19 Aralık 2009 00:00
Karanlığa karşı barış feneri
Emek Partisi (EMEP), Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) ve Halkevleri, Kürt sorununda yaşanan son...
Emek Partisi (EMEP), Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) ve Halkevleri, Kürt sorununda yaşanan son gelişmelerle ilgili yaptıkları ortak açıklamada, Türkiyenin karanlık bir dönemden geçtiğini vurgulayarak, ırkçılık ve faşizme karşı emekçilerin dayanışmasının kardeşliğin harcı olacağını belirttiler. Polisin önceki gün Ankarada TEKEL işçilerine yaptığı vahşi saldırının da protesto edildiği açıklamada, Ülkemizi ırkçı, şovenist, inkarcı, imhacı karanlık güçlere terk etmemeye kararlıyız denildi.
Önceki gün akşam saatlerinde soğuk hava ve yağmura rağmen Taksim Tramvay Durağında yüzlerce kişinin katıldığı eylemde fenerler taşınırken, yere mumlarla Barış yazıldı. Eyleme ÖDP Genel Başkanı Alper Taş, EMEP Genel Başkanı Levent Tüzel ve Halkevleri Genel Başkanı İlknur Birol da katıldı. Barışa ve kardeşliğe ışık yakıyoruz pankartı arkasında bir araya gelen EMEP, ÖDP ve Halkevleri üyelerine, sendikacılar ve aydınlar da destek verdi. Türkçe ve Kürtçe barış sloganlarının atıldığı eylemde, Eşit, özgür bir ülkede bir arada yaşayacağız, Barış kazanacak halklar kardeş olacak dövizleri taşındı.
BARIŞ İSTEYENLER HAREKETE GEÇECEK
Eylemde ortak açıklamayı okuyan ÖDP Genel Başkanı Alper Taş, Türkiyenin karanlık bir dönemden geçtiğine dikkat çekerek, ırkçılık ve faşizme karşı emekçilerin dayanışmasının kardeşliğin harcı olacağını söyledi. Ülkemizi ırkçı, şovenist, inkarcı, imhacı karanlık güçlere terk etmemeye kararlıyız diyen Taş, Bugün burada yaktığımız ışık, her geçen gün bu ülkede kardeşçe bir arada yaşam için daha fazla kaygılanan barış yanlılarını harekete geçirmek için verdiğimiz bir işaret olacaktır dedi. Taş, barış ışığını Türkiyenin her yerine taşıyacaklarını, barışı ve kardeşliği savunacaklarını ve bunun için mücadele edeceklerini ifade etti. AKP Hükümetinin ve devletin diğer tüm organlarının savaşta ısrar ettiklerine dikkat çeken Taş, uygulanan politikanın toplumu sokak sokak, mahalle mahalle böldüğünü, öfke ve nefret birikmesine neden olduğunu söyledi. Düzen güçleri, tüm sorunları ellerindeki çekiçle çözeceklerini sanmaya devam ediyor. DTP tabelası yere indiğinde, daha fazla öldürdüklerinde, daha fazla yasakladıklarında sorunun ortadan kalkacağını savunuyorlar diyen Taş, barış için ülkedeki erk sahiplerinin demokratik haklarını kullanan Kürtlere saldırmaktan vazgeçmesi, halka yönelik saldırıların kayıtsız şartsız kınanması, tutuklu Kürt çocuklarının serbest bırakılması, Kürtlere yönelik ırkçı saldırıların durdurulması, Kürt sorununda Kürtsüz çözüm politikasından vazgeçilerek Kürt halkının temsilcilerinin muhatap kabul edilmesi, anadilde eğitim hakkının önünün açılması ve Kürtlere eşit yurttaşlık hakkı tanınması gerektiğini söyledi.
BARIŞI KORUYACAĞIZ
Halkevleri Genel Başkanı İlknur Birol da kendi anladıkları barışın içinde eşitlik ve kardeşliğin olduğunu, iktidarın barış ve demokrasi anlayışının ise farklı olduğunu söyledi. AKPnin demokrasi anlayışının, hak arayan işçinin ve demokratik hakkını kullanan Kürt halkının başına biber gazı ve cop olarak indiğini ifade eden Birol, barışın ırkçı ve şovenist her adım karşısında eşitlik, özgürlük ve adaletten geçtiğini düşünen herkesin, barikat oluşturmak zorunda olduğunu söyledi. Ekmek mücadelesi veren yoksul emekçi sınıflarla Kürtlerin barış istemlerini yan yana getirme becerisini göstermek durumundayız diyen Birol, bunun için her şeyi yapacaklarını dile getirdi.
Birolun konuşmasının ardından Şair Sennur Sezer ve Yazarlar Sendikası Genel Başkanı Mustafa Köz şiirler okudu. Eylem, slogan ve alkışlarla son buldu.
(İstanbul/EVRENSEL)
İŞÇİYE DE KÜRDE DE AKP SALDIRIYOR
EMEP Genel Başkanı Levent Tüzel, TEKEL işçilerine, demiryolu emekçilerine, itfaiye emekçilerine ve nükleer santrallere karşı çıkan çevrecilere yönelik saldırılara dikkat çekti. Ağzından açılım lafını düşürmeyen iktidarın halka saldırdığını belirten Tüzel, DTPnin kapatılmasından, emekçilere yönelik saldırılara kadar tüm yaşananların arkasında AKPnin olduğunu ifade etti. Hak arayan işçiyi copla, özgürlük isteyen Kürdü tutukla, direnen işçiyi gözaltına al. İşte AKPnin demokrasi anlayışı budur diyen Tüzel, Başbakan Erdoğanın yaptığı açıklamalarla saldırıların ve DTPnin kapatılmasının işaretlerini verdiğine vurgu yaptı ve asıl yapılanın demokrasinin tasfiyesi olduğunu, sokakların devlet şiddetine terk edildiğini dile getirdi. Bu politikalardan halka işsizlik, yoksulluk, acı ve baskı düşmektedir diyen Tüzel, Türkiyenin her yerinde yapacakları eylem ve etkinliklerle yaşananlara tepki göstereceklerini, barışı ve kardeşliği savunacaklarını dile getirdi.