07 Ocak 2010 00:00
Görmeyen ve duymayanların dikkatine!
14 Aralık 2009 tarihinde, kazanılmış olan haklarımızı elimizden almaya çalışan AKP Hükümetine bu yapmış ...
14 Aralık 2009 tarihinde, kazanılmış olan haklarımızı elimizden almaya çalışan AKP Hükümetine bu yapmış olduklarının yanlış olduğunu ve kazanılan hakların geri alınamayacağını tüm emekçi kardeşlerimizle gür bir sesle haykırmak için Ankaraya yola çıktık.
İlk gün Akhisardan 90 arkadaşımızla Abdi İpekçi Parkındaki yerimizi aldık. AKP Hükümetinin bizleri çiçekle karşılamayacağını ama biber gazıyla, panzerlerle, coplarla ve tazyikli suyla karşılayacağını tahmin etmiştik. Ve öyle de oldu. Abdi İpekçi Parkında üzerimize tazyikli su sıkıldı, yakın mesafeden yüzümüze biber gazı sıkıldı, coplandık. Kapalı Spor Salonuna kapatılarak eyleme katılmamız engellenmek istedi. Tüm bunlar, tüm Türkiyenin gözü önünde oldu.
Eylem boyunca yaşadığımız bütün sıkıntılara birlikte göğüs gerdik; yan yana, omuz omuza mücadele ettik, birlikte olunca nasıl güçlü olduğumuzun farkına vardık. Bu eylem bize ayrıca, kadın arkadaşlarımızın ne kadar güçlü ve mücadeleci bir yapıya sahip olduğunu da gösterdi. İnanın, erkeklerin bile zaman zaman geride durduğu dönemlerde, kadın arkadaşlarımız bizim önümüze geçerek büyük fedakarlıklar yaptılar, mücadele azmimizi artırdılar.
Yine bu eylem boyunca gördük ve görüyoruz ki, halkın, diğer sendikalardaki sınıf kardeşlerimizin, siyasi partilerin, öğrencilerin destekleri bizim için çok önemli oldu. Kumanyalarını bizimle paylaştılar; alkışlarla, sloganlarla eyleme destek ve moral verdiler; bu mücadelenin, sadece TEKEL işçisinin değil tüm Türkiye işçi sınıfının ve emekçilerinin mücadelesi olduğunu gösterdiler.
Ankaradaki eylemde gerçekleşen, bizim için bir başka önemli olayı, Evrensel gazetesi aracılığıyla herkesle paylaşmak istiyoruz. Türk-İş Genel Merkezinin önünde bekleyişimizi sürdürürken, bizi ziyaret ederek destek vermeye gelenlerin arasında, görme ve işitme engelli vatandaşlar da vardı. İlk bakışta şaşkınlıkla karşıladığımız bu ziyaret, zaman geçtikçe yapılan sohbette mücadelemizin ne kadar önemli olduğunu bize göstermişti.
Evet, görme ve işitme engelli vatandaşlar bize aynen şu cümleyi kurdular: Biz sizin haklı mücadelenizi görmeyen gözlerimizle gördük, duymayan kulaklarımızla duyduk. Bu aslında sözün bittiği noktadır. Ve anladık ki, asıl görmeyen ve duymayanlar, bize Yan gelip yatıyorlar diyenlerdir!
Arkadaşlar, bizler yaşananları başından bu yana takip ediyoruz. Biliyoruz ki, sigara fabrikalarının kapatılmasından bu yana TEKEL işçilerinin özlük haklarıyla başka kurum ve kuruluşlara geçirilmesi için yapılan görüşmelerden sonuç alınamadı. Çünkü, hükümetin 4-c politikasından başka hiçbir planı bulunmuyor. Bu yüzden, bugüne kadar sürdürülen mücadele, sadece TEKELin değil tüm işçilerin mücadelesidir. Biz bu yola çıkarken Ölmek var dönmek yok dedik. Bu sözümüzün arkasındayız.
Ancak, başta sendikamız Tek Gıda-İş olmak üzere Türk-İş Genel Merkezinin daha kararlı, daha yapıcı ve daha etkili eylem kararları almasını bekliyoruz. Bunun artık, sadece TEKELin değil tüm işçi sınıfı ve emekçilerin kazanımı olacağını biliyoruz. Başta Ankarada mücadelelerini sürdüren işçi arkadaşlarımıza olmak üzere, desteklerini sunan herkese teşekkür ediyor ve selamlarımızı gönderiyoruz.
Akhisar TEKEL işçileri