01 Kasım 2009 00:00

Domuz gribi, aşısı ve yaygınlaşan panik hali

Bu satırlar yazılırken ülkemizde domuz gribinden kaynaklı olduğu açıklanan ölüm sayısı üç oldu. 18 Ekim tarihli Dünya Sağlık Örgütü bilgilendirmesine göre dünya çapında 414 bin 945 kişi domuz gribine yakalanmış ve en az 4 bin 999 kişi domuz gribi ya da domuz gribine bağlı semptomlar nedeniyle yaşamını kaybetmiş. Bu sayının daha da artacağının sinyalleri var haber bültenlerinde. Televizyonlarda uzunca bir süredir bir panik hali hakim.

Paylaş
Bu satırlar yazılırken ülkemizde domuz gribinden kaynaklı olduğu açıklanan ölüm sayısı üç oldu. 18 Ekim tarihli Dünya Sağlık Örgütü bilgilendirmesine göre dünya çapında 414 bin 945 kişi domuz gribine yakalanmış ve en az 4 bin 999 kişi domuz gribi ya da domuz gribine bağlı semptomlar nedeniyle yaşamını kaybetmiş. Bu sayının daha da artacağının sinyalleri var haber bültenlerinde. Televizyonlarda uzunca bir süredir bir panik hali hakim.Valiliklerin, Sağlık Bakanlığı’nın ve uzmanların açıklamaları bu panik halini yatıştırmış değil. Antibakteriyel sabun, mendil ve dezenfektan satışında patlama olduğu söyleniyor. Bazıları domuz gribi salgınını kâra dönüştürmede çok gecikmiyor. Oysa domuz gribi H1N1 adı verilen bir virüsün yol açtığı bir hastalık. Antibakteriyel ajanların/kimyasalların/yalnızca antibakteriyel içerikli dezenfektanların bu virüsü önlemede çok fazla etkisi yok. Üstüne üstlük bu kadar fazla antibakteriyel kullanımı vücudumuzun doğal florasında yaşayan yararlı bakterilere de zararlı olabilir. Okullar, belediye otobüsleri dezenfekte ediliyor. Bunların elbette yapılması gerekir. Toplu kullanılan, bulunulan yerlerde elbette bu tip salgınların önlenmesinde hijyen önemli bir yer kaplıyor. Ancak okullarda sıvı sabun, dezenfektan gibi malzemeler velilerden talep ediliyor. Sağlık Bakanlığı domuz gribi aşısına bu kadar bütçe ayırabiliyorken, Milli Eğitim Bakanlığı okullara sıvı sabun gibi malzemeleri çok görüyor. Satın alındığı söylenen domuz gribi aşısı ile ilgili spekülasyonların da sayısı oldukça fazla. Etrafa panik ve korku yayan haber programları sayesinde herkes bilse de bilmese de bu aşıyı konuşuyor. Bu aşıyı yaptırmayacağını ilan eden bir Sağlık eski bakanımız var. Herkes endişeli ve bekleyiş halinde. Aslında domuz gribi aşısı ile ilgili elimizde Dünya Sağlık Örgütü verileri dışında (Tabii bir de Sağlık Bakanlığı açıklamaları dışında) fazla bir veri yok. Ancak önümüzde normal grip aşısı ve diğer salgın hastalıkların aşılarıyla ilgili bazı örnekler var.AŞIYA DAİRÖncelikle aşı hâlâ üretim halinde. Üretilen ilk aşılar ekim başı itibariyle ABD’de uygulanmaya başlandı. Her eyalet kendi aşı takvimini ve acil durum masasını oluşturdu. Üretilen aşılardan dünyanın pek çok yoksul ülkesinin yararlanamayacağı biliniyor. Domuz gribi aşısı üretimi, normal grip aşısı gibi yapıldı. Aynı yöntemle ve aynı koşullarda. Aşı, tavuk yumurtası içinde üretiliyor. Gribe neden olan virüsün belirli protein parçacıklarının yumurta içine verilerek çok sayıda üretilmesi sağlanıyor. Daha sonra bu proteinler yumurtadan ayrıştırılarak, adjuvan adı verilen kimyasallarla karıştırılıyor. Adjuvan, aşı içindeki etken maddenin