine güvence vermişti. Genelkurmay Başbuğ’un işte o 26 haziran tarihli konuşması Belgenin orjinalinin bir ihbar mektubuyla Ergenekon savcılarına gönderildiği haberlerinden sonra TSK’nın internet sitesinden kaldırıldı. Konuşmanın siteden çıkarılması “Genelkurmay geri adım atıyor” yorumlarına neden oldu.

---

ASKERİ SAVCILIKTAN CEVAP GELMEYİNCE
İrticayla Mücadele Eylem Planı’nın “ıslak imzalı”, orijinal olduğu öne sürülen belgesini Ergenekon savcılarına gönderen muvazzaf subayın 5 sayfalık mektubunda adı geçen askeri personelden 6’sının ifadeye çağrıldığı öne sürüldü. Ergenekon savcıları bu taleplerini geçtiğimiz çarşamba günü Genelkurmay Askeri Savcılığı’na iletti. Fakat askeri savcılıktan herhangi bir cevap gelmedi. Savcılar bunun üzerine “ihtarlı davet” gönderdiler. Bu davete göre eğer çağrılması istenen kişiler gelmezse gözaltına alınarak savcılığa getirilecek. Savcılığa çağrılan 6 kişinin ihbar mektubunda söz edilen belgelerin imhasında görev alan askeri personelden oluştuğu, ayrıca bu 6 isim arasında yer alan ve askerliğini bitirerek terhis olan bir erin geçtiğimiz perşembe günü ifade verdiği belirtildi. Erin verdiği ifadelerin de ihbar mektubunda yer alan ifadelerle örtüştüğü iddia edildi. Öte yandan talep üzerine TSK’daki bir subay tarafından savcılığa gönderilen “AKP ve Gülen’i Bitirme Planı” adlı belgenin aslı, Askeri Savcılığın talebi doğrultusunda Ankara’ya gönderildi.
(İstanbul/EVRENSEL)
Erdal İmrek