04 Kasım 2009 00:00

UZUN MESAFE

Eski SSK sağlık karnelerini hatırlar mısınız? Hani kırtasiyelerde satılan, çoğu fotoğrafsız veya düştü düşecek fotoğraf üzerinde mühür hissedilmeyen sağlık karnelerini.

Paylaş

Eski SSK sağlık karnelerini hatırlar mısınız? Hani kırtasiyelerde satılan, çoğu fotoğrafsız veya düştü düşecek fotoğraf üzerinde mühür hissedilmeyen sağlık karnelerini. Artık yerini yeni karneler aldı; şatafatlı, fotoğrafı mühürlü ama bir o kadar da gereksiz. Öyle ya şimdi T.C. zamanı. Gösteriyorsun T.C.’ni; yani kimi zaman vatandaşlık kimi zaman ‘kelle’ numaranı, gerisini bilgisayar hallediyor.
Şimdi o eski karnelerin anlamını daha iyi kavrıyorum. Fotoğrafı kolayca değiştirilebilir eski sağlık karneleri bir anlamda o yılların yeşil kart veya muadili uygulamalarında sayısal azlığı da izah ediyor gibi. Geçen hafta basına yansıyan bir haberdeki mahkemenin sosyal devlet tanımının gereği o yıllarda devlet-millet işbirliği ile ve yeşil karta gerek kalmadan, SSK’nın da gizli onayı ile yerine getirilmişti adeta. O yıllarda sağlık karnelerinin sağlık güvencesi olmayanlar için bile güvence kılındığını unutmamak gerekiyor.
Evet, geçen hafta kardeşinin sağlık karnesi ile doğum yapan kadına cezaya gerek görmeyen mahkeme “devlet görevini yerine getirmedi” derken nerede o eski SSK dedirtir gibiydi. Bakın mahkeme kararında neler söylüyor:
“Mahkememizin yaptığı tespitte, sanığın herhangi bir işte çalışmadığı ve gelirinin olmadığı anlaşılmaktadır. İçinde bulunduğu bu olumsuz koşullar içerisinde olan S. K. gerek kendi sağlığı, gerekse doğacak çocuğunun sağlığı ve yaşama hakkını düşünerek ve içinde bulunduğu çaresizlik içerisinde ablasının sağlık karnesini kullanmıştır.
Tüm bu durumlar karşısında sanık, sosyal bir devlet olan Türkiye Cumhuriyeti devletinin kendisine asgari yaşama şartlarını sağlayacak bir gelir temin edememesi ve en azından yaşama hakkını koruyacak kadar sağlık güvencesi sağlamaması karşısında zorunlu olarak söz konusu suçu işlemiştir. Devletin anayasa ile üzerine yüklenen görevleri yerine getirmemesi ve sanığın da suç bu nedenle işlemek zorunda kalması karşısında, sanığın işlediği eylemin haksızlık içeriğinin azlığı dikkate alınarak sanığa ceza verilmesine yer olmadığı karar vermek gerekmektedir.”
Aklın yolu birdir mi dediniz?

....


Biri yoksulları gözetliyor ülkesi

- Bugün marketten kaç ekmek aldınız?
- Genellikle hangi benzinciyi kullanırsınız, en son ne zaman uğradınız?
- En son hangi otelde kaldınız, otelden saat kaçta ayrılıp kaçta dönüyordunuz?
- Maaşınızda haciz var mı?
- Vergilerinizi ödemiyor musunuz? Trafik cezanız var mı?
- Hangi gün hangi tanı ile yolunuz hastaneye düştü?
- Reçetenizde hangi ilaçlar görünüyor?
- Çocuğunuz okulu ekmiş mi?
- Ramazanda çalıştığınız kurumda hangi öğünlerde yemek yediniz?
Tüm bunları neden mi sordum? Hatırlamıyorsanız devlet sizi hatırlamaya devam ediyor derim. Aynen Sakarya’nın Karasu ilçesinde kardeşinin karnesi ile doğum yapan anne gibi. Evet SSK’lı yıllarda değiliz artık. Biri değil hep birlikte devlet sizi gözetliyor ve işine geldikçe de hatırlıyor. Örneğin vergi cezası vermek için “eşinizin de kredi kartı harcamalarını inceledik, bayağı müsrifmiş” diyen maliye veya gecenin üçünde kaldığı öğretmen evinden kaçma şüphesi ve asker kaçağı olduğu savı ile gözaltına alınan devlet memuru hekim sizinle aynı ülkede yaşıyor.
Ceza kesmek için kredi kartı dökümünden sizi izlemeye alan devlet aygıtı tersine açlık sınırında iseniz aynı verileri kullanarak size sosyal devleti hatırlatacak kurumlarını harekete geçirmekten bu kez imtina ediyor. Evet, söz konusu yargı kararının da hissettirdiği gibi vatandaş devlet aygıtı karşısında giderek güçsüzleşiyor.
Her şey otomasyonda ama sosyal devlet yer yer kapsama alanı dışında. Milyonlarca yeni işsiz açlığa yelken açmış, ya sosyal devletin kurumları?
Dağlar bizim için BBG evi diyor eski bir general. Ya o dağlarda aş için mayınlı yolları arşınlayan yoksul mazot kaçakçıları? Ya 33 kurşun? Onları neden gözetleyemez termal kameralar?
DR.ZEKİ GÜL
ÖNCEKİ HABER

Sendikalar, KESK ve siyaset

SONRAKİ HABER

Çocuklardan balonlu protesto

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...