07 Aralık 2009 00:00
Kapatmanın sonuçları
ağır olur
Uzun süredir devam eden açılım tartışmaları, DTP üzerindeki baskılara kilitlenmiş durumda.
Uzun süredir devam eden açılım tartışmaları, DTP üzerindeki baskılara kilitlenmiş durumda. Son dönemlerde AKP Hükümetinin tutumu, açılımın; Kürtleri, onların talepleri ve temsilcilerini etkisizleştirerek ilerletilmek istendiğini gösteren verilerle dolu. Yarın Anayasa Mahkemesinde görülecek olan kapatma davası da bir süredir devam eden DTPyi etkisizleştirme çabasının bir parçası olarak yorumlanıyor.
AKP Hükümeti ve Başbakan uzun süredir yaptıkları açıklamalar, açılım süreci devam ederken DTPye yönelik gerçekleşen operasyonlar ve tutuklamalar, DTPyi etkisizleştirme ve hedef haline getirme politikasının parçaları olarak işlerken, şimdi de kapatma davasının gündeme gelmesi, sorunun çözümüne ilişkin kaygıları artırıyor. AKPli yetkililer DTPye karşı kışkırtıcı açıklamalar yaparken, DTP Eş Başkanı Emine Ayna da partilerinin kapatılmasının sonuçlarının ağır olacağını söyledi.
HEP VE DEPİN KAPATILMASINA BENZEMEZ
AKPnin DTPyi kendisine rakip olarak gördüğü ve açılım sürecinde kendisine yedekleyemediği için kapatma davasını gündeme getirdiğini belirten DTP Eş Başkanı Emine Ayna, açılımın bittiğini söyledi. Açılım sürecine karşı başından beri temkinli yaklaştıklarını belirten Ayna, bu süre boyunca AKPnin askeri operasyonların yanı sıra demokratik siyaset alanına da sürekli müdahalelerde bulunduğunu söyledi. Seçimlerden sonra DTPye yönelik yapılan operasyonu ve artan baskıları hatırlatan Ayna, 50 merkez yöneticimiz, 400 üye ve yöneticimiz tutuklandı ve halen mahkemeye çıkarılmadı. Ama çözümün tartışılıyor olmasını bile önemsedik dedi. Barış gruplarının gelişini ve gerillaların serbest bırakılmasını önemsediklerini belirten Ayna, bu yaşananların Kürt sorununun çözümüne Türkiyenin demokratikleşmesine vesile olması için çalıştıklarını belirtti. DTPnin kapatılmasının HEP ve DEPin kapatılmasına benzemeyeceğini söyleyen Ayna, Arkadaşlarımıza yönelik bir gözaltı ya da tutuklama, DEPlilerin tutuklanmasına benzemez. Sonuçları çok ağır olur herkes için şeklinde konuştu.
AKP NETLEŞİYOR
AKP netleşmek zorundaydı ve artık netleşiyor diyen Ayna, AKPnin yaklaşımının halkın varlığı kabul edilmeden, bireysel haklar verilmesi, köy isimlerinin iade edilmesi, Kürtçeyi evinde öğren, TVde ben neyi seyretmeni istiyorsam onu Kürtçe izle, şeklinde olduğunu dile getirdi. AKPnin bu politikada kendilerini de yanında istediğini, böylece politikasını meşrulaştırmak istediğini söyleyen Ayna, Bu mantık ve politikayı kabul etmeyeceğimizi görünce süreç kilitlendi dedi. DTPnin bu haliyle AKP önünde engel olduğunu söyleyen Ayna, Bu yüzden bu dönemde kapatma davasını gündeme getirdiler dedi.
KÜRTLER BAŞKA ARAÇLARA YÖNELİR UYARISI
Ayna, DTPye açılan kapatma davasının siyasi olduğunu belirterek, Kapatılırsa da kapatılmasa da bu her iki karar siyasi karar olacak dedi. Kapatma davasına karşı DTPnin Meclisten çekiliriz sözlerinin tehdit amaçlı olmadığını belirten Ayna, baştan beri, Bu parti eğer kapatılırsa, bizim söylemlerimiz ve düşüncelerimiz yüzünden kapatılacak. Bu da ağzımızın kapatılması demektir. Kendimizi ifade etme araçlarını elimizden alacaklar. Bu nedenle de o koltuklarda ağzı kapalı oturmanın bir anlamı yoktur dedi. Ayna, partinin bir araç olduğunu ve bunun ellerinden alınması halinde mücadele etmeye devam edeceklerini belirterek, O zaman biz dağa gidecek olan gençlerin önüne nasıl geçeriz? dedi. Ayna, siyaset yolunun kapatılması halinde Kürtlerin kendilerini ifade edebilecekleri başka araçlara yöneleceğini söyledi.
(Ankara/DİHA)
KRİTİK DAVA YARIN GÖRÜŞÜLECEK
Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçekin İzmirde DTP konvoyuna yapılan saldırının ardından yaptığı DTP adeta kapatılmak için çabalıyor yönlü açıklamanın ardından dava 8 Aralıka alındı. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkayanın kapatılmasını istediği DTPye ilişkin mahkeme raportörünün hazırladığı raporda da DTPnin kapatılması gerektiği yönlü görüş bildirildi.
Devletin bağımsızlığına, ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne aykırı eylemlerin odağı haline geldiği iddiasıyla DTPnin temelli kapatılması istenirken, Anayasada yapılan son değişikliğe göre Yüksek Mahkemenin bir siyasi partinin kapatılmasına karar verebilmesi için nitelikli çoğunluğun oyu gerekiyor.
Buna göre kapatma kararı için Anayasa Mahkemesinin 11 asil üyesinin en az 7sinin oyu gerekecek.
DTPNİN SİNE-İ MİLLET UYARISI
Geçtiğimiz günlerde kapatma davasına ilişkin bir açıklama yapan DTP Eş Başkanı Ahmet Türk, Kapatılma durumunda Mecliste kalmalarının bir anlamı olmayacağını belirterek Sine-i Millet mesajı vermişti. TBMMde 21 milletvekili ile temsil edilen DTPnin bu mesajı ara seçim ihtimalini gündeme getirirken, Anayasaya göre ara seçim için 28 milletvekilliğinin boşalması gerekiyor. Bu durumda 3 ay içinde ara seçime gidilmesi gerekiyor. DTP milletvekillerinin istifa etmesi halinde halen 6 boş üyeliğin olduğu TBMMde boşalan sandalye sayısı 27ye yükseliyor. 1 istifa daha yaşanması durumunda ise boş üyelik sayısı 28e çıkıyor. Ancak Anayasanın 84üncü maddesi İstifa eden milletvekilinin milletvekilliğinin düşmesi, istifanın geçerli olduğu TBMM Başkanlık Divanınca tespit edildikten sonra, TBMM Genel Kurulunca kararlaştırılır hükmünü taşıyor. DTP milletvekillerinin istifasının kabulü içinse genel kurul salonunda bulunanlar arasından kabul oylarının ret oylarından bir fazla çıkması gerekiyor.