05 Aralık 2009 00:00
Tahir ile Tayyip
Başlığa bakanlar; Tahir ile Tayyipin ne alakası var, bizim bildiğimiz bir Tahir var ama yanında Zöhre var diyebilir.
Başlığa bakanlar; Tahir ile Tayyipin ne alakası var, bizim bildiğimiz bir Tahir var ama yanında Zöhre var diyebilir. Bu yazıdaki Tahirin Zöhre ile değil Tayyip ile alakası var. Bunlarınki, aşk değil adalet!
Sanırım yazıya şöyle başlamam gerekiyor: Türkiye bir hukuk devletidir, her şey hukuk mecrasında çözülür. Öyle değil işte. Bu terim, alıştırılmaya çalıştırıldığımız ezber. Gerçek Tahir ile Tayyip sadece bir örnek. Ama yaşamın her alanında adalet açısından böyledir.
Tahir 1978de Gaziantepin Karşıyaka Mahallesinde kendisinin işlemediği bir cinayetten dolayı tutuklanır. İki yalancı şahitle yargı sonucunda tasarlayarak adam öldürmek suçundan müebbet hapis cezası alır. İşlemediği suç diyorum, çünkü 12 Eylül sonrası yapılan bir operasyonda yakalanan PKKliler O cinayeti de biz üstlendik diye üstleniyorlar. Onlara da aynı ceza veriliyor. Tahir bırakılmıyor, cezayı çekiyor. 14 yıl sonra 1991de şartlı bırakılıyor. 1993te Malatyada bildiri dağıtan çocukların yakalanması sonucunda onların ifadesi üzerine Tahir tekrar yakalanır. Ceza alır. Cezasını çeker. Tahliyesini beklerken Hayır! derler; sen şartlı tahliye olmuşsun. İnfazını yakıyoruz. Sen çıkamazsın... Kim der? İnfaz savcısı. Buraya kadar Tayyip ile Tahirin bir alakası yok. Ben de Tayyipi ağzıma almadım.
Tayyip Erdoğan şu an TC Başbakanıdır. Hatta son padişah pankartı açtılar. Onları mahkemeye vermedi!.. Tayyip anasından başbakan mı doğdu? Hayır! Yürünen bir yol var. Ben çıplak bir insan olarak kimsenin inancına, düşüncesine, insanlara zarar vermediği sürece karşı değilim. Yani insanları sömürme aracı olmadığı sürece istediğine inanıp istediği gibi düşünebilir. Tayyipin bugünkü bulunduğu konumun tabii ki öğrencilik yılları ideolojik pencereyle, inancın siyaset ve ticarete evrilmesiyle alakası var. Ama asıl olan ABDnin BOPudur. Konum, Tahir ile benzerliği olduğu için bu konuya girmeyeceğim.
Tayyipin bir seçim gezisinde Siirtteki konuşmasında Camiler kışlamız, minareler süngümüz (bir şiirden alıntı mısralar) şiirli konuşması, bu şiirden dolayı hakkında açılan dava, dava sonucunda aldığı ceza, cezanın Yargıtayca onanması; cezaevi, cezaevinde dışarı pompalanan kasetler, cezaevi sonrası ABDye gidip gelme, AKPyi kurma. ABDnin ikinci Bush dönemiyle BOPun yürürlüğe konması. TCde ekonomik ve siyasi kriz. Erken seçim. Tayyipin sabıkadan dolayı adaylığının iptali. AKPnin 360 küsur milletvekiliyle seçimi kazanması. Tayyipin dışarıda kalması.
Şu 60-70 yıldır göremediğimiz beyinleri ve elleri devreye soktu. Zaten Tayyipin seçilmesine bile gerek yoktu. O zaten başbakan gibi fiili olarak dünyayı geziyor. Yasal başbakanlığının altyapısını oluşturuyordu.
Tayyipin ceza aldığı davayı suç olmaktan çıkaran Anayasa değişikliği Meclise getirildi. Yağız oğlanın da çabasıyla jet hızıyla geçti. Siirt Milletvekili Seydunası için kendini feda ederek milletvekilliğinden istifa etti. Seçimi kazanması zaten garanti. Tayyip milletvekili, Abdullah Gül emanetin teslimi için istifa etti. Tayyip başbakan. Çıplak bir insan olarak Tayyipin önünün açılıp, suçunun suç olmaktan çıkarılmasına itirazım yok. Ancak değişen bu yasayla Tahirin de infazının yanmasına neden olan Malatya davasıda suç olmaktan çıkarılmış. Suç olmaktan çıkarılmış davadan ve yanan infazının verilmemesinden dolayı 29 yıl cezaevinde yatan Tahir Canan.
Adaletin bir kefesinde (net sayıyı öğrenemedim) 20-30 dosyalı başbakan (2012de cumhurbaşkanı), diğer kefesinde işlemediği suçtan, yasamanın suç olmaktan çıkardığı suçtan 29 yıldır cezaevinde 40ıncı yılına yürüyen Tahir Canan.
Özgür tutsak kardeşim: Ülke öyle kaos politikalarıyla yönetiliyor ki, kimsenin adaletin adaletsizliğine dikkat edeceğini sanmıyorum.
Bildiğimiz bir şey varsa o da tarih boyunca bulunduğu çağının devrimcileri, cellatlarına boyun bükmemiş, sisteme biat etmemiştir. Damda unutulan adam: Adalet varsıllar içindir!
Ahmet Çolak (Mersin)