Eczacılar kepenk kapatıyor

AKP Hükümeti’nin sağlık sisteminde yaptığı değişiklikler eczanelerde kaos yaratıyor.
Hastane muayene ücretlerinin eczanelerden tahsil edilmesi, ilaçlara eklenen katılım payları gibi uygulamalar, vatandaşla eczacıları karşı karşıya getiriyor. Bütün bu sorunlara bugün yürürlüğe girecek olan ilaç kararnamesinin de eklenmesi, eczacıları isyan ettirdi.
Hükümet, eczacıların stokladıkları ilaçların fiyatlarını bu kararname ile düşürme kararı aldı. Binlerce lira zarara uğrayan eczacılar, Türk Eczacılar Birliği’nin aldığı karara uyarak bugün kepenklerini kapatıyorlar. Nöbetçi eczane sayısını artırarak vatandaşı mağdur etmeyeceklerini açıklayan eczacılar, ilaç firmalarının zararları karşılamak zorunda olduğuna dikkat çekiyor.
ECZACILAR UCUZ İLACA KARŞI DEĞİL
Şişli’de görüştüğümüz eczacılar, Sosyal Güvenlik Kurumu ve hükümetin “biz ilacı vatandaş için ucuzlatıyoruz, eczacılar para kaybetmemek için karşı çıkıyor” havası yaratmasına tepkili. Eczacıları canından bezdiren uygulamaların sonunda, mesleğin eczacıların elinden çıkartılarak piyasaya açılması hedefinin bulunduğu belirtiliyor.
Eczacı Sezen Ersoy, eczacıların yıllardır ilaçların ucuzlaması için uğraştıklarını hatırlattı.
Eczacılar pahalı ilaç satmak istiyor, propagandası yapılmasını eleştiren Ersoy, “Biz indirime karşı değiliz, halkı yanlış yönlendiriyorlar. İstediğimiz, fiyat düştüğünde oluşacak farkın da ilaç firmaları tarafından karşılanmasıdır. Eczacılar ilaçları yüzde yetmiş zararla satarsa kapanmak zorunda kalırlar. İlaç firmaları bu zararı karşılamıyor.
Devlet ilacın ucuzlamasından doğacak zararı bizim sırtımıza yüklüyor. Avrupa ilaç firmaları, yabancı ilaç firmaları, o aradaki farkı tahsil etmek zorunda. Yoksa hangi eczane buna dayanabilir?” diye konuştu.
DAYAK YİYECEK DURUMA GELDİK
Yeni Sosyal Güvenlik Yasası (SSGS) ile eczanelerin sırtına binen yüklere de tepki gösteren Aksoy, “37 yıllık eczacıyım, böyle kötü yönetim görmedim” diyerek karışlaştıkları sorunları aktardı: “Biz devletin tahsildarı değiliz. Muayene ücretini devlet hastaneden almak zorunda. Hasta getiriyor reçetesini, katılım payı 1.5 lira katılım payı 8 lira, siz olsanız alır mısınız? İşimizi bıraktık bunlarla uğraşıyoruz. Nöbetlerde dayak yiyecek duruma geliyoruz. Bu sistem değiştirilmek zorunda. Başka uygulamalar da var. Bir tansiyon ilacının reçetesini illa kardiyalog yazmak mecburiyetinde deniyor. Kardiyaloğu olmayan binlerce köy var.
Dahiliye doktoru doktor değil mi? Böyle olunca sigorta karşılamıyor. Böyle nice ilaçlar sigorta kapsamından çıkartıldı. Bu sistem mutlaka değişmek zorunda.”
ECZACILIĞI PİYASAYA AÇMA ÇALIŞMASI
Eczacı Sinan Erkmen ise farklı bir noktaya dikkat çekti.
Eczanelerin kapanmasına neden olacak kararların ve yaratılan kaos ortamının hedefinde bu mesleği piyasaya açmak olduğunu belirten Erkmen, kapanan eczanelerle artacak ilaç ihtiyacının karşılanması için yeni mevzuatlar hazırlanarak eczacılar dışındaki mesleklerin de ilaç sektörüne sokulacağını söyledi. Erkmen, “Yavaş yavaş eczanelerin kapanmasına neden oluyorlar. Türkiye’de şu anda eczacılık işi sadece eczacıların yaptığı bir iş. Mevzuatımıza göre her eczacı bir eczane açabilir. Ama eczaneler kapanmaya başlarsa bu mevzuatın değişmesi gerekecek. Çünkü bir süre sonra vatandaşın eczane ihtiyacı artacak. Özellikle de taşrada eczaneler kapanacak ve vatandaş ‘biz eczane bulamıyoruz’ diyecek. O zaman hemen bir kararname çıkartacaklar ve eczane zincirleri başlayacak. Bunun örnekleri dünyada var. Böylece ilaç satışında tekeller de oluşacak. Çünkü büyük bir sermaye var burada ve bunu eczacıya bırakmak istemiyorlar” dedi.
(İstanbul/EVRENSEL)