daha da çoğaltılması için kullanılan bir yardımcı kimyasal.Bu aşıların vücutta nasıl bir etki göstereceğini biraz daha iyi anlamak için bağışıklık sistemimizin çalışmasını tanıyalım. Bağışıklık sistemimiz iki şekilde çalışır. Bunlardan birincisi doğuştan gelen bağışıklığımızdır. Doğuştan gelen bağışıklık maddeleri, antikorlarımız bizi belirli hastalıklara karşı korur. Ancak evrimsel olarak daha da önemli olan kazanılmış bağışıklık sistemimiz bizi pek çok dış mikroba, virüse karşı korur. Kazanılmış bağışıklığı ya aşılar yoluyla ya da geçirdiğimiz hastalıklar yoluyla elde ederiz. Çünkü bağışıklık sistemimizin bir hafızası vardır. Bu hafıza sayesinde bağışıklık sistemi kendisini korur. Vücudumuz yabancı proteinleri, karbonhidratları kendi protein ve karbonhidratlarından ayırma özelliğine sahiptir. Vücuda giren yabancı proteinler (Bakteri ve virus proteini gibi) immün cevabın oluşmasını sağlar. Vücut yabancı proteinlere (Bunlara antijen deniyor) karşı savunma maddesi olan antikorları oluşturur. Bu antikorlar vücutta kalır. Daha sonra aynı bakteri ya da virüs tekrar vücuda girerse daha önce oluşturulan antikorlar bunları tanır ve yok eder.Aşının çalışma mantığı da budur. Bakteri ya da virüsün bir parçası (antijen) vücuda verilerek antikor oluşturulması sağlanır. Aşı üretimi, üretim teknikleri oldukça gelişti. Sadece yumurtaya karşı alerjisi olanlarda domuz gribi aşısının alerjik etki yapabileceği biliniyor. Bunun dışında pek çok ülkede zaman darlığı nedeniyle aşının çok fazla klinik deneyi yapılmadı. Daha doğrusu bu süreç pek çok ülkenin kendi yasal düzenlemelerinin keyfine bırakıldı. Tabii bu süreçten pek çok ilaç tekeli de kârlı çıktı.HASTALIĞIN ETKİLERİAşıyı yaptırıp yaptırmamak kişinin kararına kalmış durumda. Öyle de olmalı. Bu kararı vermeden önce Dünya Sağlık Örgütü’nün son verilerine ve tavsiyelerine göz atmakta fayda var. 14-16 Ekim tarihleri arasında Pan Amerikan Sağlık Örgütü Genel Merkezi’nde Dünya Sağlık Örgütü’nün ev sahipliği yaptığı üç günlük bir toplantı yapıldı.Toplantıda dünyanın değişik bölgelerinden yaklaşık yüz hekim, bilim insanı ve halk sağlığı uzmanı verilerini sundu. Buna göre, yeni H1N1 virüsünden etkilenen insanların çoğunluğu karmaşık olmayan normal gribe benzer semptomlar gösteriyor ve yaklaşık bir hafta içinde gribi atlatıyor. Bazıları tıbbi tedavi bile görmeden iyileşiyor. Ancak küçük bir bölüm hastada hastalık böyle hafif seyretmiyor. Bunlar hızla zatürreye yakalanıyor. Bu hastalarda zatürre genellikle organların çalışmamasına ya da varolan astım hastalığının ya da kronik obstrüktif havayolu hastalığının daha da ilerlemesine sebep oluyor.Yaşanan ölümlerin çoğunluğunun sebebi birincil viral zatürre. Ölüm vakalarının yüzde 30’unda ikincil bakteriyel enfeksiyon nedeniyle ölüm gerçekleşiyor. Ölümlerin en yaygın sebebi solunum bozukluğu ve refraktör şok. Bilim insanları hâlâ bu ölümlerin neden bu alt grupta gerçekleştiğini anlamaya çalışıyor. Ama gerçek şu ki hastalık her zaman olduğu gibi varsılları değil, yoksulları vuruyor.
Günseli Bayram
ÖNCEKİ HABER

Afrodit ve kenti Afrodisyas

SONRAKİ HABER

Hazırlıksız sorular

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa