SADEDE GELELİM

ABD başkanı Obama Afganistan’a 30 bin ilave Amerikalı asker göndermeye karar verdi. Türkiye’den ve diğer müttefiklerinden de ilave asker talep etmektedir. NATO devletleri asker vermeğe razı görünmektedir; ama hiçbiri muharip güç vermek istememektedir. Afganistan’da NATO işgali çerçevesinde Kabil Bölge Komutanlığı’nı geçen ay bir yıl süreliğine devralan Türkiye’nin askeri birliği, Afganistan’da normalde 800 civarında bulunan asker sayısını, komutanlık görevi münasebetiyle 1700’lere çıkardı. ABD’nin talebi üzerine bu rakamın hangi seviyeye yükseleceği belli değildir. Türkiye’nin Afganistan’da askeri gücünün görev alanı ülkenin batısındaki Kabil çevresinin güvenliğini temin etmekle sınırlandırılmıştı. ABD’nin savaşı tırmandırma kararından sonra, Türkiye askerlerinin Kabil’de kalması, Taliban ile çatışmadan uzak durması mümkün müdür?
Afganistan’ın güneyinde ve doğusunda yaşayan Paştunlar NATO kuvvetlerine kan kusturmaktadır. NATO en büyük kayıpları bu bölgede vermektedir. Pakistan silahlı kuvvetleri de ABD’nin desteğiyle kendi ülkesinin kuzeybatısında Afganistan’la hem hudut illerinde yaşayan Paştun yurttaşlarına karşı savaşmaktadır. Taliban gerillaları Paştunlardan çıkmaktadır.
2009 yılının baharında Pakistan ordusunun ülkenin kuzeybatı vilayetlerinde saldırıları sonucu
150 -200 bin kadar insan köylerinden kaçmaya mecbur kaldı. Ravalpindi’de Taliban gerillaları 10 Ekim’de Pakistan ordu karargahını basarak 18 saat 40 subayı rehin tuttu. Geçen cuma Ravalpindi’de yine bir kışlanın yakınında camide patlama oldu; ikisi general, dördü subay 40 küsur kişi telef oldu. Pakistan’ın kuzeybatısındaki savaş, bu savaşın yol açtığı sivil telefat ve kitlesel göçler, zaten istikrarsız olan bu devleti daha da sarsmaktadır.
Ekim ayında Afganistan’da İtalyan kuvvetlerinin Taliban’a saldırmamaları için gizlice para ödendiği ortaya çıktı. Yine ekimde yayımlanan bir habere göre, Afganistan’da NATO kuvvetlerine lojistik sağlayan müteahhitler, konvoyların emniyeti için Talibana rüşvet ödemektedir. İşbirlikçi Karzai rejiminin ordusuna mensup askerlerin bir kısmı görevlerini terk etmektedir. Kasımda çıkan başka bir habere göre 2009’da Eylül ayına kadar işbirlikçi Afgan rejiminin ordusundaki muharip askerlerin yüzde 25’i orduyu terk etti. Taliban üyelerinin işbirlikçi rejimin polis eğitim okuluna kaydolarak temel eğitimden geçip bir süre karnını da doyurduktan sonra silahını alıp sıvıştığı; hatta aynı Taliban üyelerinin bunu tekrar tekrar yaptığı haberleri dolaşmaktadır. Geçen ay bir Afgan polis, polise eğitim veren beş İngiliz askerini karakolda tüfeğiyle katledip kaçtı.
Bir halk ülkesini işgal etmiş, kukla devlet kurmaya çalışan yabancı ordulara karşı bağımsızlık, egemenlik mücadelesi vermektedir..
NATO kuvvetleri Afganistan’dan çekilse, Hazaralar, Tacikler, Özbekler ve diğer milliyetlerden siyasi güçler Paştunlara karşı ağırlığını koyarak Taliban’ı bertaraf edebilir. Ne var ki gerçekte mevzu ne Taliban’dır, ne de ‘terördür’. Kapitalist sistemin merkez devletleri Afganistan’ı Çin’in, Hindistan’ın, Rusya’nın nüfuzuna terk ederek Orta Asya’da mevcut ve kurulacak enerji nakil hatları üzerinde kontrolü terk etmek istememektedir.
Ayrıca Obama yönetimi, istese bile Afganistan’ı hemen terk edemez. Zira Amerika’da kibirli, küstah, saldırgan ve kaba kuvvet düşkünü egemen tabaka, ABD’nin kuvvetlerini bir ülkeden sıngın görüntü ile ayrılmasına asla razı olmaz; böyle bir ricat kararı alan cumhurbaşkanı bir daha seçilemez, meclise de söz geçiremez..
Çin’in ve Hindistan’ın bölgedeki nüfuz mücadelesi, ve Pakistan ile Hindistan’ın Keşmir üzerindeki mücadelesi de Afganistan’daki ve Pakistan’daki savaşa yansımaktadır. Hindistan Afganistan’da Karzai rejimine yardım yapmaktadır. Çin ise NATO’nun çekilmesini istemektedir.
NATO ve ABD Türkiye’den daha çok asker talep etmektedir; gönderilecek askerleri muharebeye sokmaya çalışacaktır. Türkiye Cumhuriyeti’nin bu macerada işi ne? Afganistan’da NATO kuvvetleri nasıl zafer kazanabilir? Taliban teşkilatını tamamen yok ederek mi? Paştun nüfusunu katliama tabi tutmaksızın Taliban gerillalarını yok edebilir mi? ABD’den ve diğer ülkelerden gelecek taze birlikler sivil halkın katliamını tırmandırmayıp ne yapacak?
AKP iktidarı Türkiye askerlerini en kısa sürede tümüyle çekmezse, Afganistan harbinin 2010 safhası, Türkiye Cumhuriyeti tarihine yeni bir sayfa ekleyecektir. Bu sayfada, Türkiye Cumhuriyeti’nin kendi kuruluş ilkelerinden uzaklaştığına hazin, yeni bir örnek yazılacaktır. Egemen sınıfın ahlaki, insani çöküşünü sergileyen politikalardan biri olacaktır.
CEM SOMEL