---

İLAÇLA DEĞİL HESAPLA UĞRAŞIYORUZ


Eczacı Musa Yenli: Odamızın almış olduğu karara kesinlikle katılıyorum ve bunu uygulayacağız. TEB, 24 bin eczanenin üçte birinin kapanma tehlikesi ile karşı karşıya olduğunu açıklamıştı, emin olun geri kalan diğer üçte ikisinin arasında onlarca, yüzlerce gizli iflas var. Bütün bunların işlerin kötü yönetilmesinden kaynaklı olduğunu düşünüyorum. Halk sanıyor ki paralar eczanenin kasanına gidiyor. Bunu anlatmak bizim için sıkıntı yaratıyor. İnsanlar zaten öderken zorlanıyorlar. Her şey sigortalı vatandaşların ilaçlarını serbest eczanelerden almaya başlamasıyla başladı. Bu ilk gündeme geldiğinde sevinmiştik ama baktık ki iş göründüğü gibi değil. Halkın ucuz ilaç almasına tabii ki taraftarım ama ortada ilaç alacak eczane kalırsa!.. Eczacıların zararlarının telafi edilmesi gerekiyor.
Eczanecinin rahat olması, hesap kitap işlerini değil işini düşünmesi lazım. Ama sabahtan geliyoruz ilk önce hesaplarımıza bakıyoruz. Sürekli bir hesap içindeyiz. Böyle olmaz.

---

CİDDİ BİR ÇÖKÜNTÜ BEKLİYORUZ
Eczacı Fikret Gürsel: Eczacılar ilaçların fiyatlarının düşmesinden, halkın ilaca daha rahat ulaşmasından rahatsız değil. Bizim rahatsız olduğumuz nokta, stoklarımızın tazmin edilmemesi. Eğer bu yapılmazsa ciddi bir çöküntüye uğrayacağız. İlaç şirketleri de bu zararı karşılamayacak. Bizim tedirginliğimiz bundan. Eczaneler uzun zamandır zor durumda. Ciddi bir ekonomik sıkıntı içindeyiz.

ZARARIM EN AZ 20 BİN LİRA
Eczacı Fevzi Müftügil: Uzun süredir devam eden bir sürecin sonunda geldiğimiz bir noktadır bu. Zaten SGK’ya verdiğimiz ilaçlarda sıkıntı çekiyoruz. Bürokratik işlemlerin içinde boğuluyoruz. Hem hastalarımıza ilaç vermekte zorlanıyoruz, hem de protokol hükümlerinin çok ağır şartları ilaç hizmetini engelliyor. Hükümetin son aldığı kararla ilaç fiyatlarının indirilmesi de bütün bu sorunların üzerine geldi. TEB’in kararını destekliyoruz. Evet, her zaman ilaç fiyatlarının yüksekliğinden şikayetçi olduk. Halkın ucuz ilaç almasına karşı değiliz fakat şu soruyu sormak lazım: Bugüne kadar neredeydiniz? Madem ilacın fiyatı bu kadar düşürülebiliyordu, neden bugüne kadar kazık yedik? Vatandaşların bunu sorması lazım. İlaç sanayicilerinin buna ciddi bir cevap vermesi gerekiyor. Elimizdeki stokları biz eski fiyat uygulamasına göre aldık, bunların fiyatları düşerse çok zarar ederiz. Ben en az 20 bin lira zarara uğrayacağım. Bu sermaye kaybı eczacıyı bankalara mahkum edecek.

BİZDEN VERGİ BEKLEMESİNLER!
Eczacı Murat Zovikoğlu: Ben henüz hesaplamadım ama iflasa kadar götürebilecek bir zarar olması mümkün. Maliye bizden bu sene kâr beklemesin, vergi de beklemesin. Birçok eczane süresiz kapanmakla karşı karşıya. Tüm yükümlülüğü eczanelerin üzerine yıkıyorlar. Bizi hastalarla para konusunda muhatap ediyorlar. Hükümet beyanları farklı, halk farklı anlıyor. Eczaneye geldiğinde zor bir durumla karşı karıya kalıyor. Herkes şaşkınlık içinde. Maliye bu yıl bizden vergi toplayamayacak.
Elif Görgü - Erkan Araz