06 Aralık 2009 00:00
ABAKÜS
Yaklaşık 62 yıl önce 16 Aralık 1947de Bell Laboratuvarlarında çalışan John Bardeen,William Shockley ve Walter Brattain dünyanın ilk transistörünü hazırladı.
Yaklaşık 62 yıl önce 16 Aralık 1947de Bell Laboratuvarlarında çalışan John Bardeen,William Shockley ve Walter Brattain dünyanın ilk transistörünü hazırladı. Transistör; radyo ve TVlerde fazlasıyla geniş yer kaplayan ve oldukça fazla güç tüketen vakum tüplerinin yerine daha az güç tüketen ve daha az yer kaplayan bir devre elemanı üretme çabaları sonunda ortaya çıktı. Bardeen, Shockley ve Brattain 30 Haziran 1948de düzenledikleri basın toplantısında, dünyaya sadece transistörün büyük ölçekli bir modelini sunmakla kalmadılar, bunun dışında vakum tüplerinin yerine transistörlerle çalışan bir televizyon ve bir radyoyu da sundular. Bu ilk sunumun ardından oldukça hızlı bir gelişme süreci başladı: 1952de ilk transistörlü radyo piyasaya sürüldü. 1954te transistörün seri üretimi için oksit maskeleme tekniği geliştirildi. 1956da elektroniğin bu temel yapı taşını icat eden William Shockley, John Bardeen ve Walter Brattain Nobel Fizik Ödülüne layık görüldüler. 1958de günümüz mikroçiplerinin atası ilk entegre devre duyuruldu. 1960lara gelindiğinde transistör ve yarı-iletken endüstrisi 1 milyar dolarlık dev bir sektör haline gelmişti.
Transistörün icat edildiği 40lı yıllar bilgisayarların da ilk yıllarıydı. 1946da ENIAC vakum tüplü ilk bilgisayar olarak tarihe geçti. 17468 vakum tüpü içeren ENIAC, 63 metrekare yer kaplıyordu ve sadece askeriyenin balistik hesaplamaları için kullanılıyordu. Bir rivayete göre ENIAC çalıştırıldığı zaman güç tüketiminden dolayı şehrin ışıkları soluklaşıyordu. Herhalde o zamanlar ENIACı bilen hiç kimse, hatta transistörü icat edenler bile bilgisayarların bugünkü kadar küçülebileceğine inanamazdı. Ancak transistör bu dev canavarlarda da ciddi değişimlere neden oldu. 1953te ilk transistörlü bilgisayar çalışmaya başladı. 60ların sonlarına doğru ise Hewlett Packardın 911A modeli hesap makinesi ile ilk kez PC (kişisel bilgisayar) kavramı gündeme geldi. İlk mikro işlemci olan 2300 transistörlü 4004 serisi 1971de üretildiğinde artık birkaç santimetrekarelik bir alana ENIACın gücünü sığdırmak mümkündü. transistörün gelişimi hızını artırarak sürdürdü: 1978de 8086 işlemci ile 29 bin, 1982de 80286 işlemci ile 134 bin, 1989da 80486 işlemci ile 1.2 milyon, 1997de Pentium II işlemci ile 3.3 milyon, 1999da Pentium III işlemci ile 9.5 milyon ve 2000de ilk Pentium4 işlemciler ile 42 milyon transistör birkaç santimetre kareye sığdırıldı. Günümüzün modern işlemcileri 500 milyondan (8-Core Xeon Nehalem-EX gibi bazı uçuk fiyatlı modeller 2 milyardan) fazla transistör barındırıyor.
Transistör, Facit gibi mekanik-analog cihazların rafa kalkmasına ve yerlerini daha küçük, daha kullanışlı daha az güç tüketen cihazlara bırakmalarına yol açtı. Hesap makinesinden cep telefonuna, televizyondan bilgisayara, bugün kullandığımız tüm elektronik aletler transistör ile mümkün oldu.
GÖKHAN BAYRAM