05 Kasım 2009 00:00

Hakaretin adı şaka oldu

İzleyenler bilir, TRT’de yayımlanan ‘Bi Zahmet’ adlı “şaka programı”nın dikkat çeken ilk özelliği, hakaretlerin ve bip’lenmiş küfürlerin havada uçuşmasıdır.

Paylaş

İzleyenler bilir, TRT’de yayımlanan ‘Bi Zahmet’ adlı “şaka programı”nın dikkat çeken ilk özelliği, hakaretlerin ve bip’lenmiş küfürlerin havada uçuşmasıdır. Gerçi programın yapımcısı Alper Mestçi, bunun bir mizah programı olduğuna dikkat çekerek, sözü bu tür programlarda hakaretlerin ve küfürlerin normal karşılanması gerekliliğine getirip, durumu normalleştirmeye çalışıyor; ancak mesele bu kadar basit değil. En azından, program TRT’de yayımlandığı için konuyu biraz irdelemek gerekiyor.
Programın Maslak Oto Sanayi Bölgesi’nde geçen bölümü en dikkat çekici olanlardan birisi. Bu bölümde otoparkçı rolüne soyunan programın kahramanı Gökhan Yıkılkan, “kasımpaşalı edasıyla” yoldan geçenlerin önünü kesip başlıyor hakaret ve küfürlere. 18-20 yaşlarında bir gencin (adı Gökhan) gördüğü muamele ise oldukça düşündürücü. Yıkılkan’ın; üstte beyaz gömlek, altta siyah pantolon, gömleğin yakası göğsünün kıllarını gösterecek kadar açık, elinde tespih, yanındaki arkadaşıyla birlikte otopark önünde yerde oturarak yoldan geçmekte olan Gökhan’a “Hiişşt! Koçum gel buraya, otur şuraya” demesiyle başlıyor olay. Yıkılkan, önce kimliğini alıyor Gökhan’ın, “Adın ne lan, nerelisin lan sen” diye sorduktan sonra, “tamam bas git” demesiyle sürüp gidiyor hakaret ve küfürler. “Ananı da al git lan!” lafının ortalıkta dolaşmasından beri “lan” ifadesi konuşmalarımızın vazgeçilmezi olmuştu, ancak Yıkılkan’da bu durum sabit bir hal almışa benziyor. Arada bip’lenmiş olan küfürleri saymazsak, Yıkılkan ve Gökhan arasında geçen diyaloglardan bazıları şöyle:
Gökhan: Kimliğimi alabilir miyim?
Yıkılkan: Git lan! Kaybol! (Gökhan çaresiz gidiyor.)
Yıkılkan: Gel lan buraya! Kime artistlik yapıyorsun sen? Kimsin sen lan? Bura kimin lan?! (Yıkılkan elindeki çekirdek kabuklarını Gökhan’ın suratına fırlatıyor.)
Gökhan: Abi ben bir şey demedim, bir şey yapmadım.
Yıkılkan: Bu saçlar ne lan? (Gökhan’ın saçları uzun.) Artist misiniz siz? Bu saçlar ne lan? Karı mısın sen?! (O anda Gökhan’ın saçı Yıkılkan’ın ellerinde, çekiştirip duruyor). Git saçlarını kestir gel! Ne dikleniyon lan?!
Gökhan: Abi diklenmiyorum.
Yıkılkan: Delikanlı mı oldunuz lan? 15 yaşındaki kızsın lan daha! Bas git lan! Verin lan şu sopayı. (Yıkılkan arkadaşının elindeki sopayı alıp Gökhan’ın arkasından koşturuyor.) Gel lan buraya, kafanı eğ, sopayla vuracağım. (Yıkılkan devam ediyor) 3 kere zıpla lan! (Gökhan korkuyla 3 kere zıplıyor). Uzun saç, özünü bil lan. (Yıkılkan hızını alamayıp Gökhan’dan parasını istiyor.) Para ver lan! Cüzdanını ver!
Gökhan: Yok abi param.
Yıkılkan: Gel lan buraya! (Gökhan’ın ceplerini zorla karıştırıp parasını ve cep telefonunu alıyor.) Vurayım mı lan? Tamam bas git lan!
Dakikalarca süren küfür ve hakaretlerden sonra Gökhan gördüğü tüm psikolojik ve fiziki şiddetin karşılığı olarak 2 bin 500 lira kazanıyor. Böylece şaka(!) sona eriyor. Gökhan haliyle şaşkın.
Mestçi’nin söz konusu programda geçen bu türden diyaloglara karşı savunması ise oldukça ilginç: “Yarışma bir aydır ekranda... Hiç eleştiri almadık. Bu sonuçta bir mizah programı ve oradaki yarışmacılar da para ödülü kazanıyor, herkes de halinden memnun. Yarışmacılar programdan gayet mutlu ayrılıyor. Psikolojik şiddet falan da uygulanmıyor. Her şey belli sınırlar içinde yapılıyor. Bu eleştiriyi yapanlara, önce sabah programlarını eleştirmelerini öneriyorum.” (Ankara/BİA)

* Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi araştırma
görevlisi.
Zafer Kıyan*
ÖNCEKİ HABER

Dilipak’ın Sezer yazısı, Yargıtay’a göre hakaret

SONRAKİ HABER

Engelli olmak engel midir?

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...