30 Kasım 2009 00:00

Olmak ya da olmamak

Birkaç gündür Çanakkale’nin Bayramiç ilçesinde yaşanan gerginlikler ve olaylar söylenildiği üzere sadece bir saldırı, linç vs. değil, bir yok etme projesidir. Proje diyorum çünkü olanlar anlık bir öfkeden öte; kışkırtılmış...

Paylaş

Birkaç gündür Çanakkale’nin Bayramiç ilçesinde yaşanan gerginlikler ve olaylar söylenildiği üzere sadece bir saldırı, linç vs. değil, bir yok etme projesidir. Proje diyorum çünkü olanlar anlık bir öfkeden öte; kışkırtılmış, toplattırılmış, organize edilmiş bir grubun işi. Kürt mahallelerinde evler taşlanıyor, ırkçı-gerici sloganlar atılıyor, kadınlara yönelik küfürler ediliyor ve buna rağmen hiçbir tedbir alınmadığı gibi saldırıya teşvik de ediliyor. Bin kişiye yakın bir kalabalık bu saldırıları gerçekleştirirken polis ve jandarma hiçbir önlem almıyor ve müdahalede de bulunmuyor. İlçedeki esnaflar, okul müdürüne kadar bu saldırıda yer alıyor ve herkesin bundan haberi varken bu kişiler elini kolunu sallayarak çarşıda dolaşabiliyor. İzmir’de DTP konvoyuna gerçekleştirilen saldırılardan sonra ilçede yaşananlar burjuva medya tarafından yoğun ilgi gördü. Oysa Bayramiç’te bu olaylar artık alışılagelmiş bir hal almıştır.
Saldırıların akabinde hemen bir basın açıklaması yapma ihtiyacı duyan MHP Çanakkale İl Başkanı Rıdvan Uz; olayların kendilerini üzdüğünü, İzmir’de de olduğu gibi Kürt açılımı gündeminin halkı bu şekilde kışkırttığını ve gerçekleştirecekleri bin yıllık kardeşliği yaşa, yaşat mitingleriyle de bunu göstereceklerini söyledi. Tabii ki Rıdvan Uz’un yaptığı açıklamanın samimiyetinden(!) bir kuşkumuz yok! Kahvelerden insanları Kürt komşularına karşı kışkırtıp zorla saldırıya katanlarla, cihada gidercesine ‘allahu ekber , şehitler ölmez vatan bölünmez’ diye sloganlar atarak evleri taşlayanlarla hele ki eliyle kurt işareti yapanlarla Sayın Uz’un tabii ki bir ilgisi yoktur!
Bu yok etme projesi ülkenin her tarafında organize edilmeye çalışılırken ırkçı söylemlerle de destek görmektedir. AKP’lisi, CHP’lisi, MHP’lisiyle hepsinde; Kürt halkının çağrılarını duymamak, görmemek, konuşmamak kısaca “Üç maymunu oynamak” farklı perspektiflerde de olsa fark ediliyor. Medyası da cabası! Bayramiç’teki olaylara sebebiyetin kız meselesi olduğu, bir polisin bıçaklandığı gibi şişirme haberler şiddeti meşrulaştırmadaki alternatif örnekler olabilir sadece… Onlar zaten bunu hak etmişti, işte Kürtçe konuşuyorlar, ne imiş vatanı bölüyorlar gibi uzayıp giden bu kılıf uydurmaca, en sonunda, zaten Kürt değil mi vardır bir suçu boyutuna ulaşır nitelikte.
Aslında ülke çapında yaşanan bu ve bu gibi olayların tüm sorumluları Kürt vatandaşlardır. Sebep üretmek beyhude!.. Türkiye’de asıl sorun Kürt olmaktır, hele ki hakkını da savunuyorsan senden suçlusu yoktur! Yapılan saldırılar, geçmişteki katliamlar, ırkçı söylemler, taciz içerikli yazılar hatta işsizlik, kriz, sel, çığ felaketleri falan hepsi ama hepsi Kürt vatandaşlar yüzündendir. Yoksa, bin yıllık kardeşlikten bahseden MHP mi, anaları ağlatan CHP mi, açılımcı AKP mi suçlu olacak canım, adam sende! İşin aslı şu birader; ‘Kürt’ olmak ya da olmamak… İşte bütün mesele bu!
Gülçin Günyol (Çanakkale)
ÖNCEKİ HABER

Afganistan’da devir teslim süreci ele alınacak

SONRAKİ HABER

Gaz kardeşleri!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...