09 Ocak 2010 00:00

HAYAT YAZILARI

Türkiye yönetim anlayışının son dönemi, sorunları çözme değil yönetme becerisi olarak tarihe geçecektir.

Paylaş

Türkiye yönetim anlayışının son dönemi, sorunları çözme değil yönetme becerisi olarak tarihe geçecektir. Daha önceki yönetimlerin sorunları yönetmeyi bile beceremediğini düşünürseniz, bu günkü tabloyu başarı olarak yorumlayabilirsiniz. Özellikle toplumsal psikolojinin yönetilmesi konusunda bugünün iktidarının öncekilerden ilerde olduğu kabul edilmelidir.
Tarihin bazı dönemlerinin ortaya çıkarttığı fırsatlar, sadece büyük hatalar yapmayarak iktidar ömrünüzü uzatmaya yeter. Ama böyle dönemler ebedi değildir. Tam tersine denizin bittiği, krizlerin kapıya dayandığı, gerilimli konuların ertelenemediği dönemlere girildiğinde keskin kararlar almayı göze almalısınız.
Bırakın kurumlar arası gerilimi çoğu kurumun içinde yaşanan gerilim bile siyasal irade açısından kontrolü tümüyle kaybetme potansiyelini yansıtıyor. Bu güne kadar özellikle askeri bürokrasi ile yaşanan gerilim, siyasal iktidar açısından psikolojik destek sonucunu doğuruyordu. Özellikle ekonomik sorunların gündem dışına itilmesini kolaylaştıran bir işlev gören bu dengeler, artık tersine etkiler gösterme eğilimi sergilemektedir.
Tekel işçilerinin kararlı tutumları, belediyelerde şirketler üzerinden kadro sorununun çözülmesinin gittikçe zorlaşması bu tip gerilimlere müdahalede ne kadar başarısız olunduğunu da ortaya koymaktadır. Sağlık sektörü ile ilişkilerde sosyal güvenlik politikaları, eczacılarla yaşanan süreç ve nihayet aşı kampanyasında sergilenen tutumlar, zor dönemlerde hata yapma potansiyelini de açığa çıkarmıştır.
Uzun bir dönem bürokratik oligarşiden şikayetçi olan Başbakanın neredeyse on yıla yaklaşan yönetim döneminin bugün geldiği nokta içler acısıdır. Kendi dönemlerinde görevlendirilen bürokrasinin ortaya çıkaracağı sorunlar önceki dönemi aratır boyuttadır. Nitelikten çok kayırmacılığa dayalı kadrolaşma anlayışının ortaya çıkarttığı bu tablo da şikayetçi olunacak bir muhatap da yoktur.
KCK operasyonlarından, Edirnede yaşananlara hatta Selendide yaşananlara kadar sergilenen tutumlar özellikle toplumsal krizlerde ne denli telafisi imkansız hatalar yapılabildiğini ortaya koymuştur.
Bütün bu fotoğrafları bir araya getirdiğinizde özellikle seçimle birleştirilmiş bir anayasa değişikliği referandumu sürprizi ile karşılaşabiliriz. Bu tip sürprizlere çok açık olmasa da Başbakan Erdoğanın başka bir seçeneği kalmadığında, çok daha hızlı hareket edeceğini birlikte görebiliriz.
Ayhan Bilgen

ÖNCEKİ HABER

JİTEM tetikçisinden cinayet savunması!

SONRAKİ HABER

TSK ve polisin ağır silah kavgası