03 Aralık 2009 00:00

İçeriyle dışarı arasında köprü kuruyor

TECRİT, cezaevi içinde ikinci bir cezaevi anlamına geliyor. İnsanın en temel gereksinimlerini engellediği gibi, sanatı da ortadan kaldırıyor.

Paylaş

TECRİT, cezaevi içinde ikinci bir cezaevi anlamına geliyor. İnsanın en temel gereksinimlerini engellediği gibi, sanatı da ortadan kaldırıyor. Ancak her şeye rağmen cezaevlerinde, F tiplerinde, sanatla uğraşanların sayısı her geçen gün artıyor.
Bu uğraş kendisini yazarlık, çeviri gibi pek çok alanda gösteriyor. Cezaevindeki tutuklu ve hükümlüler, yazıyla, resimle, müzikle güzel sanatın çeşitli dallarıyla özgürlük düşüncesini, insan olma mücadelesini sürdürüyorlar. Bu uğraş aynı zamanda, içerisiyle dışarısı arasında kalıcı bir köprü oluşturuyor. Yaşama dört elle sarılmanın, kendi sınırlarını zorlamanın, umudun, inancın ve üretkenliğin de adı oluyor.
Dara Fete Akpolat da özgürlük mücadelesini sanatla kol kola yürütenlerden biri. Bolu F Tipi Cezaevi’nde bulunan Akpolat, 16 yıldır cezaevinde kalıyor. Ve bir değişiklik, genel bir af çıkmasa, kalan ömrünü de orada sürdürecek.
Akpolat, cezaevinde başladığı sanatsal çalışmalarını ‘Toplu Tiyatro Eserleri’ isimli kitapta topladı. Akpolat, toplu tiyatro eserlerinde dört oyuna yer verdi. Kitapta, hayatın farklı alanlarından çeşitli insanların yaşam öyküleri ortaya konuluyor. Akpolat’ın sinema senaryosu, roman, tiyatro ve şiirden oluşan yedi eseri ise önümüzdeki dönem yayına hazırlanacak.
Bolu F Tipi Cezaevi’nde bulunan Dara Fetê Akpolat, cezaevinde edindiği edebi birikimleri kalıcı eserlere dönüştürüyor. Akpolat, sanatıyla karanlığın içinde ışık kaynağı oluyor.
Akpolat’ın tiyatro eserlerinden oluşan ‘Toplu Tiyatro Eserleri-1’ adlı kitabı yayımladı. Kurgu Kültür Yayınları tarafından yayımlanan eserde, ‘Politik İmamın Seri İntikamı’, ‘Koçero’, ‘Anafor’ ve ‘Osmanlılarda Değişim ve Devşirme’ adlı dört oyun yer alıyor. ‘Politik İmamın Seri İntikamı’ oyununda, bir beldede yaşayan imamla muhtarın ilginç yöntemlerle çalışmaları, kendi yöntemleriyle verdikleri ideolojik çatışmada imamın üstün gelmesi işleniyor. Dört perdelik komedi türündeki oyunda politik amaçların toplumu nasıl yönlendirdiği anlatılıyor.
Kitabın ikinci hikayesiyse ‘Koçero’. Koçero’da yönetim sistemlerinin kendilerini var edebilmeleri için ortaya koydukları çeşitli argümanlar, halkın içinden çıkan özdeğerlerle karşılaştırmalı bir şekilde ortaya konuyor. Üç perdelik oyunda, halkın halktan başka dostu yoktur mesajıyla kendi sorunlarını halkın içinden birinin ortaya koyuşu, ele alışı ve çözümü irdeleniyor. Kitabın üçüncü oyunuysa ‘Anafor’. Bunalımlı bir sistemde yaşayan insanların arayışı ve arayış sürecindeki çözümsüzlüğü, arayışın öz iradeye dayanmaması sonucu bir kurtarıcı bekleyen insanların hikayesi.
Kitabın yazarı Akpolat, oyuna ilişkin notunda şunları vurguluyor: “Hiçbir çaba sarf etmeden bir yerlere ulaşmanın savaşını veren karakterler, aynı zamanda amaçsız insanlardır. Çünkü kazanılanlar ne olursa olsun, emeğe dayanmıyorsa kaybedilmeye mahkumdur. Emeksiz amaç sahte amaçtır.” İşsiz kalan birkaç işçinin limanda bekleyip kendilerini kurtaracak birini beklemelerini anlatan üç bölümlük oyunda, birbirinden farklı düşünceleri taşıyan işçilerin emek vermeden kurtulma çabaları ‘emeğe dayanmayan kazanımlar yok olmaya mahkumdur’ dedirten cinsten. Kitabın son hikayesiyse ‘Osmanlılarda Değişim ve Devşirme’ adlı oyun. Oyunda Osmanlı’da ihtiras, entrika, ayak oyunları, taht ve iktidar kavgaları, cinayetler anlatılıyor. Bunca karmaşık ilişki ve yaşam ağının akıp gittiği zaman diliminde devşirme politikalarıyla sağlanan iktidarları sağlamlaştırma çabalarına yer veriliyor. Oyun üç bölümden oluşuyor.
(Adana/EVRENSEL)

CEZAEVİNDE GEÇEN BİR ÖMÜR
Halen Bolu F Tipi Cezaevi’nde bulunan Akpolat, 1973 yılında Bitlis’in Güroymak (Norşîn) ilçesinde doğdu. 1993’te birçok kez gözaltına alınıp işkence gördü. 1993 yılında İstanbul’da gözaltına alındıktan sonra tutuklanarak Bayrampaşa E Tipi Kapalı Cezaevi’ne konulan Akpolat’ın yargılaması 11 yıl sürdü. 2004’te sonuçlanan yargılama sonucunda Akpolat, müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
Akpolat, cezaevinde sanatsal çalışmalarını sürdürüyor. Akpolat’ın sinema senaryosu, roman, tiyatro ve şiir olmak üzere yedi eseriyse yayına hazırlanıyor.
Halil İmrek
ÖNCEKİ HABER

Cahide Birgül’e veda

SONRAKİ HABER

Şiiri meta olarak görenler, boşuna girişmesin

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...