16 Aralık 2009 00:00
Adaletin bu mu?
Diyarbakırın gözbebeği ve Türkiyenin ilk tütün işleme fabrikası, 1997de büyük ihtişamla açıldı.
Diyarbakırın gözbebeği ve Türkiyenin ilk tütün işleme fabrikası, 1997de büyük ihtişamla açıldı. Ve bize, ileride buranın sigara fabrikası olacağını, binlerce işçinin istihdam edileceğini söylediler. Zaman su gibi aktı ve yıl 2009. 12 senede umularımız, geleceğimiz tersine döndü. Ocakta kilit vurulacak ve devletin trilyonlarca parası çöpe gidecek.
Çünkü fabrikadaki motorlar, tesisatlar çürüyüp gidecek, zarardan başka bir şey olmayacak. Bunu yapan kime hizmet ediyor? Adaleti savunanlar buna ne diyecek? Sorarım size Fabrika gidecek, çürüyecek, depolar yıkılacak, sonra yandaş taşeronlara verilip bina yapılacak. Ve bunu da şimdiden büyük iştahla beklemektedirler.
İşçilerin günahı ne? Biz sınavla işe alındık ve hepimizin ilerisi için planları vardı. Geleceğimize umutla bakıyorduk. Çocuklarımıza iyi bir gelecek düşünüyorduk, dershanelerde okutacaktık, hayırlı evlat yetiştirecektik. Ama şimdi maalesef o hayal ettiğimiz şeylerin hepsi boşa gidecek. Hatta taksitle ev alan arkadaşlar, evlerini tekrar satıp borçlarını ya kapatacaklar ya da kapatamayacaklar.
Çocuklarımız 4-cnin ne olduğunu bile bilmezler. Düşünün, asgari geçim standartlarının altında ayda 600 TL maaş verilecek, 10 ay çalışıp 2 ay işten çıkarılacağız. Her türlü sosyal haktan yoksun olacağız. İş güvencemiz, müdürün inisiyatifine kalacak. Beş kişilik aile, bu ücretle nasıl geçinecek? Bunu adalete sorarım. Buna ne hüküm verecekler? Vicdanlarına nasıl hesap verecekler?
Diyarbakırda işsizliğin had safhada olduğu bu zamanda onlara bin kişi daha eklenecek ve kapatılan fabrikaların üstüne bir tane daha kapatılıyor, kaderine terk ediliyor. Yoksulluğun üstüne perişanlık ekleniyor. Adaletin keyfi gelsin, bir adaletsiz olay daha gerçekleştiriliyor. Keyiflerine keyif katsınlar. Sevinsinler, şakşak etsinler, hatta kına yaksınlar. Büyük başarı kazanıyorlar. Diyarbakırda bir fabrika daha kapatıyorlar. Hiç açılmayacak
TEKEL işçisi Mehmet (Diyarbakır)