01 Kasım 2009 00:00
Çocukların yükü
Paul Kleenin Yük Taşıyan Çocuklar/ Burdened Children adlı tablosu Londradaki Modern Müzede (Tate) kalabalık bir resim grubunun arasında duruyor. Küçük boyutlu bir eser, ama beni zınk diye durdurdu. DAYMERden Sevgili Mehmet Sümbülle Taylan Şahbaza, Bütün çocukların, bütün yükü keşke bu olsa dedim
Paul Kleenin Yük Taşıyan Çocuklar/ Burdened Children adlı tablosu Londradaki Modern Müzede (Tate) kalabalık bir resim grubunun arasında duruyor. Küçük boyutlu bir eser, ama beni zınk diye durdurdu. DAYMERden Sevgili Mehmet Sümbülle Taylan Şahbaza, Bütün çocukların, bütün yükü keşke bu olsa dedim
Aslında Kleenin tablosundaki çocukların yükü ağırdır, kalem ve kağıt, öğrenmek ve şaşmaktır
Başka duyguların ve erdemlerin zemini olan hayret duygusuyla taşıyor çocuklar yüklerini
Her yeni bilginin getirdiği yeni sorular var yüzlerinde.Sorudur çocukluk
Soru, sütü ve çikolatasıdır çocuğun.Hele de güzelse verilen yanıt, sevgi yüklüyse doyar çocuk, gülücük olur.Hayır, doymaz çocuk, yeni soruları vardır
Durmadan büyütür yükünü.Şimdi biz büyüklerin çoğunun kaçtığı öğrenme ve değiştirme yükünü sever çocuklar
Derdi güzeldir onlar, derdi sevmektir bilgiyi, nesneyi, dünyayı.Biz büyüklerin çoğunun şimdi yüzü asılarak, bıkkınca kaçtığı değiştirme, yenileme duygusunu büyütür öğrenmeyi seven çocuklar.Ustalık budur dedim, Sümbül ile Şahbaza onca eserin arasında durdurur insanı
***Düşündüm sonra bizim ülkemizde 14-17 yaş arası yüzlerce Kürt çocuk, Terörle Mücadele Kanunu (TMK) kapsamında örgüt üyeliğinden, mahkum edilmiş durumda
Bu çocuklar tıpkı 12 Eylül 1980deki askeri diktatörlük günlerinde olduğu gibi, önce işkencelerden geçiriliyor. Polis merkezlerinde, Terörist piçler diye aşağılanan bu çocuklara ajanlık teklif ediliyor.Ajanlık teklifi, polisin bir insana yaptığı en eziyetli ve aşağılık tekliflerden biridir. Kişiliksizleştirmek çabasıdır ajanlık teklifi; ama tek başına bu değildir
Yeni korkulu süreçlerin başlaması, türlü tehdidin art arda gelmesidir de aynı zamanda
***Çocukların yükü çocukluk olmalı
Evet ama Arnavutların bir ata sözü var:Yoksulluk insanı erken olgunlaştırır.Erken olgunlaşıyor bazı çocuklar, erken görüyorlar zulmü, ölümleri
Gördü o çocuklar yakılan köylerini, yerlerde sürüklenen insanlarını, asit kuyularında yakılan babalarını
İşkencenin envai çeşidini gördü Kürt çocukları.***TMK kapsamında tutulan, işkence gören, yargılanan ve mahkum edilen çocuklar polise taş atmak ya da tankların panzerlerin önüne geçip zafer işaretleri yapmak gibi eylemlerle suçlanıyorlar.Ne yapsınlardı peki?Zulmün olduğu yerde isyan etmeyen bile değil, bizatihi isyan örgütlemeyen alçaktır. Alçaklığı mı sevsinler bu çocuklar; ona mı özensinler?***Biz Türkiye Yazarlar Sendikası olarak bugün (1 Kasım Pazar) TÜYAP Kitap Fuarında bu çocukların bulunduğu hapishanelere kitaplar göndereceğiz
Kendi güzel yüklerini daha bilinçli, estetik düzeyleri yükselerek taşısınlar diye.Bütün gün boyunca dolaşacağız yayınevlerini kitap toplayacağız
Yazarlar bugün TYSnin standında çocuklar için imza atacaklar, hapisteki çocuklara imzalı kitap gönderecekler.Bu AKP açılım filan diyor ya, açılım (=barış) haklının haksızlık etmiş olanın altına itilmesi olduğunda karaktersizdir
Biz barış istiyoruz. Barış, dünyanın neresinde olursa olsun insanlığın geri kalanına adalet duygusu vermelidir.Biz adalet istiyoruz.Çocuklar barışın ve adaletin kültürünü öğrensinler istiyoruz.Yazarlık binlerce tür biçimde tarif edilebilir. Ama en güzel tariflerinden biri de vicdan emekçiliğidir. Biz vicdanında çocuk hakkı, adalet ve barış erdemi taşıyanlar çocuklara kitap gönderelim...Bekleriz.
Tevfik Taş
Tevfik Taş